16 Mayıs 2024 12:38

"Sendikalı olmak anayasal haktır"

Çorum Dodurga’da bulunan Alpagut Linyit Kömür işletmesinde sendikalı 88 işçinin 6 ay ücretsiz izne çıkarılması üzerine emek demokrasi güçleri eylem yaptı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Çorum’un Dodurga ilçesinde bulunan Alpagut Linyit Kömür işletmesinde Hacettepe Üniversitesi’nin hazırladığı raporu bahane ederek sendikalı olan 88 işçi, işveren tarafından 6 ay ücretsiz izne çıkarıldı.

9 Mayıs’tan beri maden ocağı önünde bekleyişlerini sürdüren işçiler, Çorum Emek ve Demokrasi Platformu bileşeni siyasi parti ve sendikaların başkanları, yöneticileri ve üyeleri tarafından ziyaret edildi.

“Dodurga işçisi yalnız değildir”, “İşçilerin birliği sermayeyi yenecek” sloganlarının atıldığı destek ziyaretinde Çorum Emek ve Demokrasi Platformu adına konuşan Eğitim-Sen Çorum Şube Başkanı Kenan Sırma, sendikaya üye olmanın anayasal bir hak olduğunu belirterek, “Bunun önüne geçmek, engellemeye çalışmak başka bir anlam ifade eder. Biz şu an yaşadığınız durumu mücadeleyle çözüme kavuşturulacağı için, bir kamuoyu etkisi yaratmak için sizinle dayanışma içerisindeyiz” dedi.

Tüm Bel-Sen Çorum Şube Başkanı Nevzat Veldet ve Tarım Orkam Sen İl Temsilcisi Mehmet Gültekin de yaptıkları konuşmada, maden işçilerinin haklı mücadelesini desteklediklerini bildirdiler.

“MADENCİLERİN SESİNİ ÇORUM KAMUOYUNA DUYURACAĞIZ”

Emek Partisi (EMEP) Çorum İl Başkanı Muharrem Özünel ise, parti olarak en önemli görevlerinin madencilerin yaşadığı bu haksızlığı tüm Çorum halkına anlatmak olduğunu belirterek, “Türkiye’de patronların tek isteği ‘sendika olmasın da ne olursa olsun’ anlayışıdır. Fabrikada, atölyelerde işçiler sendikalı olduğu zaman hemen kapı önüne konuluyor. Tabii bunu açık bir şekilde ifade etmiyorlar, uydurma gerekçeler sunuyorlar. Daha önceden deneyimlerimize göre işçiler direnişi sonuna kadar götürüyor ama aynı zamanda patronlar da sonuna kadar ayak diretiyor. Yoksa burada her şeyin yasal olduğunu biliyoruz. Biz şunu iyi biliyoruz arkadaşlar daha önceden Dodurga Alpagut’ta çok ciddi maden yürüyüşleri oldu. 1969 yılında bir ayı aşkın süren eylemleri oldu. O zaman ki sorunlar şimdi de yaşanıyor.  Bu yaptığınız eylem Çorum için önemli bir noktadadır. Biz  yaptığınız grevin olumlu sonuçlanması için elimizden geleni yapacağız. Sizinle dayanışma içerisindeyiz” ifadelerini kullandı.

“İŞÇİLER ANAYASAL HAKKINI KULLANIYOR”

Çorum Emek ve Demokrasi Platformu sözcüsü Av. Ahmet Özdel de yapılan grevin meşru olduğunu kaydetti.

“Bu coğrafyada yaşayan işçi sıradan bir işçi değil. Siz sıradan bir işçinin çocukları da değilsiniz. Bu gördüğümüz topraklar bizimdir. Yeri geldi uzun yıllar boyunca bu ocakta emek verdik, şu an emeğimizin hakkını istiyoruz” ifadelerini kullanan Özdel, işçilerin anayasal hakkını kullandığını dile getirdi.

“Bu yaptığınız grev ananızın ak sütü gibi helaldir” diyen Özdel, şunları dile getirdi:

“Başarıya ulaşmak istiyorsak, sendikalı olacağız örgütlü olacağız. Sağdan soldan gelen kışkırtmalara kulak asmayacağız. Örnek vermek gerekirse doksanlı yılların sonunda Bayat’ta maden ocağı işçileriyle dayanışma içerisinde olduk. Ve o insanlar haklarını birlik olarak kazandı. Mücadele edersek kazanımımız olacaktır. Çorum’da Organize Sanayi Bölgesi’nde Ravelli tekstil fabrikasında işçiler sendika kurmak istedi. Bize ‘sendika kuramazsınız’ diye konuşanlar o işçilerin kıdem tazminatını, ihbar tazminatını ödemeye başladı. Başka bir örnek, Çorum’da tuğla fabrikalarında işçiler birlik oldu. Patronların her türlü engelleme girişimi karşılık bulmadı. O zamana kadar sigortasız çalışan işçiler, mücadele ettikten sonra, birlik olduktan sonra sigortaları yatmaya başladı, haklarını almaya başladı. Bu yolda kazançlı çıkmak istiyorsak sizin mücadele etmeniz gerekiyor. Bizim de Çorum da, Dodurga da kamuoyuna sizin grevinizin meşruluğunu anlatmak düşer.”

