MEB mülteci çocuk işçiliğini gölgelemek mi istiyor?
"Mülteci sorununa hükümetin hem ülke içerisine hem de Avrupa ülkelerine gerçekler yerine sorunun makyajlanmış halini gösterme çabası var"
Fotoğraf: Volkan Pekal/Evrensel
Özgür Hüseyin AKIŞ
İSİG Ankara Meclisi gönüllüsü
Eğitim öğretim döneminin bitmesine az bir zaman kalmışken hiç okula gelmeyen mülteci çocuklara karne hazırlandığı ortaya çıktı. Kadıköy Mehmet Beyazıt Anadolu Lisesinde okula hiç gitmeyen mülteci çocuklara gölge bir sınıf oluşturulmuş. Bu olayı gündeme taşıyan Eğitim-İş İstanbul 2 No’lu Şube Başkanı Kadir Toruş.
9 Kasım 2023 tarihinde İçişleri Bakanı tarafından açıklanan düzenli göçmen sayısı 4 milyon 643 bin 986. Yine Milli Eğitim Bakanlığının açıkladığı sayılara göre 2022 ila 2023 yılları arasında 730 bin 806 Suriyeli öğrenci bulunuyor.
Türkiye’de eğitim çağında 1.5 milyona yaklaşan mülteci çocuğun eğitime erişememesinde saklanmak istenen önemli birkaç başlık var. Kız çocuklarının çocuk yaşta evlendirilip eğitim hayatlarından koparılması bunlardan bir tanesi. Yine tarikatların mülteci çocukları kendi bünyesine alıp yetiştirmesi diğer önemli bir başlık. Çocuk işçiliği başlığı ise gerçek sayıların bilinmediği çocukların sokaklarda, küçük atölyelerde, tekstil başta olmak üzere birçok sektörde ucuz iş gücü olarak çalıştırılmaları da gizlenmek istenen diğer konu.
2019 yılında TÜİK’in açıkladığı çocuk işçiliği raporunda da mülteci çocuklar yer almıyordu. Buna rağmen Türkiye’de 720 bin çocuk işçi olduğu raporda açıklandı. Pandemi süreci, ekonomik kriz yoksulluğu artırırken çocukların çalışma mecburiyeti bu dönemlerde daha fazla arttı. Suriye’den gelen mülteci çocukların bir kısmı savaşta ebeveynlerinden birisini veya her ikisini de kaybetmiş olduklarından iş yerlerine yönelmeleri daha hızlı oluyor. Zorunlu eğitim çağındaki bu çocuklar eğitim masraflarını karşılayamadıkları gibi yaşamda kalmaları için de çalışmak zorundalar.
Mülteci sorununa hükümetin hem ülke içerisine hem de Avrupa ülkelerine gerçekler yerine sorunun makyajlanmış halini gösterme çabası var. Yabancı düşmanlığının siyasette bir yer tutuyor olması bunlardan birisiyken aynı zamanda kurumlara Avrupa’dan gelen maddi destekler de bu makyajın yapılmasını gerekli kılıyor.
Kadıköy’deki uygulanan sistemin Türkiye’nin birçok yerinde uygulandığı belirtiliyor. TÜİK’in MEB’in bu uygulamaları kayıtlı olarak okulda, iş yerinde olmayan çocukların nerede oldukları sorusunu akıllara getiriyor.