İkinci Kobanê iddianamesi: Eski HDP'li 5 milletvekili hakkında ağırlaştırılmış müebbet istendi
6-8 Ekim Kobanê eylemleri kapsamında haklarında soruşturma yürütülen 5 eski HDP milletvekili hakkında iddianame hazırlandı.
Fotoğraf: MA
Ankara Cumhuriyet Başsavcılığı tarafından 6-8 Ekim 2014’te gerçekleşen Kobanê eylemleri kapsamında haklarında soruşturma yürütülen Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (HDP) milletvekilleri Hüda Kaya, Serpil Kemalbay, Fatma Kurtulan, Garo Paylan ve Pero Dündar hakkında iddianame düzenlendi.
Siyasetçiler hakkında 29 ayrı suçtan 38'er kez ağırlaştırılmış müebbet istemiyle hazırlanan 298 sayfalık iddianame, Ankara 22’nci Ağır Ceza Mahkemesi'ne gönderildi.
AA'nın haberine göre iddianamede, eski HDP milletvekilleri Hüda Kaya, Serpil Kemalbay Pekgözegü, Garo Paylan, Fatma Kurtulan ve Pero Dundar "şüpheli" olarak yer aldı. İddianamede, "devletin birliği ve ülke bütünlüğünü bozma" "öldürmeye teşebbüs", "mala zarar verme", "alıkoyma", "hırsızlık", "yağma", "iş yeri ve konut dokunulmazlığını ihlal", "Türk bayrağını yakma", "Atatürk'ü Koruma Kanunu'na muhalefet" suçlarının işlendiği savunuldu.
İddianamenin kabulü halinde eski HDP milletvekilleri Hüda Kaya, Serpil Kemalbay, Fatma Kurtulan, Garo Paylan ve Pero Dündar, 38'er kez ağırlaştırılmış müebbet ile diğer suçlarmalardan hapis cezası istemiyle yargılanacak.
BERAAT VERİLEN İDDİA YİNE İDDİANAMEDE
Mezopotamya Ajansı'nın aktardıklarına göre iddianamede, AKP'li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan ile HÜDA PAR çevrelerinin yıllardır dilinden düşürmediği ölümler bir kez daha suçlama konusu yapıldı. 5 siyasetçi, eylemler sırasında hayatını kaybeden Yasin Börü'nün de aralarında olduğu 37 kişinin ölümünden sorumlu tutuldu.
HDP eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da aralarında olduğu 36 siyasetçiye de benzer suçlamalar yöneltiliyordu. Ancak 16 Mayıs'ta görülen karar duruşmasında söz konusu suçlama yönünden 36 siyasetçi de beraat etmişti.
MAĞDURLAR ARASINDA CHP DE VAR!
İddianamede, 2 bin 764 kişi ve kurum müşteki olarak yer aldı. Müştekiler arasında Diyanet ile Et ve Balık Kurumu'nun yanı sıra AKP, CHP, MHP, HÜDA PAR gibi siyasi partiler yer aldı. Yine İstanbul, Adana, Antep ve İzmir büyükşehir belediyeleri de yer aldı.
TWEET SUÇLAMASI
Çeşitli haber ajanslarında yayınlanan haberler ile 6 Ekim 2014 tarihinde HDP’nin resmi Twitter hesabından yapılan paylaşım iddianamede yer aldı. İddianamede, “Bu çağrılar sonrasında şiddet eylemlerin artarak devam ettiği ve sokaklarda inceleme konusu suçların işlenmeye başladığı” ileri sürüldü.
KAYYUM ELEŞTİRİSİ VE ROBOSKİ ANMASI SUÇ!
Farklı bir ceza gerekçesiyle 1 Kasım 2023’ten bu yana tutuklu olan Hüda Kaya ile ilgili bölümde, 2015-2020 yıllarında arasında yayınlanan 33 ayrı haber içeriğine yer verildi. Kaya’nın davaya konu olayların “meydana gelmesinde örgütün kadın yapılanmasında yer alması nedeniyle dahili olduğu” savunuldu. Haberler arasında Kaya’nın vermiş olduğu röportajların yanı sıra HDP İstanbul İl Örgütü tarafından Aralık 2017 ve Aralık 2016’da yapılan iki ayrı Roboski anması haberi de suçlamaya delil olarak gösterildi. Kaya’nın 9 ayrı sosyal medya paylaşımı da iddianamede yer aldı. HDP’nin kayyum politikalarına karşı başlattığı demokrasi nöbeti etkinliğinde konuşan Kaya’nın, “kayyumları ve atamaları kabul etmiyoruz” sözlerinin de "delil" olarak sayılması dikkati çekti.
GRUP TOPLANTISI SUÇLAMASI
Kemalbay bölümünde, 2015-2020 yılları arasında yayınlanan 22 ayrı haber suçlama konusu yapıldı. Kemalbay’ın HDP Eş Genel Başkanı olduğu 20 Mayıs 2017-11 Şubat 2018 aralığında partisinin Meclisteki haftalık grup toplantılarında yapmış olduğu konuşmalarla ilgili haberler iddianamede yer aldı. Kemalbay’ın 10 ayrı sosyal medya paylaşımı "deliller" arasına konuldu.
