8 Mart'ta kadınlar İzmir'den haykırdı: Eşit, özgür bir yaşamı birlikte kazanacağız

8 Mart Dünya Kadınlar Günü'nde İzmir'de de yüzlerce kadın sokaklardaydı. İzmir Kadın Platformunun (İKP) çağrısıyla Kıbrıs Şehitleri Caddesi'nde bir araya gelen kadınlar, "Eşit, özgür bir yaşamı birlikte kazanacağız" yazılı pankart ile ÖSYM binası önüne yürüdü. Yürüyüşte kadınlar, sık sık "Kadın işçiler yalnız değildir", "Dayanışma sürüyor mücadele büyüyor" ve "Asla yalnız yürümeyeceksin", "Direne direne kazanacağız" sloganları attı. Kadınlar haklarından vazgeçmeyeceklerini dile getirirken, Lezita ve Gates'de grevde olan kadın işçilere selam gönderildi. Ayrıca yürüyüşe İzmir Kemalpaşa'da Abalıoğlu Holding'e ait Lezita piliç eti işleme fabrikasında grevde olan kadın işçiler de katıldı.

Basın açıklamasını İKP adına Nuray Öztürk, Münevver Yalnız, Nil Sıla Aslan okudu. Açıklamada, kadınların dünyanın dört bir yanında kazanılmış haklarını gasbettemeye çalışan iktidarlara karşı, halkları daha da yoksullaştırmayı hedefleyen uygulamalara karşı, emperyalist savaşlara karşı seslerini yükselttiği ifade edildi.

KADINLAR 8 MART'I GREVLE KARŞILADI

İngiltere'de, Hindistan'da ve Bangladeş'te grevlerin örgütlendiği dile getirilen açıklamada, "Türkiye'de Agrobay'dan Corning'e, Özak Tekstil işçilerinden Burda Bebek'te direnen kadın işçilere, insanca çalışma koşulları için, eşit işe eşit ücret için, sendika seçme hakkı, insani çalışma koşulları için mücadelenin en ön saflarında yer alıyor kadınlar. İzmir'de çoğunluğu kadın işçilerden oluşan Lezita işçileri patronun sendikayı tanımaması üzerine dün greve başladı, yine çoğunluğunu kadın işçilerin oluşturduğu Gates'te işçiler toplu sözleşme masasında anlaşma sağlanamadığı için 8 Mart'ı grevle karşıladı" denildi.

"KADINLAR YAŞAM HAKLARINI SAVUNUYOR"

Kadınların katledilen her bir kadın için sokakları, meydanları doldurduğunu belirtilen açıklamada, "Eğitimde örgütlenen gericiliğe, medeni haklara yönelik saldırılara, şiddete karşı kadınlar çıkarabildikleri her yerde ses çıkartmaya çalışıyor. Başta Akbelenli kadınlar olmak üzere köylü kadınlar tarım alanlarını, sulak arazileri, ormanları maden şirketlerinin talanına açanlara karşı, havasını, suyunu, toprağını canı pahasına koruyor. Silah tüccarlarına, patronlara zenginlik, işçi ve emekçilere ölüm ve yoksulluk dışında bir şey getirmeyen, kadınların "fethedilecek özel topraklar" olarak görülerek özel saldırıların gerçekleştirildiği savaşların karşısında kadınlar yaşamı ve barışı savunuyor. Aile şuraları, büyük aile yürüyüşleriyle kadınların ekonomik ve politik haklarını hedefe koyanlara, LGBTİ'lere yönelik nefreti körükleyenlere inat, yaşam haklarını savunuyor dört bir yanda" ifadelerine yer verildi.

