Afşin Elbistanlılar daha fazla kömür solumak istemiyor
Afşin Elbistan Termik Santraline ek iki ünite yapılması projesinin ÇED toplantısına katılan çevre, kitle ve meslek örgütleri, genişletmenin daha fazla erken ölüme neden olacağına dikkat çekti.
Fotoğraf: Afşin-Elbistan Hayatı ve Doğayı Koruma Platformu
Afşin Elbistan A Termik Santraline ek iki ünite yapılması projesinin ÇED değerlendirme toplantısı dün Ankara’da Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığında gerçekleştirildi. Toplantıya katılan yöre halkı ile çevre, kitle ve meslek örgütlerinin yaptığı açıklamalarda santralin genişletilmesinin daha fazla insanın erken ölümüne, havanın ve toprakların daha fazla zehirlenmesine neden olacağı belirtildi, "Afşin Elbistanlılar daha fazla kömür solumak istemiyor" denildi.
Bakanlık bünyesindeki İnceleme Değerlendirme Komisyonuna (İDK) Afşin - Elbistan Hayatı ve Doğayı Koruma Platformu, Temiz Hava Hakkı Platformu, Türkiye Erozyonla Mücadele, Ağaçlandırma ve Doğal Varlıkları Koruma Vakfı (TEMA), Türk Mimar ve Mühendis Odaları Birliği (TMMOB) ve Çevre Hukuku Ağı temsilcileri de katıldı. Temsilciler, kömürlü termik santrallerin iklime, çevreye ve insan sağlığına olan olumsuz etkilerine dikkat çekerek projenin iptal edilmesini ve var olan santrallerin de adil bir dönüşüm planı çerçevesinde kapatılmasını talep etti.
İDK toplantısına 22 kurumun dahil olduğu komisyondan sadece tek bir komisyon üyesi kurum, Devlet Su İşler Genel Müdürlüğü katıldı. Komisyona Sağlık Bakanlığının merkez teşkilatından hiçbir birimin davet edilmediği; Kahramanmaraş İl Sağlık Müdürlüğünün ise yazılı olarak projeye dair olumlu görüş verdiği öğrenildi.
HALKI ZEHİRLEYEN İŞLETME İŞÇİLERİN DE HAYATINA MAL OLUYOR
Öte yandan toplantının başladığı saatlerde, Afşin Elbistan A Termik Santrali’nde yangın çıktığı, yangında 3 işçinin ağır yaralandığı haberi ulaştı. Toplantıda Elbistan Hayatı ve Doğayı Koruma Platformu temsilcileri, bu yangının bölgedeki kömür işletmelerindeki ilk kaza olmadığını, daha önce de Çöllolar maden sahasında yaşanan kazada 11 maden emekçisinin toprak altında kalarak hayatlarını kaybettiklerini belirtti. Platform temsilcileri artık bölgelerinde hem halkın hem de işçilerin hayatına mal olan bu işletmeleri istemediklerini, kömürden adil bir çıkış talep ettiklerini vurguladı.
BÖLGEYE DAHA FAZLA KÖMÜR KARASI İSTENİYOR
Kahramanmaraş’ta hâlihazırda Afşin-Elbistan A Termik Santrali’nin 4 ünitesi, Afşin-Elbistan B Termik Santrali’nin ise 4 ünitesi bulunuyor. Toplamda mevcut 8 ünitenin kapasitesi 2795 MW. Bu santraller 40 yıldır kömürün gölgesinde yaşayanların sağlığına ve çevreye büyük zararlar vermesine rağmen Afşin-Elbistan A Termik Santrali’ne 688 MW kapasiteye sahip 2 ünite daha eklenmesi planlanıyor.
"BÖLGEDE SAĞLIKLI İNSAN BIRAKMADI"
Elbistan Hayatı ve Doğayı Koruma Platformu’ndan Mehmet Dalkanat, santrallerin bölgede sağlıklı insan ve verimli tarım arazisi bırakmadığına dikkat çekti: ‘‘Yakın çevrede yaşayan insanların üzerine yağan küller ve gaz salımları maalesef bölgede sağlıklı insan bırakmadı. Yaşayan insanların tamamı üst solunum yolları rahatsızlıklarından muzdarip. Halkımız daha 70 yaşına gelmeden astım, kronik obstrüktif akciğer hastalığı (KOAH), akciğer kanseri ve solunum yetmezliği gibi rahatsızlıklarından vefat ediyor. Doğanın bize armağan ettiği verimli, sulanabilir geniş tarım alanları olan güzelim ovanın yaklaşık 120 bin dekarını 40 yılda çöle çevirdik. Kaç bin yıl sonra doğa tekrar bize bu verimli alanları geri verir, onu da bilmiyoruz ve diyoruz ki burada duralım, giden gitti kalanı kurtaralım. 5. ve 6. ek ünitelerden vazgeçeceğimiz gibi Afşin-Elbistan A Termik Santralini de kapatarak gelecek kuşaklara geçimlik bir alan bırakmış olalım.’’
