Emek Gençliği 10. Konferansı sonuç ve kararları
Emek Gençliği, "Emperyalizme ve sömürüye karşı, geleceği birlikte kazanmaya" şiarıyla 10. Konferansını gerçekleştirdi.
Fotoğraf: Evrensel
Emek Gençliği, "Emperyalizme ve sömürüye karşı, geleceği birlikte kazanmaya" şiarıyla 10. Konferansını gerçekleştirdi. 11-12 Mayıs'ta gerçekleşen konferansın gündemi Marksizm’in ışığında gençlik mücadelesinin acil talepleri, dünya çapında olgunlaşmaya başlayan antiemperyalist mücadelenin büyütülmesi ve gençliğin sosyalizm saflarında birleşmesi oldu.
Emek gençliği tarafından konferans sürecine ilişkin yapılan açıklamada "14-28 Mayıs seçimlerinin gençlik üzerinde yarattığı umutsuzluğun ardından 31 Mart seçimlerinde tek adamın geriletilmesi mücadele olanaklarını arttırmıştır. İktidarın ortaya koyduğu ekonomi programlarının yükünün gençliğe yüklenmesi, gençlik içerisinde umutsuzluğun ve çaresizlik hissinin yaygınlaşması, MESEM’lerde artan iş cinayetleri, ÇEDES projesiyle birlikte müfredat değişiklikleri İktidarın gençlik kesimlerine dönük saldırılarının arttığının göstergesi olmuştur" denildi.
Konferansın ana hattının aktarıldığı açıklamada '“Emek Gençliği, gençliğin biriken sorunları karşısında arkasında biriktiği taleplere yaslanan bir mücadele hattında birleşmesinin yol yöntem ve araçlarını belirlemek ve güçlendirmek adına 10. Konferansına gitti. Bu bakımdan konferansımız başarıyla sonuçlanmıştır. Türkiye gençliğinin mücadele birikimini taşımaya ve ilerletmeye devam edeceğiz" ifadeleri yer aldı.
Emek Gençliği tarafından yapılan açıklamada Konferansın sonuç ve kararları ise şöyle:
Bütün dünyada emperyalist müdahaleler, işçi emekçilerin ve onların genç kuşaklarının yaşam koşullarını giderek ağırlaştırıyor. Dünyanın dört bir yanında sermaye partileri bütün siyasal gericiliklere yaslanarak emperyalist-kapitalist çıkarları daha ileriden uygulamaya çalışıyor. Emperyalist çelişkilerin yarattığı savaşlara, yıkıma, sefalete yönelik olası tepkilere karşı ırkçı, şoven ve aşırı sağcı politikalar tampon işleviyle örgütleniyor. Buna karşın Dünya gençliğinin enternasyonal mücadelesinin büyümesi ihtiyacı artıyor. İşçi sınıfının devrimci partisinin uluslararası birikimine dayanarak enternasyonal gençlik dayanışmasının büyütülmesi ve dünya gençliğinin mücadelesinin ilerletilmesi görevi, Emek Gençliğinin önündeki acil sorumluluklardan biri olarak öne çıkıyor.
Neoliberal politikalar, Türkiye gençliğinin yaşam ve çalışma koşullarının giderek ağırlaşmasının zemini olmaya devam ediyor. OVP ve 12. Kalkınma Planı gibi sermayenin saldırı programları, kapitalistlerin yarattığı ekonomik istikrarsızlıkların faturasının işçi emekçi sınıflara kesilmesini hedefliyor. Kemer sıkmaya ve emekçi sınıflar üzerindeki basıncı artırmaya dayanan ekonomi programları Türkiye kapitalizminin seçeneği olarak önümüzdeki yılların sınıf-güç ilişkilerini belirleyecek. Buna bağlı olarak dünyada olduğu gibi Türkiye’de de işçi emekçi sınıflar ve onların genç kuşakları arasında milliyetçi, ırkçı ve şoven politikalara rıza üretecek politik ideolojik söylemleri içeren popülist politikalar yaygınlaşıyor. Bunun karşısında gençlik kesimleri arasında savaş karşıtlığını, kardeşlik ve dayanışma duygularını öne çıkaracak, kapitalizm ve milliyetçilik arasındaki ilişkileri teşhir edecek çok yönlü bir çalışma örgütlenmelidir.
Göçmen düşmanlığı ve Kürt sorununda müzakereyi değil çatışmayı ve inkarcılığı esas alan siyaset tarzı Türkiye gençliği içerisinde de karşılık buluyor. Kürt, Türk ve göçmen gençlerin başta barış ve bir arada yaşam talebi olmak üzere ortak talepler etrafında mücadelesinin örgütlenmesi ihtiyacı artıyor. Emek Gençliği, tek adam yönetiminin düşmanlık, baskı ve şiddet politikalarının karşında bütün milliyetlerden Türkiye gençliğinin mücadele örgütü olarak kardeşlik, dayanışma ve eşitliği öne çıkaran bir çalışmayı sürdürmeli, seslenişini çok dilli hale getirmelidir.
Yoksul emekçi mahallelerinde gençlik kesimlerinin sosyal, kültürel alanlara ve spora erişim olanakları düne oranla daha da azalmıştır. Emek Gençliği, özellikle semtlerde gençliğin kültür, sanat, spor olanaklarının arttırılmasına yönelik taleplerin örgütlenmesi, bu alanların yaratılması için gençliğin kitle örgütlerinin kurulması ve büyütülmesi; bilim, kültür, spor atölyelerinin planlanması ve işçi, işsiz, semt gençliğinin bilimsel sosyalizm saflarında örgütlenmesi için daha kararlı adımlar atacaktır.
