EMEP Kestel Belediye Meclis Üyesi Adayı Arif Şen: Tüm kaynaklar rantçılara peşkeş çekiliyor

Uğur ÖKDEMİR-İhsan ÇELEPKOLU
Bursa

Yapılaşma ile sanayisi iç içe geçen ilçede Emek Partisi’nin (EMEP) Kestel Belediye Meclis Üyesi Adayı Arif Şen, “Kestel’in her yeri organize sanayi” diyerek Kestel'in talan edilen doğasını özetliyor. Üç buçuk milyona yaklaşan nüfusuyla Türkiye’nin dördüncü büyük şehri Bursa'nın Kestel ilçesi ise Bursa’nın en kirli havasına sahip. Üstelik hava kirliliğinde ülke genelinde de ilk sıralarda yer alıyor.

Kestel ilçesi hava kirliliği ile adından söz ettirse de yeşili ve tarım arazileri bakımından hala önemli bir ilçe. Doğasıyla, tarım arazileriyle bilinen bu ilçe fabrikaların kuşatması altına girmiş durumda. Su kaynakları onlarca su şirketi tarafından şişelenerek uluslararası şirketlere peşkeş çekilen Kestel’de bahar aylarında coşkulu akması gereken dereler kuruma noktasına gelmiş durumda.

EMEP'nin Kestel Belediye Meclis Üyesi Adayı Arif Şen ile Kestel’in sorunlarını ve çözüm yollarını konuştuk.

“Kestel’de her yer organize sanayi” sözünü hatırlatan ve “Kestel'in yumakla yığın yığın sorunları var” ifadesi ile konuşmasını sürdüren EMEP Kestel Belediye Meclis Üyesi Adayı Arif Şen, “Bunların en başında hava kirliliği, toprağın ve havanın fabrikalar tarafından kirletilmesi gelmekte. Maalesef belediye bu fabrikaların kontrolü, denetimi açısından herhangi bir tedbir almamıştır. Burada fabrikalar havaya adeta zehir kusuyor. Bizim adaylığımız esasında bir mücadele anlayışına dayanıyor. Kestel bir işçi ve emekçi kenti. Bu kentte emekçilerin çalıştığı ve ürettiği fabrikalar aynı zamanda emekçilerin sağlığını, yani halk sağlığını da tehdit etmekte. Kestel Belediye Meclisi’ne Emek Partisi’nden bir meclis üyesini seçtirerek elbette bu olumsuzlukları bertaraf etmek için belki yetkimiz, gücümüz olmayacak. Fakat bunlara karşı bir mücadele anlayışıyla hareket edeceğiz” dedi.

“KESTEL'İN GÜZELLİKLERİNDEN KESTEL HALKI FAYDALANAMIYOR”

Kestel’in doğasıyla, eşsiz güzelliklere sahip ormanlarıyla, dereleriyle özel bir kent olduğunu vurgulayan Şen, “Kestel’in bu güzelliklerinden maalesef Kestel halkı faydalanamıyor. Kestel’deki bütün işletmeler, bütün sosyal tesisler tamamen özel şirketlere, özel şahıslara devredilmiş durumda. Mücadelemizin bir parçası da bu tesislerin kamu eliyle işletilmesi. Belediye iştirakleri eliyle işletilerek halkın da bu tesislerden, Kestel’in bu doğal güzelliklerinden faydalanmasını istiyoruz ve bunun için mücadele ediyoruz. Belediye meclisinde temel şiarımız mücadele olacak. Halk sağlığını tehdit eden hava kirliliği, toprağın kirletilmesini engellemek için mücadele edeceğiz. Kestel’de bazı tesisler maalesef belediye eliyle ihalesiz olarak yandaş kuruluşlara, tarikatlara, cemaatlere verilmiş durumda. Kestel’deki bu tip yerlerin kamu eliyle işletilmesi için mücadele edeceğiz. Kestel Belediyesinde halka karşı ya da halkın zararına olan her şeye muhalefet etmek için, her şeyi halka anlatmak ve teşhir etmek için mücadele edeceğiz” ifadelerini kullandı.

“KESTEL’İN SULARI ULUSLARARASI SU ŞİRKETLERİNE SATILMIŞ DURUMDA”

Kestel’de hava kirliliğine neden olarak en başta çimento fabrikasını işaret eden Şen, “Bu fabrikanın kapasitesinin yükseltilmemesi için çevreciler tarafından defalarca yürüyüşler düzenlenmesine rağmen engellenemedi. Mahkeme kararına rağmen engellenemedi ve görüldüğü gibi kapasitesini de büyütüp arttırmakta. Kestel’in havasına doğasına en büyük zararı veren işletmelerden biri. Buranın daha fazla çevreyi kirletmemesi için kontrol altına alınmasını talep ediyoruz” çağrısında bulundu.

Mevsimsel olarak Kestel’in derelerinin en coşkulu akması gereken dönemde kuruduğunu, kaynakların uluslararası su şirketlerine peşkeş çekildiğini vurgulayan Şen, “Biz EMEP olarak bu derelerin de mücadelesini yürüteceğiz. Halktan yana, halk için, işçiler, emekçiler için, doğanın korunması için mücadele edeceğiz” dedi.