11 Haziran 2024 13:01

Urla Belediyesi’nden Ali Rıza Mete Urla Yelken Kulübü’ne tahsis iptali: Veliler tepkili

“Ali Rıza Mete Urla Yelken Kulübü’ne yönelik tahsis kararı Urla Belediyesi tarafından iptal edildi. Veliler ise, “sosyal belediyecilik anlayışına uymuyor” diyerek, tepki gösterdi.

Fotoğraf: Ali Rıza Mete Yelken Kulübü

Reklam

Emirhan DURMAZ
İzmir

2003 yılında kurulan, 2009 yılından itibaren ise Urla’da metruk vaziyette bulunan bir alanın tahsis edilmesi ve sponsorlar aracılığıyla onarılmasıyla şimdiki yerinde faaliyet gösteren Ali Rıza Mete Urla Yelken Kulübü’ne yönelik tahsis kararı Urla Belediyesi tarafından iptal edildi. Velilerle gerçekleştirdiğimiz görüşmelerde kulübün sayısız şampiyon sporcu yetiştirdiği ve birçok emekçi ailenin çocuğuna burs imkanı sağladığı kaydedilirken, karara ilişkin “sosyal belediyecilik anlayışına uymuyor” denilerek tepki gösterildi. Kulüp başkanı ve baş antrenörü Gürbüz Arıkan ise, “üzgünüz ama umutsuz değiliz” dedi.

2003 yılında kurulan kulübün başlarda Güzelbahçe 2.Liman’da faaliyet yürüttüğünü belirten ve kulübün tarihçesine yönelik aktarımlarda bulunan Gürbüz Arıkan, “Mart 2009’da Urla Belediyesi’nden önce 2 yıllık sonra da 10 yıllık tahsis anlaşması ile şimdiki yerimize taşındık. İlk tahsis sözleşmemizde belirtildiği gibi spor alanı olan parseldeki belediyeye ait, metruk vaziyette olan ve kullanılamayan binasını onarmamız gerekti. Kulübümüzün böyle bir bütçesi ve imkânı yoktu. O zamanki ismimiz Urla Optimist Spor Kulübü idi. Nisan 2009’da Merhum Ali Rıza Mete ile tanıştık ve kendisi bize çok yardımcı oldu. Vefa borcumuzu da kulübümüze adını vererek bir nebze olsun ödemek istedik” diye konuştu.

“İKİ BİNİ AŞKIN SPORCU YETİŞTİRDİK”

Bu tarihten sonra 2000’den fazla çocuk ve gence yelken sporunu ve windsurf’ü öğrettiklerini belirten Arıkan, “Yelkenciliğe başta 50 milli sporcu ve 2 olimpik sporcu olmak üzere, antrenör, idareci ve hakem yetiştirerek katkıda bulunduk. Türkiye Yelken Federasyonu ve Dünya Yelken Federasyonu programlarında öncü ve örnek kulüp olduk. 2011 yılında Türkiye’nin yelken eğitim programının World Sailing akreditasyonunu alması için pilot kulüp olduk. Türkiye bu eğitim akreditasyonunu alan dünyadaki 11. ülkedir. Birçok ulusal ve uluslararası yarış, kamp, klinik ve eğitimlere ev sahipliği yaptık. Urla Belediyesi ile yaptığımız protokole sadık kalarak, hep sporun içinde olduk ve olmaya devam ettik” ifadelerini kullandı.

