24 Mayıs 2024 19:56

HÜDA PAR, ‘zina suç sayılsın’ dedi

TÜİK’in açıkladığı “İstatistiklerle Aile” araştırma sonuçlarını değerlendiren HÜDA PAR Kadın Kolları Başkanı Sema Yarar, "Zina suç sayılsın" dedi.

Fotoğraf: Dilan Temiz/Evrensel

Paylaş

TÜİK’in açıkladığı “İstatistiklerle Aile” araştırma sonuçlarını değerlendiren HÜDA PAR Kadın Kolları Başkanı Sema Yarar, "Aile kurumunun altına adeta bir dinamit olarak yerleştirilen, kaynağını Batı’dan alan yasal düzenlemelerden vazgeçilerek kendi gerçekliğimize ve değerlerimize uygun yeni bir medeni kanun yapılmalıdır” dedi.

Yarar “Türkiye İstatistik Kurumunun (TÜİK) açıklamış olduğu ‘İstatistiklerle Aile’ araştırma sonuçlarına göre Türkiye'de ortalama hane halkı büyüklüğü 2023 yılında, bir önceki yıla göre azalma eğilimi göstererek 3,14 oldu. 2008 yılında 4 kişi olan ortalama hane halkı, büyüklüğünün geçen yıllar içerisinde sürekli bir azalma eğiliminde olması, aile kurumu ve dolayısıyla Türkiye'nin geleceği açısından endişe vericidir” ifadelerini kullandı.

"SEKÜLER HAYAT TARZI AİLE KURUMUNUN CANINA OKUDU"

“Batı tipi seküler hayat tarzını dayatan hukuk ve eğitim sistemleri aile kurumunun canını okumuştur" ifadesini kullanan Yarar, şöyle konuştu:

“Sosyal dokumuzla bağdaşmayan batıdan ithal yasa ve uygulamalar; topluma Batı tipi seküler hayat tarzını dayatan hukuk ve eğitim sistemleri deyim yerindeyse aile kurumunun canına okumuştur. Olumsuz ekonomik şartlar gençlerin aile kurmasını zorlaştırırken, yanlış aile politikaları; ailesiz, nikahsız ve cinsiyetsiz toplum modeli dayatmalarına payanda olmuştur.

"ZİNA SUÇ KABUL EDİLSİN"

Aile kurumunun altına adeta bir dinamit olarak yerleştirilen, kaynağını Batı’dan alan yasal düzenlemelerden vazgeçilerek kendi gerçekliğimize ve değerlerimize uygun yeni bir medeni kanun yapılmalıdır. Zinanın suç olarak kabul edildiği, süresiz nafaka zulmüne son veren, evlilikleri teşvik eden; aileyi koruyacak ve ayakta tutacak düzenlemeler bir an önce hayata geçirilmelidir. Bir ülkenin ekonomisi ve sosyal yaşantısı o ülkenin genç nüfusuna endekslidir. Genç nüfus, üretimin asıl öznesidir. Eğer bu nüfusun oranı düşerse o ülkenin zenginlik kaynakları da olsa ülke ilerleyemez ve üretemez. Bu da ülkede ekonomik ve sosyal yapının çökmesine neden olur. Ayrıca sosyal güvenlik sisteminde de büyük bir soruna yol açar. Zira dünya ortalaması 1 çalışanın 4 emekliyi finanse etmesi iken ülkemizde, 1 çalışan 1.5 emekliyi finanse etmektedir. Mevcutta bile yüksek olan bu durum genç nüfus oranının düşmesiyle sosyal güvenlik sisteminde telafisi güç bozulmalara yol açacaktır." (HABER MERKEZİ)

ÖNCEKİ HABER

Almanya'da ırkçı şarkıların söylendiği görüntülere inceleme

SONRAKİ HABER

İsrail, Refah’ta soykırım yapmadığını savundu

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa