08 Mayıs 2024 07:00

Biz karşı gelmedikçe onlar üstümüze gelmeye devam edecekler

Oradaki herkes susmaktan ve susturulmaktan bıkmış elinden kayıp gidenlerin farkına varmış kişilerdi.

Fotoğraf: Instant Google Street View

Paylaş

Hacettepe Kadın Çalışması Topluluğu Üyesi

Hacettepe Üniversitesi

 

Geçtiğimiz günlerde Hacettepe Üniversitesi Amfi Tiyatro’nun bir organizasyon şirketine 25 Mayıs ile başlamakla birlikte çeşitli tarihlerde konser yapılmak üzere kiralanacağını öğrenmiştik. Bunun üstünden çok geçmeden yemekhaneye yapılan zamlarla karşı karşıya kaldık. Kampüsümüzde güvenli bir şekilde barınma ve eğitim alma haklarımız elimizden alınırken bir de en temel ihtiyaçlarımızdan olan beslenme ihtiyacımız çoğu öğrencinin karşılamakta zorlanacağı bir ücret karşılığında bizlere sunuluyor. Üstelik çoğu zaman çıkan yemekler yenmeyecek durumda oluyor.

Çoğumuzun barındığı, hepimizin eğitim aldığı kampüsümüzün dışardan gelen insanlara açılmasını ve aynı doğrultuda güvensizleştirilmesini, bir ticaret merkezi haline dönüştürülmesini, kampüsümüzde bulunan hastanenin acilinin bizlere hizmet vermemesini ve fahiş fiyatlar karşısında sağlıksız ve lezzetsiz yemekler çıkarılmasını sineye çekersek, kısacası eğer en temel haklarımızın birer birer elimizden kaymasını sadece izlersek ileride neleri kaybettiğimizi izleyeceğimizi tahmin bile edemiyorum.

HAREKETE GEÇMENİN MUTLULUĞU

Tam da bu sebepten dolayı 3 Mayıs Cuma günü tüm yukarıda yazdıklarımı sadece izlemeye dayanamayan ve çözüm yolu arayan Hacettepe Üniversitesi öğrencileri olarak ana yemekhane önünde bir toplanma gerçekleştirdik. Öncelikle orada bulunma amacımızı açıklayan yazımız okundu ve sloganlar atıldı. Daha sonrasında sloganlar ve beraber olmanın getirdiği neşenin dışa vurumu olan alkışlarla birlikte rektörlük binasının önüne bir yürüyüş gerçekleştirdik. Rektörlük binası önünde taleplerimizi dile getirdik. Gerçekleştirdiğimiz eylemin sonlarına doğru etrafımdaki herkeste harekete geçmenin getirdiği mutluluğu gördüm ve ben de o mutluluğu fazlasıyla yaşadım.

Eylemin sonuna gelindiğinde herkesin inanılmaz bir coşku ve istekle taleplerini dile getirmeye hala devam etmesi ve kimsenin dağılmaya başlamaması aslında herkesin bu konu hakkında konuşmaya, hatta hakları için haykırmaya ne kadar ihtiyacı olduğunun ve birlikten güç aldığının önemli bir göstergesiydi bence.

Çünkü oradaki herkes susmaktan ve susturulmaktan bıkmış elinden kayıp gidenlerin farkına varmış kişilerdi. Haberi olmadığından veya dersi olduğundan dolayı katılamayan arkadaşlarımız da aslında ne kadar orada olmak istediklerini ve bu tutumumuz karşısında bizlerin yanında olduklarını sosyal medya üzerinden çeşitli yollarla paylaştılar. Yani aslında orada bulunan öğrenci sayısından çok daha fazla kişi olarak biz bu duruma bir tepki gösterdik. Eminim ki bu adım hepimizin içindeki mücadele ruhunu daha da fazla besledi.

Bir günde planlanan ve sadece birkaç saat içerisinde öğrenciler arasında yayılan bu eylem planı, kısıtlı zamanda böylesine bir kalabalık oluşturabilmemiz bence bu yolda attığımız en önemli ve büyük adımlardan sadece birisiydi.

Bu eylemde bulunan her birimizin amacı demokratik eğitim, güvenli kampüs, parasız eğitim ve beslenme haklarımızı kazanmaktı. Umarım bu hareketimiz diğer öğrenci arkadaşlarımızın içinde de bir şeyler uyandırır ve harekete geçme dürtüsü oluşturur. Çünkü biz karşı çıkmadıkça onlar haklarımıza balta vurmaya devam edecekler. Onlar durmuyorsa biz neden duruyoruz?

ÖNCEKİ HABER

Amfiler de yemekhane de bizimdir!

SONRAKİ HABER

Şenliği yapmaya gittik, geleceğiz

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa