“Maarif Taslağı” liselerde AKP’nin “kök”ünü atıyor
Maarif Taslağı, tek din/mezhep anlayışıyla ülkemizin gerçekliklerini çarpıtıyor. Bizse, iktidarın tarihine karşı öğrenci mücadelelerinin tarihini koymalıyız.
Berzan BAYHAN
Şişli/İstanbul
Her geçen gün eğitimde dinci-gerici ruhun tırmandırılmaya çalışıldığı daha çok gün yüzüne çıkıyor. Bugün bunun önemli örneklerinden biri de “Türkiye Yüzyılı Maarif Taslağı” adıyla anılan ve “Köklerden geleceğe: eğitim, değer, erdem” şiarıyla çıkışını yapan eğitim programı.
Taslaktaki tarih anlayışını teşhir etmekte fayda var. Gerçeklikten kopuk, tek din/mezhep anlayışının hâkim olduğu bir tarih anlayışıyla karşımıza çıkıyor MEB. Taslak içinde “ulusal değerler” kavramının değil, din/mezhep temelli “milli değerler” kavramının kullanılması bunun en somut örneklerinden. Yani AKP’nin Osmanlıcı din/kültür anlayışının okullarımızdaki tarih anlatısının inşa edildiği yer olduğunu söyleyebiliriz. Din dersleri programlarında da “kök değerler”, “dine dair şeyler” şeklinde geçiyor. Hatta taslağın adındaki “maarif” kelimesinin “eğitim”e tercih edilmesi dahi ideolojik bir anlatı içeriyor. Gerçekten nitelikli bir kültür anlatısı yerine sadece din/mezhep üzerinde kurulmuş ve hatta belli bir mezhebin belli bir tarikat ve anlayışı üzerinde şekillenen bir tarih anlayışı!
AKP EĞİTİMİ GENÇLİĞİ ZEHİRLERKEN BİLİME DE ZARAR VERİYOR
Her alanda gerici, dolayısıyla da niteliksiz bir eğitim yaratmaya çalışan MEB’in bugün de amacı ortada. Önce evrim kuramının kaldırılması, ÇEDES programıyla öğrencilerin psikolojik danışman hakkı gasp edilirken imamların da okullara sokulması… Bu gibi sayısız örnek var. Bilimsellikten, farklı kültürlerden ve dillerden, halkın gerçek tarihinden gittikçe uzaklaşan ve tek bir din/mezhep anlatısına sıkıştırılan eğitim, değer ve erdem kavramları! Bu sözde “eğitim” özde kendilerinin ifadesiyle “maarif” taslağı, bilimsel ve nitelikli bir eğitim anlayışıyla hiçbir açıdan örtüşmemektedir.
Daha öncesinde birçok kez eğitimin bilimsel akılcı yönlerine darbe vurmanın yollarını arayan ve bunu ne yazık ki büyük bir ölçüde başaran AKP, bugün de böyle bir eğitim taslağıyla çıkıyor karşımıza. Taslağın içindeki “Türkiye Yüzyılı Maarif Modeli; öğrenci profili, beceriler çerçevesi, erdem-değer-eylem modeli, sistem okuryazarlığı, alana ait bilgi kümeleri bileşenlerinden oluşan bütüncül bir modeldir” ifadesi aslında taslağın sadece kendisiyle değil şu zamana kadarki tüm eğitim politikaları ile hedefleneni anlatmakta.“Türkiye Yüzyılı Maarif Taslağı” da dahil gördüğümüz eğitim politikaları birbirinden bağımsız ve parçalanmış biçimde değil tam tersine eğitime karşı bütünlüklü bir saldırı. Model, her gün eğitimi daha da niteliksizleştirmeye çalışan, devlet okullarında farklı yollardan velilerden “haraç” alarak parasız eğitim hakkımızı elimizden alan tek adamın eğitimi yozlaştıran adımlarının bir yenisini temsil ediyor. İşte tam da bu yüzden bilimsel, nitelikli eğitime bir saldırıdır. Tüm bu saldırılara karşı, bugün Maarif Taslağı adı altında elimizden alınan gerçek tarihi kazanmanın ön koşulu, Türkiye’de gençliğin tarihinden edindiğimiz birikimleri yeniden alevlendirmek. İktidarın tarihine karşı öğrenci mücadelelerinin tarihini koymalıyız. Çünkü bizlerin tarihi; liselerden üniversitelere, okulları ve eğitim hakları için mücadele eden yüz binlerle dolu. Okullarımızda gittikçe artan gericiliğe, niteliksizleşen eğitime karşı parasız, bilimsel ve demokratik bir eğitim mücadelesini arayan ama imkanlarından kuşku duyanlar için, gelin birlikte tekrar hatırlayalım: 2016’da “Karanlığa Sırtımızı Dönüyoruz” dediğimiz günleri. Tüm gerici politikaların karanlığına tutulacak en büyük ışık ancak ve ancak bizim ellerimizde.