“SENDİKA OLARAK GEREKENİ YAPACAĞIZ”

Çorum Emek ve Demokrasi Platformu’nun ziyareti nedeniyle teşekkür eden DİSK/Dev Maden-Sen Sendikası Genel Başkanı Tayfun Görgün de işçilerin ücretsiz olarak izne çıkarılmasının asıl sebebinin sendikaya üye olmaları olduğunu belirterek, “Hacettepe Üniversite’nin hazırladığı rapora göre burada binalar ve yerin içerisinde çatlamalar olduğu söyleniyor.  Üniversiteden bu rapor parayla alınıyor. Yani işveren başvuru yapıyor ve rapor alınıyor. Normalde verilen raporda iş yerinde ‘şu gibi sorunlar var, önlemi alınmalıdır’ yazması gerekirken, rapor çıktıktan hemen sonra 88 işçi arkadaşımız ücretsiz izne çıkarıldı. İşten ücretsiz olarak izne çıkarılmasının asıl sebebi buradaki arkadaşlarımızın sendikaya üye olmasıdır. Biz bunu biliyoruz. Gerekli yerlere başvurularımızı yaptık. Sendika olarak gerekeni yapacağız” dedi.

Maden ocağında uzun yıllardır çalışan bir işçi, tamamen kölelik düzeninde çalıştıklarını ve bu şartların iyileştirilmesi için sendikalı olduklarını söyledi. “Bizim ilk olarak sendikalı olmamızın sebebi, burada bize hiç bir şekilde insanca bir değer verilmiyor” diyen işçi, “Başka bir sebep olarak maaşı da örnek gösterebiliriz tabi ama dediğim gibi bize hiçbir zaman çalışan, işçi gözüyle bakılmadı. Biz şirket yetkilileriyle görüşüp haklarımızı istedik. Durumlarımızı, taleplerimizi anlattık. Bize, ‘tamam  çözeceğiz, sabredin biraz’ gibi söylemlerin dışında başka bir şey denmedi. Mesela daha önceden bu madende maaşlar vasfa, yaptığımız işe göre belirlenirdi ama son zamanlarda bu durum tek bir kaleme düştü. Her işçinin maaşı aynı oldu. Başka bir sorun, daha önceden servislerimiz vardı. Servis bizi evden alıp işyerine götürüyordu. Son zamanlarda servis hakkımız da elimizden alındı. Bu ocağa 35-40 km uzaklıkta gelen işçiler var. 7/24 bu fabrika çalışıyor. Gündüz bir şekilde işyerine gelmek kolay olabilir ama gece vardiyasında bize çok sorun oluyordu. Yine aynı şekilde en  başta çalışırken vardiyalarda yemek veriliyordu, şimdi artık ne yemek ne de kumanya veriliyor. Riskli işte çalışmamıza rağmen iş elbiselerini bile yalvar yakar alıyorduk. Tamamen kölelik düzeninde çalışıyorduk. Biz de haklarımızı alamadığımız için son çareyi örgütlenmede, sendikalı olmakta bulduk” dedi.

“MADENDE SORUN VARSA HALEN NEDEN ÇALIŞMA VAR?​”

Gece vardiyasında girişte ücretsiz izne çıkarıldıklarını öğrendiklerini belirten maden işçisi, “Bu duruma karşı çıktık, sabaha kadar çalışalım sabah vardiyasında gidelim dedik ona da engel oldular. Biz burada kaç gündür grevdeyiz yüz yüze patronla görüşme sağlanmadı. İnsan kaynaklarından gelip ‘artık ağa babanız da gelse sizi kurtaramaz’ gibi söylemleri de oldu. Bize açık bir şekilde ya sendika ya da iş demeye getiriyorlar. Başka bir konudan bahsetmek gerekirse biz şu an grevde 88 kişiyiz. Bizim işten ücretsiz izne çıkarılış nedenimiz sözde belli. İçeri de çalışan arkadaşlarımızın değeri yok mu? Bize diyorlar maden de sorun var. 88 kişi ücretsiz izne ayrıldı. Şu an madende çalışmaya devam eden arkadaşlarımızın değeri yok mu? Burada patronun aldığı karar çelişkiye düşüyor. Bizim ocağın altında herhangi bir sorun yok. Madem var diyorlar o işçi arkadaşların orada durmaması lazım. İçeri de çalışan arkadaşlarımızla iletişim kuramıyoruz ama benim düşüncem bize destek vermeleri gerekiyor” dedi.

“OCAĞI TERK ETMEYECEĞİZ”

Bir başka işçi ise yaşadıkları durumu şöyle anlattı: “Mayıs ayının dokuzunda vardiyada olanları topladılar. Hacettepe Üniversitesi’nin hazırladığı bir rapor tutulmuş. Rapora göre ocakta çatlamalar var. Bu yüzden sizi ücretsiz izne çıkarıyoruz dendi. Ayın dokuzundan beri 88 arkadaşlarımızla 7-24 ocağın önünde bekliyoruz. Ocağı terk etmeyeceğiz. Sonuçta burası bizim kendi evimiz. Dodurga’dan gelen var, çevre köylerden gelen var. Sonuçta burası bizim para kazandığımız yer. Bu çalıştığımız yer kapanırsa veya işten çıkarılma süreci devam ederse artık bu ilçede kimse kalmayacak ve herkes göç edecek. Biz artık bir şeylerin değişmesini istiyoruz o yüzden mücadelemizden vazgeçmeyeceğiz. Biz cuma gününe kadar buradayız. Cuma günü işverenle yüz yüze geleceğiz ve sonraki planımız ona göre şekillenecek.” (Çorum/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Doğan Hatun: Kayyum Diyarbakır'da 3 bina dışında taşınmaz bırakmadı

SONRAKİ HABER

Özgür Özel, Müsavat Dervişoğlu'nu ziyaret etti

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa