12 Mart 2024 04:25
/
Güncelleme: 10:43

96. Oscar Ödülleri’nde Gazze çağrıları: ‘Alkış tutarken tedirgin oldular’

Sinema Yazarları Umur Çağın Taş ve Nil Kural törenden sonra gündeme oturan Jonathan Glazer'ın "Gazze'deki işgale tepki" konuşmasını değerlendirdi.

96. Oscar Ödülleri’nde Gazze çağrıları: ‘Alkış tutarken tedirgin oldular’

Jonathan Glazer(ortada) | Fotoğraf: Michael Baker/A.M.P.A.S./AA

Şeyma AKCAN

ABD’de bu yıl 96’ncısı düzenlenen Akademi Ödülleri’nin (Oscar) verildiği ödül töreninde “En İyi Film” ödülünü Oppenheimer, “En İyi Yönetmen” ödülünü bu filmin Yönetmeni Christopher Nolan aldı. Önceki akşam, ABD’nin Los Angeles kentinde bulunan Dolby Theatre’da gerçekleştirilen ödül töreninde hem aynı gün dışarıda törenden önce gerçekleştirilen Gazze eylemi hem de ödül kazanan Yönetmen Jonathan Glazer’ın “Gazze’de işgale tepki” konuşması gündeme oturdu. Sinema Yazarları Nil Kural ve Umur Çağın Taş törenle ve ödüllerle ilgili gazetemize değerlendirmelerde bulundu. 

‘BERLİN’DEN SONRA SESLERİN KISILMAMASI DEĞERLİ’

Glazer’ın konuşmasına ilişkin Nil Kural, “Holocaust’u konu alan 'İlgi Alanı / The Zone of Interest’ ile En İyi Uluslararası Film dalında Oscar kazanan İngiliz Sinemacı Jonathan Glazer, bir Yahudi olarak yaşananlara karşı çıktığı ve güçlü bir şekilde bu suça ortak olmayı reddettiği konuşmasıyla Holokost’un haklılığının Filistin’de yaşananlarla kaybedildiğini vurguladı. Konuşmanın salondan aldığı büyük alkışa filmin Alman Oyuncusu Sandra Hüller’in gözyaşları da eşlik etti. ‘Bir Düşüşün Anatomisi / Anatomie d’une chute’ ekibinin törene Filistin bayrağı rozetleriyle katılması da eklenince, Hollywood’un Berlin’de oluşan ‘Filistin’i destekleyen ateş hattına girer’ baskısına boyun eğmediği gibi tablo ortaya çıkıyor. Bu tepkilerin büyük bir cesaret içerip içermediği tartışılır ancak Berlin’den sonra ‘ateşkes’, ‘İsrailliler ve Filistinliler eşit değil’ gibi basit desteklerin bile nasıl bir sertlikle karşılandığı düşünülürse seslerin kısılmaması da bir değer taşıyor” yorumunda bulundu.

Sinema Yazarı Umur Çağın Taş ise Glazer’ın konuşmasına dair “Toplumsal meseleler söz konusu olduğunda Hollywood’un suya sabuna dokunmayan filmleri tercih ettiğini hepimiz biliyoruz artık. Oppenheimer da bunun en yeni örneği oldu. The Zone of Interest kazandığında Jonathan Glazer’ın olabilecek en sade halde dile getirdiği isyanına ve dikkat çağrısına dahi alkış tutarken tedirgin oldular. Politik algılarının ne denli kapalı olduğunu kanıtlayan bir andı” ifadelerini kullandı.

‘NOLAN OSCAR OYUNUNU DEĞİŞTİRMİŞ BİR YÖNETMEN’

Oscar gecesinde ise Christopher Nolan’ın Amerikalı Fizikçi Julius Robert Oppenheimer’ın hayatını konu alan “Oppenheimer” filmi, “En İyi Film” ödülünü kazandı. 13 dalda aday gösterilen filmin Yönetmeni Christopher Nolan ise ilk kez Oscar heykeline uzanarak “En İyi Yönetmen” ödülünü almasının yanında filmde Oppenheimer’ı canlandıran İrlandalı Aktör Cillian Murphy ise “En İyi Erkek Oyuncu” ödülüyle büyük sevinç yaşadı.

Oppenheimer’ın ödülleri toplamasının çok beklendik olduğunu belirten Umur Çağın Taş, “Christopher Nolan aslında anca bu sene Oscar’lansa da bütün Oscar oyununu değiştirmiş bir yönetmen. 2008’de The Dark Knight, En İyi Film adayı edilmedi diye bu kategorideki aday sayısını artırdı Akademi. O da yeterli gelmedi ve oylama sistemini de değiştirdi. Dolayısıyla zaten fırsat kolluyordu Hollywood, Nolan’a tacını takmak için. Grevden hemen önce gösterime girmesi ve Barbie’yle birlikte inanılmaz bir anlatı oluşturması, tüm bu başarıların uluslararası alanda tekrarlanması ve genelinde ödül sezonu anlatısı çok Oscar’lıktı hakikaten. Tüm bunlara ek olarak sürekli savaşı konuştuğumuz bir zaman aralığında, belki de nükleer kıyımların kıyısında Amerikalılar için de bir kendiyle hesaplaşma filmi de olması cabası tabii” yorumunda bulundu.

Evrensel'i Takip Et