"TALEPLERİMİZDEN ASLA VAZGEÇMEYECEĞİZ"

Açıklamada, "Şimdi yerel seçim nedeniyle bugüne kadar kadınların taleplerini görmeyenler, bir bir sıralıyor vaatlerini. Bizim vaatlere karnımız tok! Eşit, özgür şiddetsiz bir yaşam için bir aradayız. Kadından yana bir yerel yönetim için şiddeti önleyici tedbirlerin derhal alınmasını, şiddetle karşılaşan kadınların korunma ve hayata tutunması için sığınma evi ve istihdam olanaklarının yaratılmasını istiyoruz. Bütün mahallelere ve işyerlerine ücretsiz kreşler istiyoruz. Ve bir kez daha söylüyoruz, taleplerimizden asla vazgeçmeyeceğiz" denildi.

KADIN MÜCADELESİ VE TALEPLER DÖVİZLERE YANSIDI

NARLIDERE’DE KADINLAR 8 MART ETKİNLİĞİNDE BİR ARAYA GELDİ

Narlıdere Cemevi Kadın Meclisi, Ekmek ve Gül Narlıdere grubu ve Narlıdere Demokrasi Platformu çağrısıyla kadınlar 8 Mart etkinliğinde bir araya geldi. Narlıdere Cemevinde yapılan etkinlite Ekmek ve Gül’ün hazırladığı 8 Mart’a ilişkin sinevizyon gösterimi yapıldı. 

Ardından Cemevi Kadın Meclisi Başkanı Gülay Serin günün önemine ve tarihçesine dair konuşma yaptı. Ekmek ve Gül grubundan Nuriye Erdoğan bugüne kadar kaybettiğimiz kadınlar için yapılan saygı duruşunda Sennur Sezer' in 8 Mart Güneşi şiiriyle eşlik etti.

Etkinliğe konuşmacı olarak katılan Ekmek ve Gül yazı kurulundan Fulya Alikoç, 1800’lerden bugüne kadın mücadelesini aktardığı sunumunda günümüzde yaşanan kadın sorunlarını ve yükselen kadın taleplerini anlattı. Yoksullaştırılmaktan antilaik uygulamalara, emek sömürüsünden şiddete, her kesimden kadının sorun ve taleplerini olduğunu ifade eden Alikoç, Ekmek ve Gül portalı ve dergisinin kadınlar için önemine değindi. 

Sohbet etkinliğinden sonra katılımcılarla birlikte Cemevi bahçesinde yapılan ortak basın açıklamasını Ekmek ve Gül grubundan Günseli Uğur okudu. Kadınlar daha sonra İKP’nin Alsancak’ta yaptığı eyleme katıldı.

DEÜ SAĞLIK İŞÇİSİ KADINLAR : HEP BİRLİKTE MÜCADELE EDECEĞİZ

Dokuz Eylül Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesi sağlık işçileri hastanede 8 Mart etkinliği düzenledi. Sağlık-İş İzmir Şube çağrısıyla hastane konferans salonunda bir araya gelen kadınlar adına Sağlık-İş Kadın Komisyonundan Pınar Adıgüzel konuştu. 

Konuşmasına 8 Mart’ın tarihçesiyle başlayan Adıgüzel, “İnsanların hayatlarına dokunduğumuz bu kadar önemli bir iş kolunun işçileri olarak çalışma hayatımızın düzene girmesi için hep birlikte mücadele ediyoruz, etmeye devam edeceğiz” dedi. 

Kadına şiddet uygulayanların tutuklu yargılanmasını istediklerini söyleyen Adıgüzel, “HPV aşısı ücretsiz ve rutin aşılar arasına alınması, okullarda bir öğün ücretsiz yemek verilmesi, kıdem tazminatımız güvence altına alınması, 24 saat ücretsiz kreş hakkı, medeni kanun yasalarının kadınların lehine güçlendirilmesi, ILO 190 maddelerinin ve İstanbul Sözleşmesi’nin kabul edilmesi ve uygulanması istiyoruz. Toplumsal değişimlerin yaşandığı bir dünya yaratmak kadınların ellerinde ve örgütlü mücadelesindedir” diye konuştu. 

Etkinlik sağlık işçisi kadınlardan oluşan koronun şarkılarıyla son buldu.

