BMİ Acıpayamlılara HES'e karşı dava ile ilgili bilgilendirme yaptı
Büyük Menderes İnisiyatifi Denizli Acıpayam Alcı ve Karaismailler köyünde toplantılar yaparak HES projesine karşı açılan dava ve HES’in bölgeye etkileri ile ilgili bilgilendirme yaptı.
Fotoğraf: Hilmi Mıynat/Evrensel
Hilmi MIYNAT
Denizli
Denizli'nin Acıpayam ilçesinde Dalaman Çayı üzerinde Cohen Enerji Grup AŞ tarafından yapılmak istenen Karaismailler Regülatörü ve HES projesine karşı köylüler dava açtı. 18 Nisan'da davaya ilişkin bilirkişi keşfi yapıldı. Büyük Menderes İnisiyatifi Acıpayam Alcı ve Karaismailler köyünde toplantılar yaparak dava süreci ve HES ile ilgili bilgilendirmeler yaptı. Heyet devamında Dalaman çayı çevresinde keşif gezisi yaptı.
"RAPORDA USULE AYKIRILIKLAR VAR"
Alcı Mahallesi Muhtarı Ramazan Koca'nın da katıldığı kahve toplantısında Av. Egecan Ormancı dava sürecine ve bilirkişi keşfine ilişkin bilgiler aktardı. Şirket yetkilisinin 150 dönümü etkileyeceğini iddia ettiğini ancak 250 dönümün etkileneceğini aktaran Ormancı, "Alcı sakinlerinin gelmesi olumlu oldu. Dava dilekçemizi çok ayrıntılı yazdık. Bilirkişi raporu gelince önümüzü daha rahat göreceğiz" diye konuştu. Dava dilekçesini üç temele oturttuklarını belirten Ormancı, "ÇED raporu, doğaya etkileri ve beşeri etkileri. Raporda usule aykırılıklar var. Enerji nakil hatları ayrıntılı belirtilmemiş. Toprağı etkileyecek erozyon olacak. Deprem bölgesi. İliç'i hatırlayalım. Güçlü yapılmazsa baraj, köyler su altında kalacak" diye konuştu.
"GENÇLERİMİZ BURADAN GÖÇECEK"
Davacılardan İlhan Ergen, "Karaismailler köyünün suyu tamamen kesilecek ama çok da haberdar değiller durumdan" dedi. Şirket yetkililerinin faydalardan bahsettiğini aktaran Ergen, bilirkişi keşfinde topraklara zararlarını anlattıklarını ifade etti. Ergen "Gençlerimiz buradan göçecek. Hayvancılık altın değerinde. Bir karış toprak bizim Alcı için çok önemli. Biz membadaki suya dokunmayacağız diyorlar yalan söylüyorlar. Sulamalarımız asıl DSİ değil dedelerimizin yaptığı arıklardan. Sularımız kuruyacak" ifadelerini kullandı.
"SU KULLANIMINDA ÖNCELİK ŞİRKETE VERİLMİŞ"
Büyük Menderes İnisiyatifi'nden Ahmet Ergun yürüttükleri mücadelede köylülerin katılımının önemine dikkat çekerek "Burada bizim yürüyeceğimiz yol ve önemsediğimiz belli noktalar var. Tarımsal üretimin köylünün ihtiyacına göre düzenlenmesi. Bu proje ile üretimin kaybolması. Yerel halkın ve suların gördüğü zarar. Bitki örtüsünün gördüğü zarar" dedi.
Büyük Menderes İnisiyatifi'nden Özcan Göçer de inşaat sürecinde yaşanacak kirliliğe de dikkat çekerek "Bu dolgular yapılırken etraftaki mermer ocakları taş ocakları bölgeye zarar verecek. Çameli'ye hat çekilecek. Orman da kesilecek. Suyun kullanım sırası önce içme, sonra sulama, sonra enerji ve sanayi olmalı. Burada öncelik şirkete verilmiş" diye konuştu.
"KIŞIN BİLE YETERLİ DEBİ YOK"
İnş. Müh. Arif Çetinkaya da HES projesinin teknik boyutuna ilişkin bilgilendirme yaptı. Sulamanın çok zorlaşacağını belirten Çetinkaya şunları söyledi; "22 mw 9 metreküp/sn su geçmesi lazım. Kışın bile burada akmıyor. Arkasında başka bir şey olduğunu düşünüyorum. 5 yıldır su akmıyor azaldı. Taşkın anında 25 metre yüksekliğe ulaşabiliyor ve arkasındaki tüm araziyi kapatabilir. On metre yükseldiğinde. Can suyu olması lazım. Su yok ki can suyu olsun!"
"AKARSULARIMIZA GÖZ DİKİLDİ"
Acıpayam Alcılı Sabit Kızılhan da söz alarak şöyle konuştu; "Kaynakların azaldığını sahada görüyoruz. Bu toplantı yapıldığı için Alcı çok şanslı. Gürsu köyünde Karagöz dediğimiz kaynak bugün kuş için içecek su yok. Yapraklı barajında suyu bulamazsan burada zaten bulamazsın. Balık tutulan derelerden artık su akmıyor. 2017'de 4 metre olan sondaj derinliği bugün 25 metreye indi. Acıpayam ovası tehlike altında. Yüz metrede bir sondajlar var. Akarsularımıza göz dikildi devam ediyor. Gerek Alcı gerek başka yerler sahip çıkılmazsa su bulamayacağız."