Fadıl Şenyaşar 6 yıldır tahliye edilmiyor | "Mahkemenin adil bir karar verecek iradesi yok"
Şenyaşar ailesine dönük saldırıya dair açılan davada yaklaşık 6 yıldır tek kişilik hücrede tutulan Fadıl Şenyaşar yine tahliye edilmedi. Duruşma 7 Haziran'a ertelendi.
Fotoğraf: MA
Urfa'nın Suruç ilçesinde, 14 Haziran 2018 tarihinde AKP eski Milletvekili İbrahim Halil Yıldız’ın koruma ve yakınları tarafından Şenyaşar ailesine yönelik gerçekleştirilen saldırıda, ailenin iş yerlerinde ve hastanede yaşananlarla ilgili ayrı ayrı dosyalarının birleştirmesiyle 4’ü tutuklu 30 sanıklı davanın 5'inci duruşması, Malatya 3’üncü Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü.
Yeşilyurt (Çirmik) ilçesine bağlı Cafana Mahallesi'ndeki Ağır Ceza Mahkemeleri ek hizmet binasında görülen duruşmaya, Fadıl Şenyaşar yaklaşık 6 yıldır tutuklu bulunduğu Elazığ Cezaevinden, diğer tutuklu sanıklar Enver Yıldız, Mekail Şimşek ve Celal Yıldız ise bulundukları cezaevlerinden Ses ve Görüntü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla katıldı.
MAHKEMEYİ PROTESTO ETTİLER
Ankara'da Adalet Bakanlığı önüne Adalet Nöbeti tutan, katliamda eşi ve iki oğlunu yitiren Emine Şenyaşar, katliamda ağır yaralanan Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Urfa Milletvekili Ferit Şenyaşar, nöbeti duruşmanın yapıldığı binanın kapısı önünde tuttu. Ankara'dan Malatya'ya gelen anne ve oğlu, yaklaşık 6 yıldır adaletin gerçekleşmemesine tepki olarak, protesto amaçlı mahkeme salonuna girmedi.
Duruşmaya, Şenyaşar ailesinin avukatları, DEM Parti Hukuk Komisyonu Eş Sözcüsü Sevda Çelik Özbingöl, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Urfa Milletvekili Mahmut Tanal, Özgürlük İçin Hukukçular Derneği (ÖHD) Riha Şube yöneticileri ile Urfa ve Diyarbakır Barosu temsilcileri katıldı. Kimlik tespiti ile başlayan duruşmada SEGBİS aracılığıyla bağlanan tanık Mustafa Durmaz, hastane kamera kayıtlarının çalınması iddiası ile ilgili "Bilgim yok. Kamera kayıtlarını çalan kişilerin evinin önünde karşılaştığım iddiasını kabul etmiyorum" dedi.
MAHKEME: 'KÜRT BÖLGESİ' İFADE ÖZGÜRLÜĞÜDÜR
Ardından iddia makamı Fadıl Şenyaşar ile diğer tutuklu sanıkların tutukluluğunun devamı yönünde mütalaa verdi.
Savcının mütalaasına karşı söz alan tutuklu sanıklar Enver Yıldız ile Mekail Şimşek, tahliyelerini talep etti. Sanık Celal Yıldız ise mahkemeye dilekçe vererek Fadıl Şenyaşar'ın daha önce yaptığı savunmalarda "Burası Kürt bölgesi" beyanlarının suç olduğunu iddia ederek "Kürt bölgesi diye bir yer yok burası Türkiye" diye belirtti. Mahkeme Başkanı, Yıldız'ın olayları saptırdığını, mahkemeye göre suç unsurunun olmadığını belirterek, “Dilekçeyi geri çekin" dedi. Mahkeme Başkanı ayrıca "Kürt bölgesi" demenin ifade özgürlüğü kapsamında olduğunu sözlerine ekledi.
"HAKSIZ YERE TEK KİŞİLİK HÜCREDE TUTULUYORUM"
Mütalaaya karşı söz alan Fadıl Şenyaşar ise iş yerinde kullanılan silahların kime ait olduğunun tespit edilmediğini belirterek "Ben olayı bertaraf etmek için olay başladıktan sonra işyerine gelerek 2-3 el ateş ettim. Haksız yere 6 yıldır tek kişilik hücrede tutuluyorum. Yakalanmayan sanıklar var, yeterli araştırma inceleme yapılmıyor. Gerekli araştırmalar yapıldığında gerçekler ortaya çıkacaktır. Biz 30 yıllık esnafız kimsenin hakkını yemedik. Tahliyemi istiyorum" dedi.