ALİAĞA EMEK VE DEMOKASİ PLATFORMU: ÖZGÜRLÜK MÜCADELEMİZDE HİÇBİR KADIN YALNIZ YÜRÜMEYECEK

Aliağa Emek ve Demokrasi Platformu çağrısıyla Aliağa’da yürüyüş düzenleyen kadınlar, “Eşit özgür bir yaşamı birlikte kazanacağız” dedi. Demokrasi Meydanı’na yürüyen kadınlar adına basın açıklamasını Fatoş Dede okudu.

Dede, “Daha geçtiğimiz ay bir kadının katledildiği Aliağa’da nüfusu 100 bini geçen ilçelerde açılması yükümlülüğü olmasına rağmen kadın sığınma evi yok. Mahallelere ücretsiz kreş taleplerimiz yerine getirilmiyor. Çocukların sağlıklı beslenmesi için bir öğün ücretsiz yemek talebi görmezden geliniyor. Şimdi yerel seçim nedeniyle bugüne kadar kadınların taleplerini görmeyenler, bir bir sıralıyor vaatlerini. Bizim vaatlere karnımız tok” dedi.

Eşit, özgür şiddetsiz bir yaşam için bir arada olduklarını söyleyen Dede, “Erkek egemen kapitalist düzeninize karşı, eşit, özgür bir hayatı kazanana dek örgütlü mücadelemiz devam edecek. Ve kadın özgürlük mücadelemizde hiçbir kadın, hiçbir zaman yalnız yürümeyecek” diye ekledi. 

BALÇOVA'DA KADIN BULUŞMASI

Ekmek ve Gül Balçova grubunun çağrısıyla bir araya gelen kadınlar Balçova Tunceliler Derneği'nde buluştu.

8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Gününün tarihsel anlamına, emek mücadelesi içindeki yerine dair yapılan konuşmalar sonrasında günümüzde kadınların en önemli taleplerinin insanca yaşamak, gerçek laik ortamda barış içinde yaşamak, yoksulluğa karşı çıkmak, eşit ve özgür bir yaşam için şiddetten tacizden cinayetlerden uzak adil bir dünya olduğu; yıllardır krizin faturasını ödemek zorunda bırakılan kadınların emekleri için, çocuklarının geleceği için, eğitim, sağlık ve adalet hakkı için 8 Mart'ta bir arada olacaklarını; var olan dayanışma ağlarını güçlendirmeleri gerektiğini dile getirdiler.

İşsiz gençten üniversiteli gence, çalışanından emeklisine, evde torun bakandan yaşlı bakana, pek çok kadın kendi bulunduğu alandan sorunlarını ifade ederken yaklaşan yerel seçimlerde de oylarını verirken bu taleplerini ifade eden adayları seçeceklerini söylediler.

Konuklar arasında yer alan Avukat Adalet Akar son dönemde medeni kanuna yapılan saldırılara, arabuluculuk gibi uygulamalara, nafaka hakkına ve benzeri konulara ilişkin bilgilendirme yaptı.

Etkinliğe katılanlar arasında Balçova Fevzi Çakmak Mahalle muhtar adayı Melahat Akçakoca ve Balçova EMEP Belediye Meclis üyesi adayı Selver Kopan ve Narlıdere EMEP Belediye Meclis üyesi adayı Nuriye Erdoğan da yer aldılar.

Neden aday olduklarını, kadınların yaşamlarını kolaylaştırmak ve özgürleştirmek adına yerel yönetimlerin yapması gerekenleri ifade ettiler. Adayların konuşmaları sonrasında söz alan üniversite öğrencisi genç kadın vaatlerin önemli olduğunu ama önemli olanın seçilenlerin görevden geri alınabileceği bir yönetim sisteminin kurulması ve oy verenlerin yönetimde sözü olmasına dair konuşurken; denetlemenin, vaatlerin takipçisi olmanın önemini ifade etti.

 8 Mart akşamı Alsancak'ta yapılacak olan İzmir kadın platformunun ortak yürüyüşüne ve çağrı yapıldı. Türküler ve şiirlerle etkinlik sona erdi.(İzmir/EVRENSEL)