Küçükçekmece 1 Mayıs Platformu 1 Mayıs’ı kutladı
Küçükçekmece 1 Mayıs Platformu, yerel 1 Mayıs açıklaması gerçekleştirdi.
Fotoğraf: Evrensel
Küçükçekmece 1 Mayıs Platformu 1 Mayıs öncesinde mahallelerinde 1 Mayıs’ı kutladı. “Yaşasın 1 Mayıs”, “Kurtuluş yok tek başına, ya hep beraber ya hiçbirimiz”, “Yaşasın 1 Mayıs, alanlardayız” sloganlarının atıldığı açıklamaya Emek Partisi (EMEP) İstanbul Milletvekili İskender Bayhan ve Dev Yapı-İş Genel Başkanı Özgür Karabulut da katıldı. Açıklamada tekstil ve belediye işçileri konuştu.
“ÇALIŞIYORUZ AMA HAYATIMIZ YOK”
Belediye işçisi Aysun Kurnaz, “Hayat o kadar pahalı ki aldığımız ücret yaşamımızı sürdürmemize yetmiyor. Yıllardır farklı sektörlerde çalıştım, şimdi emekli olmak istiyorum ama olamıyorum çünkü çalışmak zorundayım. Emekli maaşları çok az, bir ailenin geçimini sağlayabilecek durumda değil. Yaşımız ilerlediğinde iş bulmamız zorlaşıyor ve yaşımızdan dolayı uzun saatler ayakta çalıştığımızda çabuk yoruluyoruz. Aldığımız ücret ile geçinemiyoruz. 10.000 ile 17.000 arası kira ödüyoruz. Aldığımız ücret faturalara, mutfak masraflarına dahi yeterli gelmiyor. Çalıştığımız halde hiçbir sosyal yaşantımız yok. Ne sinemaya ne tiyatroya ne dışarıda yemek yemeye koşullarımız el vermiyor” dedi.
Belediye işçilerinin en büyük problemlerinden birinin işten atılma korkusu olduğunu vurgulayan Kurnaz, “Seçim süreçleri yaklaştıkça acaba bu seçimleri hangi parti alacak ve bizi işten çıkaracaklar mı kaygısını taşıyoruz. Bu yüzden iş güvencemiz yok. Biz belediye işçileri, iş güvencemizin seçimle gelen partinin iki dudağı arasında olmadığı, sosyal yaşamı olan bir hayatı sürdürebilmek için insan gibi yaşayacak bir ücret istiyoruz. Bu nedenle 1 Mayıs'ta alanlardayız” diye konuştu.
“HAFTADA 60 SAAT ÇALIŞIYORUZ”
Kurnaz’ın ardından söz alan tekstil işçisi Bekir Gül, tekstil işkolundaki uzun çalışma saatlerinden bahsederek “Nerdeyse haftada 60 saat çalışıyoruz ve ücretimiz açlık sınırının altındaki asgari ücrete denk geliyor. Zorunlu mesailere bırakılıyoruz. Zorunlu olmadığında da geçinebilmek için mecburen kalıyoruz. İhracat ürünleri üretiyoruz, ancak ürettiğimiz ürünleri kendimiz asla alamıyoruz. Ailemizle bir tatil yapmak istesek, hafta sonu çocuklarımızla bir piknik yapmak istesek kredi kartına borçlanmadan yapmak imkansız. Tatil dediğimiz de memlekete gitmekten öteye geçmiyor” ifadelerini kullandı.
Kadın ve göçmen işçilerin uğradığı hak gasplarına da değinen Gül, “Bizler her milliyetten ve ulustan tekstil işçileri olarak insanca yaşanacak ücret ve çalışma koşulları için 1 Mayıs'ta alanlardayız. Gündüzlerinde sömürülmeyen, gecelerinde aç yatılmayan bir ülke için direnen bütün işçilere selam olsun!” dedi.
Dev Yapı-İş Genel Başkanı Özgür Karabulut da fabrikalardan, işyerlerinden, mahallelerden, şantiyelerden hazırlanarak 1 Mayıs’a gittiklerini ifade ederek, “Eşitlik, adalet ve özgürlük mücadelesi için alanlarda olacağız. Yoksulluğa, güvencesizliğe, iş cinayetlerine karşı Saraçhane’de toplanacağız. Herkesi 1 Mayıs alanlarına bekliyoruz” dedi.
“SERMAYEYİ BESLEYEN İLTİDAR İŞÇİLERE SALDIRIYOR”
Açıklamayı platform adına Nehir Özev okudu. Milyonlarca emekçinin açlık sınırının altında, milyonlarcasının da yoksulluk sınırının yarısı kadar ücretle, emeklilerin ise açlık sınırının yarısı kadar bir ücretle yaşadığını ifade eden Özev, “Küçükçekmece’de başta İkitelli OSB olmak üzere açlık sınırında ücret, çocuk işçilik, kayıt dışı ve sigortasız çalışma, haftalık 55-60 saati geçen çalışma saatleri, taşeron çalışma oldukça yaygın durumda. Kadınlar ise bu tabloda yoksulluğun da sosyal hayattan dışlanmanın da en ağır biçimini yaşıyorlar. Kadına yönelik şiddet artarken, kreş ve kültürel alanların yetersizliği kadınları daha fazla eve hapsediyor” dedi.
İktidarın kıdem tazminatına göz koyarken, grev ve TİS ve Kamu Personel Rejimi yasalarında patronların yararına değişiklikler yaparken emekçilere biber gazıyla saldırdığını vurgulayan Özev, “Yüksek zamlar, enflasyon, geçinemeyecek kadar düşük ücretler bir kader değildir. Yoksulluk sermaye yanlısı politikaların kaçınılmaz sonucudur. Sorumlusu da iktidardır, kapitalist sistemdir. İsrail’in on binlerce Filistinlinin ölümüne yol açtığı katliam karşısında sadece timsah gözyaşları döken ancak alttan alta Siyonist İsrail’e silah, mühimmat, yiyecek taşıyan gemilerle ticaretin sürmesine izin veren AKP iktidarı, halkı da markalı içecekleri boykot etmeye sevk ederek oyalıyor. Bu ikiyüzlü bir politikadır!” diye konuştu.
Emekçilerin, kadınların Kürtlerin hakları için ülkenin dört bir yanında direndiğini ifade eden Özev, yerel seçimlerde halkın iktidara ‘dur’ dediğini hatırlattı. Küçükçekmece’deki tüm işçi ve emekçileri 1 Mayıs alanlarına çağıran Özev, talepleri sıraladı: “
Haftada 5 gün günde 7 saat çalışma için;Çocuk işçiliğin yasaklanması için;Eşit işe eşit ücret için;İş yerlerinde ve emekçi mahallelerinde yaygın kreş hakkı için;Kadına yönelik şiddetin son bulunması, İstanbul Sözleşmesinin tanınması için;Örgütlenme önündeki engellerin kaldırılması ve sendikal barajların kaldırılması için;İşten çıkarmaların yasaklanması için;Az kazanandan az çok kazanandan çok vergi alınması ve servet vergisi getirilmesi için;Tüm çalışanların ve emeklilerin insanca yaşanacak bir ücret alması için birleşiyoruz.”
“İŞÇİLRİ N BİRLİĞİ İKTİDARIN SONU OLACAK”
Açıklamanın ardından EMEP İstanbul Milletvekili İskender Bayhan söz aldı. Bir haftadır fabrikalarda, mahallelerde 1 Mayıs hazırlıklarının yapıldığını ifade eden Bayhan, “Taksim konusunda estirilen teröre rağmen, hükümetin, İçişleri Bakanlığının, sarayın yasaklarına rağmen Saraçhane’de işçi sınıfının bu büyük gününü kutlamak için saat 10’da bir araya geleceğiz” dedi. 1 Mayıs’ın tek enternasyonal bayram olduğunu ifade eden Bayhan, “Böyle bir günün işçi sınıfının mücadele meydanında kutlanmasını yasaklamak yarının aydınlık günlerini yasaklamaktır. İşçi ve emekçiler buna boyun eğmeyecek, Saraçhane’de olup Taksim’e yürüyecek” diye konuştu.
Erdoğan’a seslenerek işçi ve emekçilerin aylardır kemer sıkmayacağını göstererek mücadele ettiğini hatırlatan Bayhan, “Mutlaka yenileceksiniz. Sen de şimdi yorgun ve yaralı bir burjuva siyasetçi olarak yarın milyonlarca işçi emekçinin taleplerini haykırdığı bir güne şahitlik edeceksin. İşçi ve emekçilerin bu birliği senin sonun ama bu ülkenin aydınlık yarınlarının başlangıcı olacak” dedi. AKP’nin İsrail konusundaki iki yüzlülüğünü hatırlatan Bayhan yarın iş cinayetlerini sonlandırmak için, siyasi mahpuslara adalet için, barış için, yeteneklerin sınırsızca geliştirilip ihtiyaçların sınırsızca giderileceği bir dünya için 1 Mayıs alanında olacaklarını vurguladı. (İstanbul/EVRENSEL)