“SÜRESİNDEN 2 YIL ÖNCE TAHSİS SONLANDIRILDI”

Urla Belediyesi’nin 2019 yerel seçimleri öncesinde sayıştay raporu doğrultusunda kulübe bilgi dahi vermeden 2021’de sona erecek olan tahsisi tek taraflı feshettiğini kaydeden Arıkan, “Oysaki, Sayıştay raporuna etki ederek kararı değiştirebileceğini düşündüğümüz yaklaşık 16 yıllık faaliyet raporlarımız mevcuttu. Bu sırada iletişim kurulmadığı için bunu yapamadık. Bildiğiniz gibi 2019 seçimleri sonrasında göreve gelen belediye başkanının yerine kayyum atandı, sürekli idari uygulamalar değişti ve bugünlere geldik. Süreçte, tahsis iptali ile, hep birlikte yarattığımız bu alanda, kulübümüzde işgalci durumuna düştük. Oysa tahsis anlaşmamızdaki tüm maddeleri zamanında ve fazlasıyla gerçekleştirmiştik. 2018 yılında, İmar Affı Kanunu’ndan yararlanmak ve kanun çerçevesinde belediyenin belirlediği rayiçten bu yeri almak için kulübümüzün bir girişimi oldu. Bu konuda Sayın Niyazi Mete de sponsorumuz oldu. Kendisine kulübümüz adına hareket edebilmesi için yetki verdik ve ilgili kurumlara yapı kayıt belgesi alınması için başvuruda bulunduk. Ancak yasal çerçeve içinde yapılan bu başvurunun yanlış anlamalara ve söylentilere neden olmasını üzülerek izledik” diye belirtti.

“TAHLİYE İÇİN EK SÜRE DAHİ TANINMADI”

Urla’nın ilk deniz sporları kulübü olarak 10 yıl boyunca tahsis bedeli ödedikleri yerde son 5 yıldır işgalci olarak adlandırıldıklarını ve bunu içlerine sindiremediklerini vurgulayan Arıkan, “5 yıllık ecri misil borcu, elbette bizim borcumuzdur. Biz bu konuyu yeni gelen belediye başkanımızla ve meclisimiz ile görüşmeyi ve akabinde yeni tahsis anlaşması yapmayı beklemekteydik. Bunun yerine 14 Mayıs’ta tahliye yazısını aldık. Ne yazık ki, bir türlü iletişim sağlayamadık ve muhatap alınmadık. Apar topar yandaki bir araziye toplanan yelkenleri ve malzemeleri de kendimiz tahliye ettik. Tahliye için ek süre dahi tanınmadı. Üzüntümüz sonsuzdur ancak umutsuz değiliz, mavi sularda yeniden görüşmek dileğiyle” diyerek, sözlerini tamamladı.

“SOSYAL VE HALKÇI BELEDİYECİLİK ANLAYIŞINA UYMAYAN BİR KARAR”

Çocuklarının burada büyüdüğünü aktaran veliler, “Burada binlerce çocuk yelkenle tanıştı. Bu kulüp ticari bir şekilde, kâr hırsıyla ilerlemedi. Kulüp içindeki kafe öğrenciler haricinde kimseye su dahi satmadı, sahile şezlong atılmasına müsaade etmedi, yemekhanesi öğrenciler haricinde kimseye yemek çıkarmadı. Dolayısıyla tahsis anlaşmasına uymayacak herhangi bir şey yapılmadı. Urla Belediyesi’nin bir spor kulübüne bunu yapmış olmasını kabul etmiyor ve doğru bulmuyoruz. Süreç de epey tuhaf işledi. Yani bir ihale açarsınız, önceliği de kulübe verirsiniz. İhale alınamazsa tamam denir, tahliye kararı çıkarılır. Ancak hiç böyle olmadı. Beklemediğimiz yerden taş geldi, sosyal ve halkçı belediyecilik anlayışına uymayan bir karar alındı” dedi.

Öte yandan federasyondan da pek yardım gelmemesine rağmen, kulübün birçok gence imkan sağladığını belirten veliler, “Burada dar gelirli ailelerin çocuklarına da destek verildi. Gürbüz ve Aysun hocalarımız, kendi bütçelerinden destek verdiler. Örneğin o şekilde yelkene tutunan bir çocuk, Asya şampiyonluğu aldı ve ülkemize deniz sporlarındaki ilk kıta şampiyonluğunu getirdi. Birçok emekçi ailenin çocuğu milli sporcu oldu ve burs kazandılar” diye konuştu.

Reklam