21 Nisan 2024 09:10

IMF’siz acı reçeteye karşı

IMF’nin, ‘Biz de bunu tavsiye ederdik’ dediği ‘kemer sıkma’ programı uygulamada! İşçilerin acı reçeteye yanıtı nasıl olacak. Sayfalarımız tarihten bugünün 1 Mayıs’ına uzanıyor.

Fotoğraf: Evrensel

İŞÇİ-SENDİKA

Paylaş

IMF’nin, ‘Biz de bunu tavsiye ederdik’ dediği ‘kemer sıkma’ programı uygulamada! Hem de milyonların, 1900’lü yılların 1 Mayıs’ı doğuran koşullarında sendikasız, sigortasız, 12 saat, düşük ücretlere çalıştırıldığı bir dönemde. Sayfalarımız tarihten bugünün 1 Mayıs’ına uzanıyor.

IMF’DEN TAKDİR

IMF, hükümetin, Bakan Mehmet Şimşek öncülüğünde uyguladığı ekonomi programı için, “Biz de Türkiye’ye şimdiki ekonomi ekibinin izlediği programı tavsiye ederdik” ifadesini kullandı. Düşük ücret, işsizlik, daha çok vergi, daha az sosyal hizmet anlayışını alkışladı!

IMF, Türkiye ile ilgili yaptığı açıklamada IMF’siz IMF programını savundu

‘İKNA OLUNMAMALI’

Erdoğan-Şimşek’in enflasyonla mücadele programına işçi sınıfı ve emekçilerin ‘ikna’ olmayacağını, ülkede demokrasi, bölgede barış mücadelesinde ‘ısrarlı’ olunacağını gösteren bir 1 Mayıs’ı örgütlemek, rejime karşı güçlü yanıt olacaktır. İhsan Çaralan'ın yazısı:

İhsan Çaralan

Tek adam rejiminin fıtratında 'gönüllü ikna', özgürlük, adalet ve barış yoktur!

ÖZÜNE UYAN!

Dünyada ve ülkemizde giderek yükselen sermaye saldırganlığı karşısında 1 Mayıs’ta verilecek yanıt geleceği belirleyecek. 1 Mayıs’ın yaşayan ruhu ve özü en acil taleplerle, en geniş birlikle, en yaygın biçimlerle cevap vermeyi gerektirmekte. Seyfi Selçuk’un yazısı:

1 Mayıs, alan tartışmaları, birleşik ve yaygın kutlamaların önemi

1 MAYISLARDA HAK-HUKUK AYAKLAR ALTINDA

Ama perşembenin gelişi çarşambadan bellidir. Hem 1 Mayısların tarihi hem de işçi ve emekçilerin güncel eylemleri konfederasyonların günü geçiştirme hesabının da iktidarın yasaklarının da tutmayacağını gösteriyor. Ahmet Ergin’in yazısı:

Ahmet Ergin

1 Mayıslarda hak-hukuk ayaklar altında

40 SAAT ÇIKILMAYAN FABRİKALAR

Nazi kamplarının girişindeki “Çalışmak özgürleştirir” tabelasını aratmayan bir öneriyle gelen hükümete verilecek cevap: “Boş zaman hakkımdan, kıdem tazminatımdan elini çek, ücretleri yoksulluk sınırı üzerine çek” olacak. Deniz İpek’in yazısı :