İngiltere'nin Ruanda Planı: Mülteciler 10-12 hafta içinde gönderilecek!
İngiltere'de Avam Kamarası, mültecileri Ruanda'ya gönderme planını onayladı. Başbakan Rishi Sunak, mültecileri sınır dışı edecek uçakların 10 ile 12 hafta içinde kalkacağını söyledi.
Fotoğraf: Nomadic Julien/Unsplash
İngiltere hükümetinin, mültecileri Ruanda'ya gönderme konusunda iki yıldır tartışmalara yol açan planı İngiliz parlamentosu olan Avam Kamarasında kabul edildi. Plan geçtiğimiz kasım ayında Yüksek Mahkeme tarafından reddedilmişti. Ancak İngiltere hükümeti mülteci düşmanı planı hayata geçirmekte ısrar ediyor. Plan, Kral Charles tarafından imzalandığında yürürlüğe girecek.
İngiltere Başbakanı Rishi Sunak, oylama öncesi yaptığı açıklamada mültecileri Ruanda'ya sınır dışı edecek uçakların 10 ile 12 hafta içinde kalkacağını söyledi.
Resmi adı "Ruanda'nın Güvenliği Yasa Tasarısı" olan plan ile ilgili basın toplantısı düzenleyen Sunak, ana muhalefetteki İşçi Partili milletvekillerin mültecileri Ruanda'ya sınır dışı etmeyi öngören planı durdurmak için her yola başvurduğunu öne sürerek, "Aması lakini yok. Bu uçaklar Ruanda'ya gidecek" dedi.
MÜLTECİLER İÇİN EKSTRA GÖZALTI MERKEZLERİ
Tasarının yasalaşmasının ardından, önceden belirlenmiş mültecilerin uçakla Ruanda'ya gönderileceğini duyuran Sunak, "Sınır dışı ederken gözaltıları da yapabilmek için gözaltı merkezlerindeki kapasiteyi 2 bin 200'e çıkardık. Başvuruları hızlıca işleme koymak için 200 yeni memurumuz var. Adliyeler de hazır hale getirildi. 5 bin duruşmayı ele alabilecek 25 duruşma salonu ve 150 hakim belirlendi" diye konuştu.
Sunak, ismini açıklamadığı havalimanından ticari uçuşlarla Ruanda'ya sınır dışı edilecek mülteciler için rezervasyon yapıldığını kaydetti.
"Hiçbir yabancı mahkeme bizi durduramaz" diyen Sunak, Ruanda hükümetinin de yasal düzenlemeler yaptığını ve İngiltere'den gelecek mülteciler için hazır olduğunu dile getirdi.
Planın engellenmemesi ve sekteye uğramaması için, "operasyonel nedenlerle" detaylarını paylaşmayacağını söyleyen Sunak, "İlk uçak 10 ila 12 hafta içinde kalkacak. Tabii ki bu bizim istediğimizden daha geç ancak İşçi Partililer, haftalardır uçakların kalkışını durdurmak için tasarıyı engellemeye çalışmasalardı bu süreç haftalar önce başlayacaktı" ifadelerini kullandı.
SÖZLEŞMELERE AYKIRI
Ruanda planına karşı temel argümanlar ise; planın İngiltere’nin de imzacısı olduğu 1951 tarihli Mülteci Sözleşmesi’ne aykırılığı, Ruanda’nın güvenli bir ülke olmayışı ve planın cinsiyet, yaş ve uyruk kriterleriyle mülteciler arasında ayrımcılık içermesi olarak sıralanıyor. Bu bağlamda yapılan eleştirilerde ayrıca mültecilerin neden başka ülkeler yerine İngiltere’yi tercih ettiğinin de göz ardı edildiği belirtiliyor. Savunmasız durumdaki mültecilerin İngilizce konuştukları ve/veya Birleşik Krallık’ta akrabaları olduğu ya da Britanya İmparatorluğu’nun sömürgeleştirdiği ülkelerden geldikleri için bu talepte bulundukları hatırlatılıyor.
Yaz boyunca her ay Ruanda uçaklarının kalkacağını belirten Sunak, Manş Denizi üzerinden gelen göç durana kadar Ruanda Planı'nın yürürlükte kalacağını ifade etti. Yasanın mülteciler için daha güvensiz bir İngiltere anlamı taşıdığı ifade ediliyor.
Göçü "engellemek" için Fransa ve Arnavutluk'la yapılan anlaşmaları da hatırlatan Sunak, geçen yıl göçün üçte bir oranında azaldığını öne sürdü.
Sunak, Vietnamlı mültecilere ilişkin ise Arnavutluk'la yapılan anlaşmanın bir benzerinin Vietnam'la yapılacağını söyledi.
AİHM SORUSUNA, "GÜVENLİĞİMİZİ ÖNCELERİM" YANITI
Toplantıda gazetecilerin geçmişte Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin (AİHM) Ruanda uçuşlarını durdurduğu ve uçuşların tekrar başlamasının AİHM'den çıkmak anlamına gelip gelmediği sorusunu yanıtlayan Sunak, "Ulusal güvenliğimiz ve sınırlarımızın güvenliği ile bir yabancı mahkemeye üyelik söz konusu olduğunda tabii ki ulusal güvenliğimizi öncelerim" dedi. (DIŞ HABERLER)
