Başpınar işçisi temmuz zammı için ne yapacak?
“Temmuz ayı gelmeden işçiler önce kendi fabrikalarında daha sonra da sendika etrafında birleşerek gücünü patronlara göstermelidir.”
Fotoğraf: Erdem Ayçiçek/Evrensel
Şireci Tekstil işçisi
Antep
Geçtiğimiz günlerde Mehmet Şimşek açıkladığı tasarruf paketi ile işçi ve emekçilerin sırtına daha fazla yük bindirerek yoksulluk bataklığına daha da gömülmesinin yolunu açmıştır.
IMF’den aldığı tavsiye ile gerçekleşen enflasyon yerine “Hedeflenen enflasyon oranında zam yapılması” görüşü ile asgari ücrete verilecek zam oranını düşük tutan AKP iktidarı, açıkladığı tasarruf programı ile 2024 yılının ikinci yarısında zam yapılmayacağını duyurdu.
Yap-işlet-devret modeliyle garanti hasta sayısı, garanti geçiş sayısı gibi garantiler verilerek yaptırılan hastaneleri, otobanları vb. vatandaşa hizmet adı altında mitinglerde pazarlayan AKP, bu hizmetlerin detayına inerek Merkez Bankasının üzerinde ne kadar ağır bir yük olduğunu açıklamamakta diretiyor.
Mehmet Şimşek, açıkladığı tasarruf paketi ile vatandaşlardan fedakarlık isterken, “İtibardan tasarruf yapılmaz” anlayışıyla Cumhurbaşkanı kendi harcamalarını kapsam dışında tutmuştur. 1000 küsür odalı Beştepe (külliye) Sarayı’nın dakikalık harcaması 39 bin lira iken, Maliye Bakanının eli, yoksullukla, açlıkla sınav halinde olan vatandaşın cebinden çıkmıyor.
Çalışma Bakanı Vedat Bilgin ve Maliye Bakanı açıklanan tasarruf programı ile temmuz ayında asgari ücrete ikinci bir zammın yapılmasının önünü kapatmıştır. Yükselen döviz ve buna bağlı olarak çift hanelere demir atan enflasyon her geçen gün yükselmektedir. Türkiye’de çalışanların çoğunluğu asgari ücret ile çalışmaktadır. Açlık sınırının 18 bin, yoksulluk sınırının 58 binlere dayandığını düşünürsek, vatandaşların yarıdan fazlasının açlık ile sınav halinde olduğunu görürüz.
TEMMUZ ZAMMI İÇİN İŞÇİLER GÜCÜNÜ GÖSTERMELİ
Ağustos 2023’te Antep Başpınar’da başta Şireci Tekstil olmak üzere birçok fabrikada yapılan zammın düşük olmasından dolayı iş bırakma eylemleri yapıldı. Birlik ve beraberliğini koruyarak eylemlerine devam edenler kazanım elde ederek işbaşı yaptılar.
2024 yılında şubat ayında yapılan zamda ise Şireci Tekstil ders çıkarmıştır ki; yılbaşından önce eyleme katılıp döviz taşıyanları işten çıkarttı ve şubat ayında verdiği zammı açıklamadan önce vardiyalardan beşerli gruplar halinde çağırarak “Verdiğimiz zam bu, kabul ediyorsan çalış, etmiyorsan çıkışını al” diyerek böl-parçala-yönet taktiğini uygulayarak eylemsiz bir şekilde verdiği zammı kabul ettirdi. Başpınar işçisi sessiz kalmadı. Zafer Tekstil, Melike Tekstil gibi fabrikalarda iş bırakma eylemleri yapıldı ve çoğu kazanımla sonuçlandı.
Kızıl ejderha gibi vatandaşın üzerine gelen enflasyon karşısında işçilerin daha ne kadar dayanabileceği muamma iken Başpınar işçisi yapılmayacağı söylenen temmuz zammına karşı hazırlıklar yapmalı. Artı değerini her geçen gün yükselten patronlar, emeklerini satın aldığı işçilere hak ettiği ücretin daha düşüğünü vermektedir. İşçilerin alın terinin ucuz olduğu Başpınar OSB’de, fabrika çalışanlarının kendi aralarında örgütlenerek zam taleplerini patronlara en yüksek şekilde iletecek bir ortam oluşturmalıdırlar. Sessiz kalınarak patronların işçilere zam vermeyeceğini biliyoruz. Unutmayalım ki; hiçbir hak verilmedi. Tarih boyunca alanlara inerek, eylemler- grevler yaparak haklar kazandık.
Patronlar kendi aralarında örgütlenerek, birbirlerine destek verirken işçi sınıfının bir sendika etrafında toparlanamaması bir dezavantaj olarak karşımıza çıkıyor. Temmuz ayı gelmeden işçiler önce kendi fabrikalarında daha sonra da sendika etrafında birleşerek gücünü patronlara göstermelidir. Ülke ekonomisi patronların veya bürokratların sırtında değil, ekonomi; emekçilerin sırtında ve alın terindedir.
Emeğin yoğun saldırılarla karşı karşıya kaldığı bu sürece dur deme yollarını hayata geçirmenin zamanı gelmedi mi?