Kitaplar, ringler ve güneşsiz sabahlar arasında Ortabahçe
Birkaç ring tahsis etmemenin bütçenin yetersizliğinden değil rektörlüğün okul bütçesini nereye kullanmak istediğiyle alakalı olduğunu biliyoruz.

Fotoğraf: Evrensel
Uzay ERDOĞAN
Pelin Su ATASOY
Yıldız Teknik Üniversitesi
YTÜ Hazırlık öğrencileri olarak dönemin başından beri bazı sorunlarla karşı karşıya geliyoruz. Dönemin sonunda öğrencilerin istekleri ve görüşlerini dinlemek adına "sözde" toplantı yapılıyor olsa da yapılan toplantıdan hiç bir ders çıkarılmadan devam ediliyor.
Gerek ders materyallerinin pahalılığı gerek ders saatleri gerekse de eğitimin giderek kalitesizleşmesi hazırlık öğrencilerinin yakındığı ve bir çözüm bulunması gereken sorunlar, bu sorunları biraz açmak gerekirse, Yıldız Teknik Üniversitesi kampüsü yaklaşık olarak 40.000’lik bir öğrenci nüfusuna sahip. Kampüsteki ring sayısıysa bu kalabalığa karşılık yeterli sayıya sahip değil,buna bir "çözüm" olarak hazırlık saatlerinin diğer öğrencilerle çakışmaması adına 8.30’a alınması İstanbul’un her yerinden gelen öğrenciler için gün doğumuna saatler kala kalkmak demek oluyor. Bunun yerine hazırlık öğrencileri için özel birkaç ring tahsis etmemenin bütçenin yetersizliğinden değil rektörlüğün okul bütçesini nereye kullanmak istediğiyle alakalı olduğunu biliyoruz.
KALİTELİ VE PARASIZ BİR EĞİTİMİN HAKKIMIZ OLDUĞUNU BİLİYORUZ
Haftada 16-20 saat, sabahın erken saatlerinde okula gelen öğrencilerden bölümdeki öğrencilerin aksine %70 değil %85 devam zorunluluğu bekleniyor. Eğitim kalitesindeki gözle görülebilir düşüş göz önüne alındığında hazırlık öğrencilerinin ders katılımına olan motivasyonu bir hayli düşük. Ders materyallerinin pahalılığı konusuna gelecek olursak, hazırlık öğrencilerinden her dönemin başında istenen belli başlı kitaplar oluyor. Bu kitapların orijinali bir öğrenci için oldukça yüksek meblağlara satılıyor. Eğer kitapları başka bir şekilde tahsis etmek isterseniz de not ortalamanıza %5 geride başlamış oluyorsunuz. Onun dışında sizden hafta içinde istenen fotokopi ücretlerini de ödemek durumundasınız. Üstelik bu materyallerin kalitesizliği ve sınavlarda önümüze çıkan sorularla örtüşmemesi çoğu öğrenciyi ekstra kaynaklar almaya yönlendiriyor. Ders içi eğitime gelicek olursak bir derste bir öğretmenden gerçeklikle örtüşmeyen miktarda konunun bitirilmesi isteniyor. Bu durum öğretmenlerin üstünde bir baskı oluşturuyor ve çoğu zaman öğrencilerin neyi ne kadar anladığı, interaktif katılımın ne kadar sağlandığı değil sadece sayfaların işlenmedigine odaklanılmasına neden oluyor. Biz hazırlık öğrencileri olarak kaliteli ve parasız bir eğitimin hakkımız olduğunu biliyoruz. Şunu anlıyoruz ki, öğrencilere danışılmadan alınan her tepeden inme karar bir soruna sözde bir çözüm getirse de, bir diğerinin oluşmasına sebebiyet vermeye devam edicektir.
Evrensel'i Takip Et