İngiltere'nin ikiyüzlü sınır politikası: Jetlerle gelene VIP hizmet, botlarla gelene Frontex
İngiltere, mülteci botlarını durdurmak için AB’nin sınır bekçisi Frontex ile anlaşma imzalarken, özel jetlerle gelenlerin kontrol edilmeden ülkeye alındığını açıklayan müfettiş ise görevden alındı.
Fotoğraf: Simon/CC BY 2.0/Wikipedia Commons
Özden DİNÇ
Londra
İngiltere İçişleri Bakanlığı, geçtiğimiz hafta Avrupa Birliği Sınır ve Sahil Güvenlik Ajansı (Frontex) ile “Yasa dışı göç ve sınır ötesi suçlarla mücadele” adı altında iş birliği anlaşması imzalandığını duyurdu. İçişleri Bakanı James Cleverly de, anlaşmanın insan kaçakçılığı, organize suçlar ve “yasa dışı” göçle mücadelede sınır güvenliğinin sağlanması ile Manş Denizi’ni geçen küçük botların durdurulmasında çok önemli bir adım olduğunu savundu.
Bakan Cleverly birkaç gün önce ise “Bağımsız Sınırlar ve Göçmenlik Baş Müfettişi” David Neal’i “Basına açıklama yaparak İçişleri Bakanlığının çalışma kurallarını ihlal ettiği” gerekçesiyle görevinden almasıyla gündeme gelmişti. Başmüfettiş Neal’in kovulmasına neden olan açıklamaları ise, İngiltere’nin sınır güvenliği ve göç politikasının hiç de öyle Bakanın anlattığı gibi olmadığını ortaya koymuştu.
JETLERLE GELENLERE PASAPORT KONTROLÜ YOK
Neal, The Daily Mail gazetesine yaptığı açıklamada, London City Havaalanına özel jetlerle gelen ve hatta “yüksek riskli” olarak sınıflandırılan uçuşların sadece yüzde 20’sinin güvenlik kontrolünden geçerek ülkeye girdiğini söyledi. Bu oran geçen yıl Londra City Havaalanına iniş yapan ve yüksek riskli olarak tanımlanan 543 uçuşun yolcularının hiçbir pasaport kontrolüne tabi tutulmadığı anlamına geliyor. David Neal tek bir havaalanında tespit ettikleri ve binlerce kişinin pasaport kontrollerinden geçmeden ülkeye giriş-çıkış yapabildiği bu durumun özel uçakların iniş yaptığı diğer havalimanlarında da olabileceğinden endişe duyduğunu söyledi.
Neal, görevden alınmasının ardından The Times gazetesine verdiği demeçte ise, şimdiye kadar yazdığı 15 teftiş raporunun hasır altı edilmesi nedeniyle basına açıklama yapmak zorunda kaldığını söyledi. Neal “Bunların açıklanmasının kamuoyunun yararına olduğunu düşündüğüm için yapmak mecburiyetinde kaldığım şeyi yaptım” dedi.
İçişleri Bakanlığı, Neal’in iddialarını yalanladı ancak 2011 yılında da benzer bir skandal manşetlerde yer almıştı. Birleşik Krallık Sınır Teşkilatından sızdırılan e-postalar, dönemin İçişleri Bakanı Theresa May’in talimatıyla özel jetlerle seyahat edenler için sınır kontrollerinin gevşetildiği benzer bir uygulamanın yapıldığını ortaya sermişti.