28 Şubat 2024 23:28

Berlinale, Filistin karşıtı cepheyi ortaya çıkardı

Yücel ÖZDEMİR
Köln

Almanya cumartesi akşamından bu yana Berlin’de düzenlenen Berlin Film Festivali’nin ödül töreninde yaşananları tartışıyor. Ödül töreninde sarf edilen sözler, taşınan döviz ve kefiyeyle verilen mesajlar, “soykırım” tanımlaması salonda yoğun bir alkış aldıktan sonra Alman basını ve hükümet temsilcileri hemen harekete geçerek, karşı kampanya düzenlemeye başladılar. Söylenenleri ve verilen mesajları “antisemitizm” olarak ilan edenlerin başında Kültür Bakanı Claudia Roth geldi. Uzun yıllar demokrasi ve insan hakları mücadelesi içinde yer alan Yeşiller Üyesi Roth, geçmişte yaptıklarını bir yana bırakarak, artık bir “yöneten” olarak işi ileriye götürerek gerektiğinde soruşturma açacaklarını söyledi. Berlinale’nin devlet desteğiyle düzenlendiği, bu nedenle törenlerde “antisemitizme” müsaade etmeyeceklerini söyleyerek, “Berlinale’nin gelecekte nefret, nefret söylemi, antisemitizm, ırkçılık, Müslüman düşmanlığından arındırılmasının nasıl sağlanabileceğini değerlendirmemiz gerekiyor” dedi.

Bu artık İsrail’i eleştiren ya da eleştirme potansiyeli taşıyanların, yönetmenlerin ve sanatçıların eserlerine yer verilmeyeceği anlamında da geliyor.

Süddeutsche Zeitung bir gün sonra olanları “Berlin rezaleti” diye başlığa çıkardı. Nils Minkmar imzasıyla yayımlanan yazıda “apartheid” ve “soykırım” kavramları ifade edildiği sırada hiç kimsenin tepki göstermemesini eleştirdi ve olanları “antisemitizm propagandası” olarak damgaladı. Devlet televizyonu ARD’de ise Berlinale’de olanları “Kültür alanında antisemitizm yeni değil” denilerek, alkışlayanlar dahi suçlandı. Ayrıca daha önce Kassel’de düzenlenen Documenta’da da benzer sahnelerin yaşandığına gönderme yaptı.

İSRAİL ELEŞTİRİSİ=ANTİSEMİTİZM Mİ?

Yahudi Cemaatinden değişik lobi örgütlerine kadar geniş bir çevre hem federal hükümet hem de Berlin eyalet hükümeti üzerinde baskı bu türden sahnelerin bir kez daha Berlinale'de yaşanmasına izin verilmemesi istendi. Muhafazakarlar, tablonun sorumlusunun Claudia Roth olduğunu ifade ederek istifa etmesini istediler.

Hararetli ve sert tartışmalara vesile olan Berlinale töreninde antisemitizm yani Yahudi düşmanlığı yoktu ve hiç kimse bu yönde bir imada dahi bulunmadı. Roth da bunu kabul etti.

Ancak İsrail devleti, hükümeti ve aşırı sağcılar eleştirilerin hedefindeydi. Bu kesimleri eleştiriler karşısında savunmaya geçenlerin derdinin antisemitizmden çok İsrail devletinin yaptıklarını savunmak, aklamak olduğu böylece görüldü.

Zira ortada gerçekten de İsrail eleştirisi değil de antisemitizm olmuş olsaydı buna en çok tepkiyi silahların susmasını isteyen sanatçılar, yönetmenler ve salondaki aydınlar verirdi.

Törenin başında Hamas'ın 7 Ekim'de yaptığı katliama vurgu yapılarak kınandığı halde bunun kapanış töreninde de dile getirilmemesi eleştirilebilir. Ancak bu Gazze'de ateşkes isteyenlerin Hamas'ın yaptığı katliamı onayladığı anlamında gelmediği de ortada. Buna rağmen İsrail'in yaptığı katliamları eleştirenler Hamas ile aynı safta gösterilmeye çalışıldı.

Hükümet ve medyadaki tartışmalar Almanya'da Filistin halkına karşı geniş bir cephenin kurulduğunu, İsrail devletinin attığı her adımı destekleyen bir cephenin kurulduğunu gösteriyor. Bu cephe aylardır, İsrail devletinin yaptıklarını eleştiren herkesi “antisemit” ilan ederek itibarsızlaştırmanın derdinde. Bunlar arasında tıpkı En İyi Belgesel Ödülünü alanlar arasında yer alan İsrailli Yuval Abraham gibi Yahudi aydınlar ve sanatçılar da var. Berlin'de estirdikleri bu hava elbette İsrail'de de karşılık buluyor.

ABRAHAM ÖLÜM TEHDİTLERİ ALIYOR

Aşırı sağcılar, Abraham’ın ailesinin evine giderek tehdit etti. Bu arada Yuval Abraham aldığı tehditler hakkında Instagram hesabı üzerinden bir mesaj yayımlayarak şunları yazdı: “Bu olay, İsrail medyası ve Alman politikacıların Berlinale’de İsrailliler ve Filistinliler arasında eşit haklar, ateşkes ve ırk ayrımına son verilmesi yönünde yaptığım çağrı saçma bir şekilde ‘antisemitik’ olarak nitelendirmelerinin ardından gerçekleşti. Bu kelimenin Almanlar tarafından sadece İsrail’i eleştiren Filistinlileri susturmak için değil, aynı zamanda Gazze’deki ölümleri sona erdirecek ve İsrailli rehinelerin serbest bırakılmasını sağlayacak bir ateşkesi destekleyen benim gibi İsraillileri susturmak için de dehşet verici bir şekilde kötüye kullanılması, antisemitizm kelimesinin içini boşaltmakta ve tüm dünyadaki Yahudileri tehlikeye atmaktadır.”

Açıklamanın tamamı:

EVRENSEL'İNMANŞETİ

101 milyarlık gasp

101 milyarlık gasp

Enflasyonla mücadele adı altında uygulanan Erdoğan-Şimşek programı, enflasyonu düşürmüyor ama ücret ve maaşları acımasızca ezmeye devam ediyor. DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı. “Enflasyonun nedeni ücret zamları” yalanının foyası da açığa çıktı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
DİSK-AR’ın araştırmasına göre sadece iki aylık enflasyon nedeniyle işçilerin, memurların ve emeklilerin cebinden en az 101 milyar lira çalındı.

Evrensel'i Takip Et