Doç. Dr. Ceren Ergenç: Erdoğan NATO’dan uzaklaşmıyor

Kübra KIRIMLI
Ankara

Erdoğan yönetimi uzun süredir ABD-NATO stratejisine daha sıkı bağlanma politikasını sürdürürken, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan’ın resmi açıklama dışında BRICS’e katılım yönünde olumlu mesajlar vermesi, tartışmaları beraberinde getirdi. Çin’den sonra Moskova’ya giden Fidan, Erdoğan’ı “Batıdan istenen krediler Rusya ambargolarıyla alakalıysa Türk ekonomisi kaybeder” diyen Putin’le görüştü. Putin-Fidan görüşmesinde de BRICS konusunda olumlu mesajlar verildi.

Peki bu yaşananlar, yıllardır ABD-Rusya’nın çıkarları arasında sarkaç siyaseti yürüten Erdoğan yönetiminin dış politikada bir değişikliğe gittiğine mi işaret ediyor? Gelişmeleri değerlendiren Gazetemiz Yazarı Doç. Dr. Ceren Ergenç, Fidan’ın Çin ziyareti ile Rusya’daki BRICS toplantısına katılmasının üst üste gelmesinin Türkiye’nin AB-ABD hattından uzaklaşması olarak okumanın şu aşamada doğru olmadığını anlattı. Fidan’ın Çin’de yatırımda davetinde bulunduğunu belirten Ergenç, Türkiye’den bir heyetin uzun süre sonra Çin’e gittiğini ama Türkiye’nin politikasının değişmediğini, Çin’in tek Çin politikası ve iç işlerine karışmadığını, prensibini desteklediğini ifade etti.

"ÇİN VERGİSİNE AB DE ŞAŞIRDI"

Ayrıca Çin ziyareti öncesinde Uygurları destekleyen bir medya kanalına verilmeyen Türkiye’de ofis açma izninin ziyaretten sonra verildiğine dikkat çeken Ergenç, şöyle konuştu:

"Gezinin hemen ardından Türkiye’nin Çin menşeli araçlara yüzde 40 oranında yeni vergi getirildi. Bu AB’yi bile şaşırtan yükseklikte bir vergiydi. Türkiye antidumping uygulayan bir ülke olarak yer alıyor. Bu ikisini düşününce yeni bir Çin politikasından bahsetmek çok anlamlı değil. Bunun arkasından Türkiye’nin BRICS’e gitmesi tarihlerin denk düşmesiyle yaşanıyor. Türkiye’nin BRICS’e üye olmasında ise resmi başvuru yok ama Türkiye’nin önceliği daha çok iş birliği aslında. Ama BRICS’in bir önceki genişlemesinde Türkiye dışındaki neredeyse bütün önemli ülkeler girdi. İran’dan Suudi Arabistan’a ve Mısır’a kadar... Bu Çin’in isteğiyle olan bir genişlemeydi. Buradan zaten Çin’in Türkiye’yi BRICS’e almak gibi bir hedefi olmadığını net bir şekilde anlamış olduk. Burada değişen bir pozisyon yok.

Rusya’nın Türkiye’yi davet etmesinin de Çin’in onayladığı bir pozisyon olmadığını ifade eden Ergenç, "Daha çok Çin’in Ukrayna savaşında desteğine muhtaç kaldığı için şu an BRICS gibi bölgesel örgütlerde, güç kaybeden, etkisi azalan Rusya’nın bölgede ben de varım demesi gibi bir diplomatik hamle olarak okunabilir.”

Fidan'ın ziyareti: Çin ile yeni bir ortaklık mı?