Kadınlardan bakanlığa: İstismar davasına taraf olacak mısın?
Sultanbeyli’de 15 kişinin bir çocuğu istismar etmesini protesto eden kadınlar, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığına “Bakanlık taraf olacak mı, yoksa izlemeye devam mı edecek?” diye sordu.
Fotoğraf: MA
Kadınlar Birlikte Güçlü (KBG), Sultanbeyli'de 15 kişinin bir çocuğu istismar etmesini İstanbul Aile ve Sosyal Hizmetler il binası önünde protesto etti. Açıklamada “Aile, mahalle, yargı her yer suç mahalli çocuk istismarını koruma, aklama, yargıla” pankartı açılırken, sık sık “İstismarı aklama failleri tutukla”, “Aile değil, kadınız isyandayız” ve “Yaşasın kadın mücadelemiz” sloganları atıldı.
Çok sayıda kişinin katıldığı açıklamada, KBG üyesi Koyuncu Koyuncu, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığının, kadınların ailelerde yaşadığı istismar, şiddet, emek sömürüsüne dair politikasının olmadığını ifade etti. Koyuncu, “İstanbul Sözleşmesi uygulansın, devletin tüm kurumlarıyla erkek şiddetini önlemek için bütünlüklü bir politikası olsun demiştik; ama iktidar ‘aile elden gidiyor’ diyerek bu sözleşmeden de çekildi. Bu kadın düşmanı politikanın yansıması olarak da failler her zamankinden daha güçlü. Sultanbeyli’de 13 yaşında bir çocuğun yıllardır 15 kişi tarafından istismara uğradığını duydunuz mu Aile ve Sosyal Hizmetler İl Müdürlüğü? 15 erkeğin 13 yaşında bir çocuğu istismar ederken ‘abine söyleriz’ diyerek korkuttuğunu, bütün mahallenin de bunu bilerek ve susarak bu suça ortak olduğunu duydunuz mu? Duyunca ne yaptınız? Hiç! Bu faillerden ikisi beraat etti. Biz bir kadının, çocuğun, LGBTİ+’nın kirpiği yere düşmesin, bir kişi daha eksilmeyelim diye mücadele ederken, bize sokaklarda şiddet uygulayan iktidar, suçu engelleme noktasında tüm kurumlarıyla faillerin arkasında duruyor. Biz en temel görevini yerine getirsin diye bir kuruma seslenmek zorundayız” dedi.
"YAŞASIN KADIN DAYANIŞMASI"
Aile Bakanlığının, “Ailenin Korunması ve Güçlendirilmesi Vizyon Belgesi ve Eylem Planı” ile bir kez daha kadınları değil aileyi koruyacağını açıkladığını dile getiren Koyuncu, planda kadının ve çocuğun adının olmadığını belirtti. İktidarın erkek şiddetini önlemek yerine, genç yaşta evlilikler için maddi teşviklerde bulunduğunu dile getiren Koyuncu, çocuk evliliklerinin ve çocuk istismarı davalarının her geçen gün arttığına dikkati çekti. Koyuncu, sözlerini şöyle sürdürdü: “Kendinden önceki bakanların izinden giden Mahinur Özdemir’e ve bakanlığa bir kez daha hatırlatıyoruz; görevi içerisinde şiddetin, istismarın, sömürünün olduğu heteronormatif aileleri bizlerin hayatları pahasına korumak değil, kadınları, LGBTİ+’ları ve çocukları şiddetten korumaktır. Sultanbeyli’deki çocuk istismarı davasına bakanlık taraf olacak mı, yoksa izlemeye devam mı edecek? Bu ülkede çocuklar, kadınlar ve LGBTİ+’lar eşit, özgür, güvende oluncaya kadar mücadeleye devam edeceğiz. Yaşasın kadın dayanışması, yaşasın mücadelemiz.” (MA)
Sultanbeyli'de 15 kişi tarafından cinsel istismara uğrayan A. A. için bir araya gelen Kocaeli Kadın Platformu basın açıklaması gerçekleştirdi.
Kocaeli Kadın Platformu olaya ilişkin "Bizler her şeye rağmen geleceğimizi bu karanlık zihniyetle karartanlara karşı mücadele etmeye devam edeceğiz. Çocuklarımıza, kadınlara adil bir yaşam hakkı sağlanana dek asla durmayacağız. Çocuklarımızın sesi olmaya devam edeceğiz." dedi.
"İSTİSMARDAN ÇOCUKLAR SORUMLU TUTULMAYA DEVAM EDİYOR"
Basın açıklamasından şu ifadeler kullanıldı: "Sultanbeyli'de 13 yaşındaki bir kız çocuğu defalarca cinsel saldırıya uğruyor ve çocuğun sesini kimse duymuyor. Aradan geçen yıllar sonra hakim karşısına çıkarılan sanıklar ise cezadan kurtulmak için avukatlarıyla birlikte onu tehdit ediyor ve tüm sorumluluğu anneye yükleyerek işin içinden sıyrılmaya çalışıyorlar. Bir mahallede 15 kişinin istismarına maruz bırakılan, yalnızlaştırılan bir çocuk. Sorumlulardan hesap sormak, adaleti tesis etmekle görevli avukatların dahi çocuğu sorumlu tuttuğu bir adaletsizlik düzenidir
YETKİLİLERİ GÖREVE ÇAĞIRIYORUZ
Devlete tüm yetkililere bir kere daha sorumluluklarını hatırlatıyoruz: Devletin asli görevi çocukların cinsel istismara maruz kaldığı şartları ortadan kaldırmak, koruyucu-önleyici hizmetleri kurumsallaştırmaktır. Bunun yerine TCK103 ile çocuğun istismarına evlilik yoluyla affı belli aralıklarla gündeme taşıyan, çocukların eğitim yaşamının dışında kalmasına, eğitimin dinselleşmesine yönelik düzenlemeleri hızla hayata geçiren, İstanbul sözleşmesine göz diken, çocuk hakları sözleşmesi hükümlerini görmezden gelen iktidar sahipleri her gün bedenlerine, varoluşlarına uzanan eller karşısında yalnız bırakılmaya çalışılan çocukların, kadınların veballerini taşıyor. Biz hesap sormaktan vaz geçmeyeceğiz.
DAHA 18 YAŞINDA HAYATINDAN KOPARILDI
Bu ülkede çok uzağa gitmeye gerek yok. Daha iki gün önce aazar gecesi Gölcük'te 18 yaşında bir çocuk daha koparıldı hayatından. Niye çünkü direndi. Bugün burada şiddete tacize istismara uğrayan çocuklarımızın ve kadınlarımızın sesine ses olmak haykırışlarını daha güçlü duyurmak, yeter artık demek için toplandık. Hukukun üstünlüğünü bu sefer hep birlikte çocuğun çığlığı üzerinden konuşalım. Kadın ve çocukları koruyamadığınız yasalarınızı da konuşalım. Sesimizi çıkarmazsak eğer bu utancın altında tüm insanlığımızı kaybedeceğiz. Bizler her şeye rağmen geleceğimizi bu karanlık zihniyete gömenler ile mücadele etmeye devam edeceğiz."
{{518325}}