25 Mayıs 2024 01:59

Ya hep birlikte başaracağız ya da hiç başaramayacağız

Ömer Emirhan
Sincan/Ankara

Liseli gençler olarak, parası olanın sefa sürdüğü kapitalist düzenin çarklarında ezilen aile bireylerimizi görüyorduk. Ezilen işçi hakları ve bu hakları talep ettiği için iktidarın baskılarına maruz kalanlar olarak hak arayışımızı çeşitli yayın organlarından takip ediyorduk. Ancak bu sefer bizler de hak arayışının merkezinde yer alarak 1 Mayıs'ta Ankara Tandoğan Meydanı'ndaydık. Gitmeden önce üzerimizde biraz tedirginlik vardı. Çünkü ilk kez gidecektik ve hiç bilmediğimiz bir yer olacaktı. Meydan bizlere “öcü” olarak anlatılmış sosyalist insanlarla doluydu ama onların aslında böyle olmadığını ve herkesin gayet cana yakın bir şekilde bize yaklaştığını gördük. Sadece işçi hakları için değil, MESEM projesi kapsamında arkadaşlarımızın çocuk işçi olarak çalıştırılmasını protesto etmek için de oradaydık. ÇEDES projesi kapsamında, temel hakkımız olan laik ve bilimsel eğitime ket vuranlara inat alandaydık. Meydanda farklı görüşlerden insanlar da vardı fakat coşkumuz ve direnişimiz ortaktı. Üç genç olarak 1 Mayıs bizlere birlik olmanın ne kadar anlamlı olduğunu göstermiş oldu. Denizlerin aramızdan ayrılışının 52. yılında, onların mücadelesini anlamak adına 1 Mayıs'ta onlarla alakalı da sloganlar attık, sesimizi yükselttik. “Denizlerin yolunda Filistin'in yanında” diyerek mücadelemize ışık tuttuğunu dile getirdik. O günden bugüne emperyalist düzen Türkiye'den elini çekmiş değil. İşçi ve emekçiler her geçen gün sömürülmeye devam ediliyor. Bizler ise “Tam Bağımsız Türkiye” mücadelemize engel olmaya çalışan iktidara karşı mücadelemizi her daim sürdürmeye devam edeceğiz. Birlikte mücadelenin önemi her daim anlatılagelir, ancak bize göre bu önemi anlamanın en iyi yolu bu mücadelenin içinde yer almaktır.

ÜZERİMİZDEKİ BASKI VE SÖMÜRÜNÜN YIKILMASI İÇİN ALANDAYDIK

Bizler de sizler gibi yani bu yazıyı okuyan arkadaşlarımız gibiyiz. Bizim de başta tedirginliklerimiz vardı ancak bunları meydanda yendik. Genciz, umutsuzuz ve bu umudu yeşertmeninse bu köhne düzene karşı çıkmaktan geçtiğine inanıyoruz. O gün o alanda her birimiz tek bir ağızdan hem “Biji Yek Gulan” hem de “Yaşasın 1 Mayıs” diyerek sloganlarımızı yükseltmiştik. Amacımız sömürülen işçi sınıfının sesi olabilmek, onlarla yaşadığımız sorunları dillendirmekti. Kantinden yemek alamayan, dışarıda yemek yiyemeyen, sosyalleşecek bir alan bulamayan ve bunun yüzünden de bunları yapabilen kısıtlı sayıda arkadaşlarına imrenecek durumda olan gençliğin umutları, sosyal medyada Dilan Polat, Koç ve Sabancı ailesinden burjuva insanları gördükçe biz dahil azalıyordu. Lakin bizlere umut ışığı olan 1 Mayıs alanı olmuştu. Hepimiz üzerimizdeki baskı ve sömürünün yıkılması için alandaydık. Unutmayınız ki hepimiz aynıyız hepimiz biriz ve bu mücadeleyi ya hep birlikte başaracağız ya da hiç başaramayacağız.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

‘Tüm gruplar silah bıraksın, PKK kendini feshetsin’

‘Tüm gruplar silah bıraksın, PKK kendini feshetsin’

PKK Lideri Abdullah Öcalan’ın, bir süredir beklenen mesajı, DEM Parti İmralı heyeti aracılığıyla duyuruldu. Öcalan, “Tüm gruplar silah bırakmalı ve PKK kendini feshetmelidir” çağrısı yaptı. Açıklamada Suriye’deki Kürtlerin siyasi ve askeri durumuyla ilgili bir ifade yer almadı.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
1 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et