"FAİLLER KORUNUYOR"
Şenyaşar ailesi avukatlarından Hidayet Enmek, kamu gücünü kullanarak cinayet işleyenlerin her zaman korunduğuna dikkat çekerek "Delilleri koruma altına alması gereken yetkililer sorumluluklarını yerine getirmediği gibi bu mahkemede sanıkları övüyorlar. Delileri toplamayan kişilerin sanıkları öven beyanları bize adaletin sağlanmayacağını gösteriyor. Fadıl belki bu hukuksuzluklar nedeniyle 6 yıl daha cezaevinde kalacak. Biz bunu kabul etmedik ve etmeyeceğiz. Bu coğrafyada 17 bin faili meçhul cinayet işleyenler de korundu. Bunun için etkin soruşturmalar yapılmadı. Buna karşı hukuki mücadelemiz sürecek. Bir tarafı kamu gücü korumasaydı bugüne kadar dava sonuçlanmış olurdu. Eğer birileri devlet ekranının olduğu yerde kamera kayıtlarını çalıyorsa, demek devletten daha güçlü bir güç var. Ya da devlet göz yumdu bu yapılanlara" ifadelerini kullandı.
"UZUN TUTUKLULUK SÜRESİ AŞILDI"
Şenyaşar ailesi avukatları Sevda Çelik Özbingöl, Bülent Duran, İbrahim Halil Öyke, Serhat Kurt, Ayşe Şehriban Demirel, Mehdi Özdemir ve Serdar Özer savunma yaparak dosyadaki eksikliklere dikkat çekti. Şenyaşar ailesi avukatları müvekkilleri Fadıl Şenyaşar'ın yaklaşık 6 yıldır tutuklu olduğunu belirterek, uzun tutukluluk süresini aşıldığını, tahliye edilmesi gerektiğini kaydettiler. Aile avukatları toplumda adalet beklentisi olduğuna dikkati çekerek, bu talebi karşılamanın mahkemenin sorumluluğunda olduğunu belirttiler. Avukatlar Fadıl Şenyaşar'ın kaçma şüphesi olmadığına değinerek, toplanacak delillerin topladığını kaydetti.
DURUŞMA ERTELENDİ
Mahkeme heyeti beyanlarına ardından duruşmaya ara verdi. Verilen aranın ardından sanık Celal Yıldız, Mekail Şimşek ve Enver Yıldız'ın avukatları savunma yaptı. Ardından ara kararı açıklayan mahkeme heyeti, Fadıl Şenyaşar ve diğer sanıkların tutukluluk hallerinin devamına karar vererek, bir sonraki duruşma tarihini 7 Haziran 2024 olarak belirledi.
Duruşma sonrası aile ve avukatlar adliye binası önünde basın açıklaması yaparak karara tepki gösterdi. Açıklamada Av. Sevda Çelik Özbingöl, Emine Şenyaşar’ın Adalet Nöbeti'ni adliye önünde tuttuğunu belirterek, "Duruşmada adalet beklentimiz karşılanmadı maalesef. Dosyamıza deliler sunulmadı yine. Adalet arayışımızı sonuna kadar sürdüreceğiz. Şenyaşar ailesi için adalet herkes için adalet" dedi.
FERİT ŞENYAŞAR: MAHKEMENİN ADİL BİR KARAR VERECEK İRADESİ YOK
DEM Parti Milletvekili Ferit Şenyaşar ise yaklaşık 6 yıldır yaşadıkları hak ihlallerine dikkat çekerek, "Katliamı azmettiren kişinin (İbrahim Halil Yıldız) dokunulmazlığı bitmesine rağmen hala yapılan yargılamada adı geçmiyor. Korumalar eşliğinde Erdoğan'a oy istiyor. Vekilin akrabaları haklarında ağırlaştırılmış müebbet istenmesine rağmen tutuksuz yargılanıyor. Kardeşimin yaptığı eylemler ‘meşru müdafaa’ kapsamındadır. Buna rağmen 6 yıldır tek kişilik hücrede tutuklu. Bugün adliye binası önünde nöbet tuttuk ve mahkeme salonuna girmedik. Çünkü mahkeme heyetinin adil bir karar verecek iradesi yok. Annem ile birlikte Ankara'da Adalet Bakanlığı önünde Adalet Nöbeti'mizi sürdüreceğiz. Bu adaletsizlik sadece bize karşı yapılmıyor. Yüzlerce insan aynı adaletsizliklere maruz kalıyor. Adaletsizliğe maruz kalan herkesi Ankara'da dayanışmaya davet ediyoruz" şeklinde konuştu. (MA)