EMEP Adana: Çocuk işçi çalıştıran işletmelere caydırıcı cezalar uygulansın
Adana'da 12 yaşındaki Suriyeli çocuk işçi Ahmet’in iş cinayetinde yaşamını yitirmesine ilişin açıklama yapan EMEP Adana, “Çocuk işçi çalıştıran işletmelere caydırıcı cezalar uygulansın” dedi.
Adana'nın Seyhan ilçesi Kocavezir Mahallesi'nde, 12 yaşındaki Suriyeli çocuk işçi Ahmet, çalıştığı tekstil atölyesinin asansöründe sıkışarak hayatını kaybetti. Dün sabah saatlerinde meydana gelen olayda, Ahmet'in bindiği asansör ile duvar arasında sıkışması sonucu yaşamını yitirdiği öğrenildi. Olayın ardından Emek Partisi Adana İl Örgütü, işçilerin yoğun olarak çalıştığı sokağın başında bir basın açıklaması gerçekleştirdi.
“Kaza değil, cinayet”, “İşçi sağlığı ve güvenliği önlemleri alınsın”, “Çocuk çalıştıran işletmelere caydırıcı cezalar uygulansın” gibi dövizler taşıyan EMEP üyeleri, çocuk işçiliğin tamamen yasaklanmasını, önlem alınmasını istedi.
“İŞÇİLERİN SİGORTASIZ ÇALIŞTIRILLDIĞI BÖLGEDE DENETİM YOK”
Emek Partisi Adana İl Başkanı Suat Nacar, yaşananları "iş cinayeti" olarak nitelendirdi. Açıklamada Adana'da bulunan Dağ Tekstil İş Hanı'ndaki iş güvenliği eksikliklerine dikkat çeken Nacar, şunları söyledi; “Dağ Tekstil iş hanının 6 katı tekstil atölyelerinden oluşuyor ve her katta 40,50,60 işçi çalışıyor. İşçilerin hiçbir iş güvencesi yok. Çoğu sigortasız çalışıyor. Bu bölgede çoğunluğunu mülteci işçilerin oluşturduğu merdiven altı onlarca atölye var. İş müfettişlerinin bir denetimi yok. İşçi sağlığı, iş güvencesi hak getire.”
“SUÇ DUYURUSUNDA BULUNDUK”
Nacar, "İş merkezindeki asansör uzun süredir arızalıydı. Bir ay önce koruma kabini çıkarıldı, ancak asansör tamir edilmedi. İşçiler, 'Asansör bir süredir bozuktu. Hiçbir önlem almadılar. ‘İnsan hayatı çok ucuz,' diye bilgi verdiler. Bugün Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü. Ancak bugün çalışmak zorunda kaldığı için ve tedbir alınmadığı için Suriyeli çocuk işçi hayatını kaybetti. Bu bir iş cinayetidir," dedi.
Emek Partisi Adana İl Örgütü, olayın örtbas edilmek istenmesi ile ilgili suç duyurusunda bulunduklarını belirterek, sürecin takipçisi olacaklarını, çocuk işçiliğinin derhal yasaklanmasını ve çocuk işçi çalıştıran işletmelerin caydırıcı cezalara çarptırılmasını talep etti. Nacar, "Bu cinayetler, patronların kâr ve sömürü hırsı yüzünden yaşanıyor" diyerek, iş güvenliği önlemlerinin alınmasının önemine vurgu yaptı.
“200 YIL SONRA ÇOCUKLAR HALA ÇALIŞTIRILIYOR”
Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikası (BİRTEK-SEN) Adana Temsilcisi Tugay Bek de bir açıklama yaptı. Bek, Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü'nde, çocuk işçiliğinin günümüzde de devam eden vahşi koşullarına dikkat çekti. Çocuk işçiliğinin iki yüz yıl öncesinin maden ocaklarındaki ve fabrikalarındaki sömürü koşullarını hatırlattığını dile getiren Bek, "İki yüz yıl önce çocuk işçiler, ağır çalışma koşulları altında sömürülüyor ve yaşamlarını yitiriyorlardı. Bugün de çocuklarımız atölyelerde, fabrikalarda çalışmak zorunda kalıyor ve yaşamını yitiriyorlar" dedi.
“ÇOCUKLAR BU ATÖLYELERDE SÖMÜRÜLÜRKEN BAKANLIK NEREDE?”
Çocukların çalışmak zorunda kalmasının kabul edilemez olduğunu vurgulayan Bek, "Bu, daha vahşi bir sömürü isteyen patronların düzeninin en bariz kanıtıdır," ifadelerini kullandı. Yetkililerin Dünya Çocuk İşçiliğiyle Mücadele Günü olması hasebiyle bugün lüks salonlardan büyük laflar edeceğini dile getiren Bek, şunları söyledi, “Ama bu işçiler, çocuklar ne yazık ki yaşamlarını yitirmeye devam ediyorlar. Genç yaşta, çocuk yaşta buralarda sömürülüyorlar. Bakın biz bugün burada basın açıklaması yapıyoruz. Polisler burada, devlet burada. Ancak bu atölyelerde çocuklar sömürürken devlet, Çalışma Bakanlığı yetkilileri neredeydi? Dün savcılığa suç duyurusunda bulunduk. Sizler de basında gördünüz. İşverenler buradaki iş cinayetini karartmak, üstünü örtmek istiyorlar” diye konuştu.
“TAKİPÇİSİ OLACAĞIZ”
Çocuk atölyeye orada çalışan annesi ile birlikte gidip oynarken hayatını kaybetmiş gibi bir izlenim yaratılmaya çalışıldığını ifade eden Bek, “Savcılığa şekilde beyanlarda bulunuldu. Bunu patronlar, atölyedeki işçileri, ölen çocuğun ailesini de baskı altına alarak bu cinayetin böyle gerçekleştirdiği gibi bir senaryo yazıyorlar. Oysa biz dün atölyede çalışan işçilerle de görüştük. Yaşamını yitiren Ahmet, Suriyeli çocuk işçi kardeşimiz burada ortacı olarak uzunca bir süredir annesiyle birlikte çalışıyor. Yasa dışı bir şekilde çalıştırılıyor. Bu burada çalıştığını herkes bilmesine rağmen göz yumuyor. Yaşamını yitirdikten sonra da çocuk annesini ziyarete gelmişti gibi bir senaryo uyduruluyor. Paranın gücünü kullanan, patronların burada çocukları iş yerinde çalışan diğer işçileri ve baskı altına alarak kendi durumunu, suçunu örtbas etme çabasına biz göz yummayacağız. Bu cinayetin takipçisi olacağız” dedi. (Adana/EVRENSEL)