"SANTRALİN GENİŞLETİLMESİ HAYATİ SORUNLARA YOL AÇAR"
TEMA Vakfı da termik santralden etkilenen su varlıkları ve tarım arazileri hakkında bilgi verdi:
“Afşin-Elbistan A Termik Santrali, Çoğulhan Mahallesi'nin içme ve kullanma suyu ihtiyacını karşılayan yer üstü ve yer altı sularının beslenme alanında yer alıyor. Santralin genişletilmesi, yalnızca bir kilometre mesafede bulunan üç akarsuyun kirlilik yükünü artıracaktır. Hayati öneme sahip su varlıklarının kirlenmesi, hem bölge halkını susuz bırakacak hem de içme, kullanma ve sulama sularını tehlikeye atacaktır.
Bölgede yapılmış çeşitli çalışmalar; santrale yakın topraklarda arsenik, kadmiyum, kurşun, çinko, bakır, mangan, molibden ve demir gibi ağır metallerin ve iz elementlerin oranlarında önemli artışlar olduğunu göstermektedir. Bu durum, toprakların kimyasal maddelerle zehirlenmesine neden olmakla birlikte bölge halkının sağlığını tehdit etmektedir. Aynı zamanda, tarımsal verimin düşmesine bağlı olarak bölge halkının geçim kaynaklarının azalmasına yol açmaktadır.
Santral bacasından yayılan kimyasal ve radyoaktif gazların toprak yüzeyinde oluşturduğu tabakanın, toprak canlılarının olumsuz etkilenmesi ve biyolojik çeşitliliğin azalması gibi ekolojik dengeyi bozarak hayati sorunlara yol açması nedeniyle Afşin-Elbistan A Termik Santrali'ne ek ünite projeleri iptal edilmelidir.”
"ENERJİ TALEBİ RAPORDAKİ KADAR ARTMIŞ DEĞİL"
TMMOB adına katılan Enerji Çalışma Grubu üyesi Orhan Aytaç, Türkiye’de elektrik talebinin ÇED raporunda belirtildiği oranda ve hızda artmadığını, hâlihazırda kullanılmayan yaklaşık %40’lık bir kapasite olduğunu belirterek şöyle dedi: “Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanlığı tarafından hazırlanan “Ulusal Enerji Planı 2022” de öngörülen Türkiye'nin elektrikte kurulu gücü, 2025’te 116.200 MW, 2030’da 149.100 MW’tır. Şu anda devam edilen yatırımlarla bu hedeflerin üstüne çıkılmış durumdadır. Bunlara ilave fosil yakıtlı santral yatırımına ve dolayısıyla Afşin-Elbistan A Termik Santrali’ne ilave ünite yapmaya gerek olmadığı aşikârdır.”
"İLAVE ÜNİTELER 1900 KİŞİNİN ERKEN ÖLÜMÜNE NEDEN OLUR"
Temiz Hava Hakkı Platformu adına ÇED toplantısına katılan Prof. Dr. Ali Osman Karababa ise bölgedeki kirliliği görmek için kışın simsiyah olan kara bakmanın yeterli olduğunu belirterek kirliliğin halk sağlığı açısından etkilerini aktardı: “Bu iki santral, kuruldukları tarihten 2020 yılına kadar geçen sürede 17.500 erken ölüme neden oldu. Afşin-Elbistan A Termik Santrali’ne eklenecek iki yeni ünite 1.900 erken ölüme daha neden olacak. Kalp ve damar hastalıkları, kronik solunum hastalıkları ile kanserler ilk akla gelen ve bu ölümlere yol açacak hastalıklar. Ayrıca termik santrallerden kaynaklanan hava kirliliği diyabet, kronik böbrek hastalıkları ve solunum yolu enfeksiyonları gibi hastalıklar nedeniyle de ölüme yol açabiliyor.” (HABER MERKEZİ)