KÜRTÇE SUÇLAMASI
Kurtalan ile ilgili bölümde, HDP’nin 2017’deki anayasa değişikliği referandumundaki “Hayır” kampanyası için hazırlanan Kürtçe “Bêjin Na (Hayır Deyin)” adlı referandum şarkısını sosyal medya hesabından paylaşması “suç unsuru” olarak gösterildi.
Kurtalan’ın twitter hesabından, Kürt Dili Festivali’ne dair yaptığı, “Kürt Dili FestivaIi'nde bir kez daha Kürt dili ve kültürü için mücadelenin yoğunlaştırılması çağrısında bulunuyoruz. Kürtçe milyonlarca Kürt’ün dilidir ve bu nedenle resmi dil olarak tanınmalı. Tanınmalı ve tüm yasal yasak ve kısıtlamalar kaldırılmalıdır” şeklindeki paylaşımı, “Kürt kökenli vatandaşları ayrıştırma, ikilik yaratma” şeklinde yorumlaması suç sayıldı.
SAVCI ‘KADINA ŞİDDETİ’ BAHANE OLARAK GÖRDÜ
Milletvekillerinin yaptığı paylaşımlara dönük suçlamalar bunlarla sınırlı değil. Kurtalan’ın, “Kadına yönelik her türlü şiddeti, taciz ve tecavüzü meşrulaştıran, kadının kendi kimliğiyle varlığını sürdürmesine olanak tanımayan, asimilasyon ve doğa talancısı her türlü politikaya karşı, ‘Em Wxe Diparezin, Kendimizi Savunuyoruz' " paylaşımına dair iddianamede, “kadına şiddet bahane edilerek terör örgütünün talimatları ile birçok toplantı, eylem ve konferanslar düzenledikleri…” iddia edildi.
HABERLER VE SOSYAL MEDYA PAYLAŞIMLARI
Fatma Kurtalan, Pero Dündar ve Garo Paylan bölümünde de benzer suçlamalar yer aldı. Haberler ve sosyal medya paylaşımları suç sayıldı. Ayrıca HTS kayıtlarında milletvekillerinin görüştüğü isimlerin “örgütle bağlantılı isimler” olduğu savunuldu.
Mardin'in Kızıltepe ilçesinde 8 Mart 2019’da gerçekleşen Dünya Kadınlar Günü Etkinliği’ne dair ANF’de yayınlanan, “Kadınlar faşizmi yenecek” başlıklı haber iddianamede yer aldı. Dündar'a yöneltilen söz konusu suçlamaya dair, “Sözde 8 Mart Dünya Kadınlar günü kutlaması amacı ile bir araya gelen grubun açıklamalarından da anlaşılacağı üzere terör örgütü güdümünde düzenlenen bir etkinliğe dönüştüğü” değerlendirmesi yapıldı.
‘FİKİR VE EYLEM BİRLİĞİ VAR’ İDDİASI
İddianamenin sonuç bölümünde, HDP’li 5 isim hakkında ayrı ayrı değerlendirmelerde bulunuldu. İddianamede, 6-8 Ekim’deki eylemlerinin gerçekleştirilmesine yönelik "baştan beri fikir ve eylem birliği olduğu” ileri sürüldü.
Kobane Davası’nda da yer alan ve tüm iddiaları çürütülen gizli ve açık tanık ifadelerinin bu iddianamede yer alması dikkati çekti.
KOBANE DAVASI
IŞİD'in Kobane’ye dönük saldırılarına karşı 6-8 Ekim 2014 tarihlerinde gelişen protesto eylemleri gerekçe gösterilerek Halkların Demokratik Partisi (HDP) eski Eş Genel Başkanları Figen Yüksekdağ ve Selahattin Demirtaş’ın da aralarında olduğu 108 siyasetçi de benzer suçlamalarla yargılandı. Nisan 2021'de başlayan yargılamanın karar duruşması 16 Mayıs'ta Sincan Cezaevi Kampüsü'nde görüldü.
Ankara 22'inci Ağır Ceza Mahkemesi, 18'i tutuklu 108 siyasetçinin yargılandığı davada ceza yağdırdı. 130 sayfalık karar okunduğu sırada tüm avukatlar protestolar eşliğinde salonu terk etti. Tutsak siyasetçiler de duruşmaya katılmadı.
Mahkeme, tutukluluk halinin devamına karar verilen Selahattin Demirtaş’a 42 yıl, Figen Yüksekdağ’a 30 yıl 3 ay ceza verdi. Mahkeme, 24 kişi hakkında toplam 407 yıl 7 ay hapis cezası verdi. 36 siyasetçi, Yasin Börü ile diğer ölümlere dair suçlamadan beraat etti. (HABER MERKEZİ)