Hakkari'de kayyuma karşı kentteki emek ve demokrasi güçleriyle buluşan DEM Parti Eş Genel Başkanları Tülay Hatimoğulları ve Tuncer Bakırhan, toplantı sonrası esnaf ziyareti gerçekleştirmek istedi. Toplantının bulunduğu sokağı kapatan polisler, siyasetçilerin dışarı çıkmasını uzun süre engelledi.
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) Hakkari Belediye Eş Başkanı Mehmet Sıddık Akış'ın tutuklanmasının ardından bugün kentte emek ve demokrasi güçleriyle bir araya gelerek bir toplantı yaptı.
KESK Şubeler Platformu binasında yapılan toplantının ardından kentteki esnafı ziyaret etmek isteyen siyasetçiler dün olduğu gibi bugün de polisler tarafından engellendi. DEM Parti eş genel başkanlarının binanın bulunduğu sokaktan çıkışı uzun süre engellendi.
Polis binanın bulunduğu sokağı iki taraftan da kapatırken ne vekillerin ne de başkanların sokaktan çıkışına izin verildi.
Polis, siyasetçileri ve orada bulunan yurttaşları kalkanlarıyla iterek engellerken kitle sık sık, "Baskılar bizi yıldıramaz" sloganları atıldı. Çevrede bulunan esnaf ve pencerelerine çıkan mahalleli yaşananlara tepki gösterdi.
Polis kalkanlarının önünde ablukaya tepki gösteren DEM Partili milletvekilleri, siyasetçilere yönelik polis ablukasını tüm dünyanın gördüğünü söyledi. Bu esnada konuşan DEM Parti Eş Genel Başkanı Tülay Hatimoğulları ve Mardin Milletvekili Kamuran Tanhan, Akış'ın ceza aldığı soruşturmayı açanların yargılamayı sürdürenlerin FETÖ'den ceza aldığını belirtti. Akış'a yönelik tutuklama kararına tepki gösterdi.
Polis barikatı önünde uzun süren mücadele sonucu abluka kaldırıldı. Siyasetçiler, kitle örgütü temsilcileri ve Hakkari halkı sloganlarla yürüdü. Yürüyüşte, “Kayyum halka hesap verecek”, “Hırsız kayyum istemiyoruz”, “Hakkari uyuma iradene sahip çık” sloganları atıldı.
Fotoğraf: Dilan Temiz/Evrensel
Yürüyüşün ardından siyasi parti temsilcileri açıklamada bulunarak ortak mücadele çağrısında bulundular.
June 6, 2024
UÇAR: HER YERDE KAYYUM REJİMİNE KARŞI DURACAĞIZ
İlk olarak konuşan DBP Eş Genel Başkanı Çiğdem Kılıçgün Uçar, kayyumun tarihsel bir geçmişi olduğunu söyledi. Kürtlere hukuksuzluk uygulandığını belirten Uçar, “Bu hukuk sadece Kürdistan’da değil Türkiye’nin her yerine hukuksuzluk, adaletsizlik ve yoksulluk olarak sirayet etmiştir. 2016 yılında başlanan kayyum atamalarının yükü şimdi tüm Türkiye’nin omuzlarındadır. Bu ülkenin cumhurbaşkanı ‘Kürtler yanlış devlet politikalarıyla ötekileştirildi. Biz samimiyetle kucakladık’ diyor. Bunun doğru olmadığını herkes çok iyi biliyor. Bu konuşmadan iki gün sonra Kürt halkının direniş hafızası olan Hakkari’ye kayyum atayarak politikalarını net bir şekilde ortaya koydular. Biz bulunduğumuz her yerde kayyum rejimine karşı duracağız” diye konuştu.
Fotoğraf: Dilan Temiz/Evrensel
BAKIRHAN: HALK BEDELİNİ SORACAKTIR
Ardından konuşan Bakırhan, “Bu halkın emeği ile elde ettiği belediyelere el koymanızı tanımıyoruz. Başka yerde uyguladığınız antidemokratik hukuku bile burada tanımıyorsunuz. Kürt halkının hafızlarında kendisini yok saymanızla tanınacaksınız. Başka yerde uyguladığınız antidemokratik hukuku bile burada tanımıyorsunuz. Kürt halkının hafızlarında kendisini yok saymanızla tanınacaksınız. Kürt halkı sizin yaptıklarınızı asla unutmayacaktır. Seçim olduğunda halkımız size bunun bedelini ziyadesiyle soracaktır” dedi.
GÜRKAN: BU İKTİDAR DEMOKRASİ SORUNUDUR
EMEP Genel Başkan Yardımcısı Selma Gürkan ise “Van’da bir deneme yaptılar boşa çıktı şimdi burada bunu yapıyorlar. Mehmet Sıddık Akış, iktidarın verdiği siyasi kararla görevinden alınmış ve ceza verilmiştir. DEM Partililer hırsızlıktan, arsızlıktan ceza almadılar. Halkın kaynaklarını çar çur etmekten hüküm giymediler. Lüks ve sefahat içinde yaşadıkları için de hüküm giymediler. Ama kayyumlar hırsızlık, usulsüzlük yaptılar. AKP’nin çok sayıda belediye başkanı, belediyenin kaynaklarını peşkeş çekmiştir. Bu düzen böyle devam etmeyecek. Kayyum sadece Hakkari’yi ilgilendiren bir durum değildir. Eğer kayyum burada başarılı oluyorsa Türkiye’deki hiçbir belediye güvencede değildir. Bu iktidar bir demokrasi sorunudur ve bu sorunu ortadan kaldırmamız gerekiyor. Bunu birlikte başaracağız birlikte kazanacağız. Sadece dayanışma yetmez ortak mücadeleyi örgütlememiz gerekiyor” ifadelerini kullandı.
ATAŞ: BARIŞ VE ÖZGÜRLÜK İÇİN…
Sosyalist Meclisler Federasyonu adına konuşan Erdal Ataş da “Bizim sürdürdüğümüz mücadele bir belediye değil, halkların barış içiresinde yaşamasıdır. Bu açlık düzenini ve kayyum rejimini kabul etmiyoruz. Kazanılmış hiçbir mevziyi onlara terk etmeyeceğiz. Bugün sadece Hakkari belediyesi için bir mücadele sürdürmüyoruz, belediye için mücadele yürütmüyoruz. Bizim sürdürdüğümüz mücadele 85 milyonun kardeş içerisinde yaşaması içindir. Barış ve özgürlük içindir” diye konuştu.
BAYINDIR: İRADEYE SAHİP ÇIKILMALI
DBP Eş Genel Başkanı Keskin Bayındır ise şöyle konuştu: “Biz annelerimiz, kadınlarımız, gençlerimizle birlikte direneceğiz. Kürtlerin iradesini tutamazlar. Bu yüzden diyoruz ki kalkın. Çağrımızdır; yalnızca Hakkari’de değil, Yüksekova’da değil, Şemdinli’de değil tüm şehirlerde iradeye sahip çıkılmalı. Gün diline, iradene, toprağına sahip çıkma günüdür.” (Hakkari/EVRENSEL)
