Mübarek’i deviren tekstil işçileri Sisi’nin de uykularını kaçırdı
Mısır’ın en büyük fabrikası Misr İplik ve Dokuma Şirketinde çalışan yaklaşık 14 bin tekstil işçisi 22 Şubat’ta 1 haftalık greve çıktı. İşçiler 1 hafta sonra istedikleri zammı alarak grevi bitirdi.
Mahalla Al Kubra (Fotoğraf: Faris knight CC BY-SA 4.0)
Mısır’da 31 yıllık Mübarek rejiminin devrilmesini sağlayan Tahrir protestolarının kıvılcımını yakan Mahalla tekstil işçileri bu kez Sisi’nin uykusunu kaçırdı. Nil Deltası bölgesindeki Mahalla al-Kubra’da bulunan Mısır’ın en büyük fabrikası Misr İplik ve Dokuma Şirketinde çalışan yaklaşık 14 bin tekstil işçisi 22 Şubat’ta 1 haftalık greve çıktı. Hızla artan gıda fiyatları karşısında yetersiz kalan düşük ücretleri ve kamu emekçilerine yapılan zammın kendilerini kapsamaması nedeniyle öfkeli işçiler 1 hafta sonra istedikleri zammı alarak grevi bitirdi.
GREV KADIN İŞÇİLERİN ÖNCÜLÜĞÜNDE BAŞLADI
Mahalla’daki tekstil fabrikasında çalışan kadın işçiler 22 Şubat’ta sloganlar atmaya başladı ve bu sloganlar kısa sürede bir binadan diğerine yayıldı. Güvenlik görevlileri bu işçilerin yanı sıra şantiyedeki elektrik santralinde çalışan işçilerin de merkez meydanda toplanmasını engellemek için çıkışları kilitledi. Ancak üçüncü gün 7 bin grevci işçi burada toplandı. Düzinelerce kişi gözaltına alındı. Her zamanki gibi devletin resmi sendika komitesi grevi kınadı ama işçiler onları miting alanından kovdu.
Bu olay 2006 yılında Mahallalı kadınların başlattığı, 2008’de genel grev ile yinelenen ve 2011 yılında Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek’in 31 yıllık iktidarını sona erdiren ayaklanmaya giden yolda önemli bir adım olan tarihi grevi hatırlattı. Yeni grevin tetikleyicisi kamu sektörü asgari ücretinin aylık 4 bin Mısır poundundan 6 bin pounda çıkarılması ancak Mahalla işçilerinin bu kapsama alınmaması oldu. Mahalla devlete ait olmasına rağmen, ücretler geçtiğimiz ekim ayında özel sektör asgari ücretini sadece 3 bin pounda yükselten Ulusal Ücret Konseyi tarafından karşılanıyor. Mahalla’da 25 yıl çalışan bir işçi ayda 4 bin pound alırken, resmi döviz kuruna göre yaklaşık 130 ABD Doları ya da paralel piyasa kuruna göre 80 ABD Doları alıyor.
İşçiler ayrıca günlük yemek ödeneklerinin 30 pounda çıkarılmasını talep ederek, bunun ancak “bir litre süt fiyatını” karşıladığına dikkat çektiler. Grev bir hafta sonra Kamu İş Sektörü Bakanı’nın müdahalesiyle sona erdi. Yönetim aylık asgari 6 bin pound ödemeyi kabul etti ve gözaltına alınan işçilerin çoğu serbest bırakıldı. Fazla mesai ödemeleri, kâr payı ve sağlık sigortasını da 6 bin pounda dahil eden daha önceki bir teklif kabul edilmemişti.
İNŞAAT İŞÇİLERİNİN PROTESTOSU
Mahalla işçilerinin ardından yüzlerce Talaat Moustafa Grup’a bağlı Aleksandria İnşaat şirketi işçileri de 28 Şubat’ta şirket merkezinin önünde protesto gösterisi düzenledi. Şirket daimi sözleşmeli işçileri işten çıkarıyor ve yerlerine daha kötü şart ve koşullarda geçici işçiler alıyor. İşçiler gecikmiş ödemeler, hayat pahalılığı primi, daha iyi sağlık sigortası ve şantiyelerde güvenlik teçhizatı talep etti. Şantiye koşulları da kötü, hiçbir güvenlik ekipmanı mevcut değil ve sağlık hizmetleri yetersiz. İşten çıkarılan pek çok daimi işçi iş kazası geçirmiş ya da kronik hastalıklarla boğuşuyor. Protesto üzerine üst düzey bir yönetici işçilerle görüşerek iki ay içinde zam yapma sözü verdi ve ardından protesto sona erdi.
MÜBAREK REJİMİ DEVAM EDİYOR
Talaat Moustafa Grup, Devlet Başkanı Sisi’nin yönettiği yeni başkentin inşasında büyük ihaleler aldı. Mısır’daki ekonomik krize rağmen geçtiğimiz yıl emlak ve otelcilik işlerini üç katına çıkardı. Geçtiğimiz birkaç ay içinde hisse fiyatı yükseldi ve multimilyoner büyük hissedarı Talaat Moustafa’ya milyonlar kazandırdı. Afrika’nın en zengin patronlarından biri olan Moustafa, Hüsnü Mübarek’in oğlu Cemal’e yakındı ve babası cumhurbaşkanıyken geniş çaplı özelleştirmeler yaptığı için işçiler tarafından nefret ediliyordu.
2008 yılında Talaat Moustafa, Lübnanlı şarkıcı Suzanne Tamim’i öldürmesi için eski bir polise 2 milyon dolar ödemekten suçlu bulundu. Bu arada Talaat Moustafa Grup’un diğer büyük hissedarları Suudi Arabistanlı Bin Ladin ailesi. Grup, şubat ayında Birleşik Arap Emirlikleri yatırım şirketi ADQ ile İskenderiye’nin batısında, Akdeniz kıyısındaki Ras el-Hikma’da büyük bir yeni turizm kenti inşa etmek üzere bir ortaklık anlaşması imzaladı. Ordunun arazi satışını da içeren 35 milyar dolarlık anlaşma, Sisi hükümetinin bu yıl içinde 42 milyar dolar borç ve faiz ödemesine büyük ölçüde yardımcı olacak.
Sisi hükümeti döviz ihtiyacı gerekçesiyle devlete ait varlıkları satıyor. Ras el-Hikma, Körfez’in mülkiyetinde ve kontrolünde olan Mısırlı şirketlerin ve arazilerin büyüyen listesine ekleniyor. Eski Cumhurbaşkanı Hüsnü Mübarek rejiminin büyük eşitsizliği, yolsuzluğu ve muhalefete yönelik acımasız baskısı Sisi döneminde de artarak devam ediyor. Son grevler ve işçi protestolarının ise, Mübarek’in son yıllarında olduğu gibi yeni bir işçi sınıfı eylemi dalgasının başlangıcına işaret edebileceği yorumları yapılıyor. (DIŞ HABERLER)