Eğitimin piyasalaşması ve Türkiye kapitalizminin iç çelişkileri, milyonlarca genci eğitim hayatından koparırken okurken çalışmak zorunlu bir seçenek haline geliyor. Bu koşullarda Emek Gençliği, “parasız eğitim” talebini öne çıkaran bir çalışma sürdürecektir. Öğrenci gençliğin eğitim koşullarının güvence altına alınması ve bursların arttırılması, ihtiyacı olan her öğrenciye karşılıksız burs verilmesi talebini acil bir talep olarak örgütleyecektir.
Üniversite öğrencilerinin son süreçte yan yana gelme deneyiminin arttığını ve fiili mücadele birliklerinin geçtiğimiz döneme göre daha fazla kullanıldığını konferansımız tespit etmiştir. Biriken mücadele deneyimlerinin, üniversite mücadelesinin birleşmesi ve merkezileşmesi ihtiyacı bakımından artırılması, bu mücadele birliklerinin istikrar kazanmasından geçiyor. ÖTK’lerin örgütlenmesi, bu bakımdan gençlik kesimlerinin bölüm ve fakülteler temelinde katılabileceği ve örgütlülüğünü büyütebileceği, geniş ve kitlesel birlikler olarak önemli bir ihtiyaçtır. Tek adam yönetiminin atadığı rektörler aracılığıyla ÖTK’lerin işlevsiz hale getirilmesi, çoğu üniversitede seçimlere yönelik engellemeler ve usulsüzlükler göz önünde bulundurulduğunda öğrenci gençliğin en temel demokratik mekanizmasının geri kazanılması öncelikli görevlerimizden biridir. Önümüzdeki örgün eğitim döneminin başında ÖTK seçimlerinin örgütlenmesine yönelik yaygın bir kampanyanın başlatılması konferansımızın aldığı kararlardan biridir.
Geçtiğimiz konferanstan bu yana sürdürdüğümüz MESEM’lere yönelik faaliyetin, iş cinayetleri ve iş kazalarıyla MESEM’lerin kamuoyunda gündem olmasında önemli bir etkisi olmuştur. Seslenişimizin bu bakımdan sistematik biçimde sürdürülmesi önemli bir ihtiyaçtır. Bunun yanında MESEM’li öğrenciler arasında nitelikli mesleki eğitim ve burs talebinin örgütlenmesi ve iş kazaları/cinayetlerine karşı yaygın bir kampanya örgütlenecektir.
Emperyalist ülkeler ve bloklar arası çelişki ve çatışmalar keskinleşiyor ve çıkar çatışmasının kızıştığı bütün topraklar emperyalistlerin rekabet ve savaş alanına dönüşüyor. Büyüyen silahlanma yarışı, savaş endüstrisine yönelik yatırımlar, artan savaş ve çatışmalar, göç sorunu, sınır ötesi operasyonlar ve Kürt sorununun çözümüne yönelik AKP-MHP iktidarının uyguladığı çatışma ve inkâr politikaları gibi gündemler gençlik kesimleri içerisinde antiemperyalist mücadele hattının örgütlenmesi ihtiyacını öne çıkarıyor. Türkiye gençliğinin antiemperyalist talepler ve mücadele hattında birleştirilmesi görevi Emek Gençliğinin mücadele birikiminin sonucu olarak önünde duran görevlerden biridir. Önümüzdeki dönemde antiemperyalist talep ve sloganlar etrafında yaygın ve etkili bir çalışmanın sürdürülmesi kararlaştırılmıştır. Yine bu bağlamda önümüzdeki Gençlik Yaz Kampı’nın içeriği ve kapsamı bu ihtiyaca göre organize edilecektir.
Siyonist İsrail devleti 7 aydır bütün dünyanın gözü önünde ve emperyalist devletlerin açık desteğiyle Filistin topraklarında saldırgan bir işgal ve katliam politikalarını sürdürüyor. Dünyanın birçok yerinde emekçiler ve gençlik Siyonist saldırganlığın durması için sokaklara döküldü. ABD ve Avrupa’nın çeşitli üniversitelerinde boykot ve işgal eylemleri sürüyor. Ülkemizde de Filistin’de işgalin sonlandırılması talebinin gençlik arasında yaygınlaştırılması önümüzdeki dönem görevlerimiz arasındadır. ABD’nin ve emperyalistlerin bu işgale açık desteğinin teşhir edilmesi, Filistin’de işgale son verilmesi, tek adam yönetiminin iki yüzlü tutumunun teşhir edilmesi ve İsrail ile bütün askeri-diplomatik ilişkilerin kesilmesi, Türkiye’nin NATO’dan çıkması, ülkemizdeki ABD üslerinin kapatılması gibi anti-emperyalist taleplerin örgütlenmesi için yaygın bir aydınlanma faaliyeti örgütlenmelidir. Filistin halkıyla dayanışmanın büyütülmesi ve Filistin’de işgalin durdurulması talebinin üniversitelerde, liselerde, işyerlerinde ve mahallerde yaygınlaşması; bulunduğumuz alanlarda toplantılar, gösteriler, etkinlikler ve dayanışma eylemlerinin örgütlenmesi için bütün olanaklarımız seferber edilecektir.