Özak Tekstil raporu: “Yaşananlar Levi’s’ın ‘etik marka’ iddiasını yok etti”
Özak Tekstil’le ilgili rapor yayımlayan ABD merkezli İşçi Hakları Konsorsiyumu, Özak Tekstil’in işçilerin baskı altında çalıştığına, örgütlenme hakkının kısıtlandığına dikkat çekildi.
Fotoğraf: BİRTEK-SEN
Elif Ekin SALTIK
Diyarbakır
ABD merkezli Worker Rights Consortium (WRC-İşçi Hakları Konsorsiyumu) yaptığı araştırma sonrası Özak Tekstil’le ilgili raporunu yayımladı. WRC’nin raporunda, Levi’s’ın Türkiye’deki tedarikçi fabrikası Özak Tekstil’in işçilerin baskı altında çalıştığı, örgütlenme özgürlüğünün kısıtlandığına dikkat çekildi.
Urfa’daki Özak Tekstil Fabrikasında çalışan işçilerin sendika seçme özgürlüğü başta olmak üzere fabrikadaki ağır çalışma koşullarına ve baskılara karşı Birleşik Tekstil Dokuma ve Deri İşçileri Sendikasıyla (BİRTEK-SEN) birlikte 27 Kasım 2023 tarihinde başlattıkları direniş 23 Şubat 2024’te İstanbul’a Özak Holding önüne taşınmış, direniş 80. günde işçilerin kararıyla sonlandırılmıştı.
Özellikle işçi kadınlar fabrikada yaşadıkları baskı, mobbing, aşağılanma ve cinsiyet ayrımcılığına dayalı şiddeti dile getirirken, işçiler çalışma koşullarının ağırlığını anlatmıştı.
ABD merkezli WRC’nin yayımladığı rapor da Özak Tekstil’in işçiler üzerindeki baskısını gözler önüne serdi. İşçilerin yaşadıkları baskı nedeniyle patron yanlısı Öz İplik-İşten istifa ederek BİRTEK-SEN’de örgütlenmeye başladığının hatırlatıldığı raporda, fabrika yönetiminin ve Öz İplik-İş’in işçiler üzerinde baskıyı daha da artırdığı, İşçi Seher Gülel’in işten atılmasıyla birlikte de BİRTEK-SEN üyesi işçilerin iş bıraktığı anımsatıldı.
BASKININ HADDİ HESABI YOK
İşçilerin iş bıraktıktan iki gün sonra, Şanlıurfa valisinin işçilerin anayasal haklarını açıkça ihlal ederek, protestoyu bastırmak için bölgede halka açık toplantıları yasakladığının ifade edildiği rapor şu bulgularla devam etti:
- İşçiler grev ve protestolara devam ederek örgütlenme özgürlüklerini kullanmakta ısrar edince, Özak yönetimiyle birlikte hareket eden jandarma, işçilerin protestolarını şiddet kullanarak dağıtmaya başlamış, 150’den fazla işçiyi darbetmiş ve keyfi olarak gözaltına almıştır.
- Öz İplik-İş’in fabrika düzeyindeki temsilcileri, protestolara katılan kadın işçilere karşı toplumsal cinsiyete dayalı şiddeti teşvik eden eylemlerde bulunmuştur.
- İşçileri işe dönmemeleri halinde topluca işten çıkarmakla açıkça tehdit eden şirket iş gücünün çoğunluğunu oluşturan yaklaşık 400 işçiyi yasa dışı bir şekilde işten çıkarmış, bu hukuksuzluktan sonra bile şirket işten çıkardığı işçilere karşı misilleme yapmaya devam etmiş, kıdem tazminatı ödemelerini alıkoymuş ve işçiler hakkında kötüleyici bilgilerle onları fiilen kara listeye almıştır. Özak Global, tüm bunları işten çıkarılan işçilere şirketle zorlayıcı ‘uzlaşmalar’ yapmaları için baskı yapmak amacıyla kullanmıştır.
"İŞÇİLERİN TEMEL HAK VE ÖZGÜRLÜKLERİ İHLAL EDİLDİ"
Özellikle işçi kadınların maruz kaldığı sözlü ve fiziksel şiddetten, aşağılanmaya kadar pek çok hukuksuzluğun değerlendirildiği raporda, Özak Tekstil’in devlet güçlerini ve kolluğu da arkasına alarak işçileri yıldırmaya, gözaltına aldırmaya, sendika yöneticilerini tutuklatmaya yönlendirdiği ifade edildi.
Raporda bu durum “Mülki amirler, kolluk makamları ve adli makamların bu tutumları, toplantı ve gösteri yürüyüşü hakkı, ifade özgürlüğü, seyahat özgürlüğü, kişi özgürlüğü ve güvenliği gibi birden çok temel hak ve özgürlüğü ihlal etmiş, hukuka aykırı biçimde sınırlandırılmasına yol açmıştır” şeklinde değerlendirildi.
KADIN İŞÇİLERE YÖNELİK ŞİDDETTE SUÇ ORTAKLIĞI
Raporda Özak Tekstil tarafından istihdam edilen şirket yanlısı Öz İplik-İş yöneticilerinin kadın işçilerin ailelerini arayarak onlara uyarılarda bulunduğu da hatırlatıldı. Raporda “Özak Fabrikasında çalışan kadın işçilere karşı Öz İplik-İş’in liderleri tarafından uygulanan bu toplumsal cinsiyete dayalı taciz ve şiddetin teşvik edilmesinde suç ortağı olmuştur” denilirken kadın işçilerin fabrikada çalışırken bu konuda şikayetçi olmalarına rağmen yönetimin bu konuda hiçbir işlem yapmamayı tercih ettiği dile getirildi. Bu duruma ilişkin ise şu tespit yapıldı: “Özak Global’in de suç ortağı olduğu bu taciz ve gözdağı, sadece bu kadınların örgütlenme haklarını değil, aynı zamanda toplumsal cinsiyete dayalı şiddet ve tacizden, fiziksel şiddete teşvikten ve psikolojik tacizden korunma haklarını da ihlal etmiş ve böylece hukuka, uluslararası çalışma standartlarına ve Levi’s’ın kendi tedarikçi davranış ve iş ahlakı kurallarına aykırı olmuştur.”
"ÜCRET HIRSIZLIĞI YAPILDI"
Raporda ayrıca Özak’ın grev yaptıkları gerekçesiyle 400 işçiyi toplu olarak işten çıkarmasının yasa dışı olduğu ve Levi’s’ın davranış ve iş ahlakı kurallarının ağır bir ihlali olduğu belirtilirken şu tespitlere de yer verildi:
- Özak Global’in grev yaptıkları için işçileri toplu olarak işten çıkarması da temel uluslararası çalışma hakları sözleşmelerini ve dolayısıyla Levi’s tedarikçi davranış ve iş ahlakı kurallarını ihlal etmiştir.
- Özak Global’in işçileri “İşe gelmedikleri” ve “Görevlerini yerine getirmedikleri” için işten çıkardığı iddiaları, işçileri grevde oldukları için işten çıkardığını itiraf etmesi anlamına gelmektedir.
- Özak Global’in, iddia edilen suistimaller nedeniyle işçileri toplu olarak işten çıkarmasının haklı olduğu iddiası, Özak Global’in kendi beyanları, kayıtları ve uygulamaları ile çelişmektedir.
- Özak Global’in toplu işçi çıkarmasını onaylayan Çalışma Bakanlığı raporu açık bir işveren yanlılığı sergilemektedir ve metodolojik güvenilirlikten yoksundur.
- Yasa dışı bir şekilde işten çıkarılan işçilere kıdem tazminatlarının verilmemesi yoluyla ücret hırsızlığı yapılmıştır.
- Hukuka aykırı bir şekilde işten çıkarılan çalışanlara yönelik asılsız suistimal suçlamaları kamu kayıtlarına geçirilerek çalışanlar kara listeye alınmıştır.
"İŞÇİ HAKLARINDA LİVE’S’IN ‘SIFIR TOLERANS POLİTİKASI’ YOK"
Raporda Levi’s’ın, tedarikçisi Özak’ın greve gittikleri için işten çıkardığı 400 işçiyi işe geri almasını talep etmeyi reddetmesi, bir markanın bir tedarikçinin tedarikçi davranış ve iş ahlakı kurallarının “sıfır tolerans politikasını” ihlal ettiğini tamamen kabul etmesi anlamına geldiği ifade edildi. Yaşanan hukuksuzluğa her türlü göz yuman Levi’s’ın kendi amaç ve çıkarlarına uygun olduğu durumda yaşanan ihlali hoş gördüğü ve bunun bir istismar olduğu tespitinin yapıldığı raporda son olarak “Levi’s’ın, Özak işçilerinin toplu işten çıkarılmasının hukuka aykırı ve kötü niyetli olduğunu açıkça kabul etmesine rağmen, bu durumun telafi edilmesini talep etmeyi reddetmesi, Levi’s’ın uzun süredir devam eden etik bir marka olma iddiasını paramparça etmektedir. Levi’s’ın itibarı ancak bu işçiler için adaletin sağlanmasıyla (Yani, işlerine geri dönmeleri, kaybettikleri ücretlerinin tazmin edilmesi ve temel haklarına saygı gösterilmesiyle) yeniden bir araya getirilebilir” denildi.
WRC’NİN ÇÖZÜM İÇİN ÖNERİLERİ VE TALEPLER
- İŞE İADE VE TAZMİNAT: Grev sırasında Özak Global tarafından iş akitleri feshedilen tüm işçiler ve grevden hemen önce sendika faaliyetlerine misilleme olarak iş akdi feshedilen Seher Gülel için işe iade ve fesih tarihlerinden itibaren kaybettikleri ücretler için tam geri ödeme.
- İŞÇİLERİN İŞE DÖNMEYİ GÖNÜLLÜ REDDİ DURUMUNDA TAZMİNAT: Grev sırasında iş akdi feshedilen ve BİRTEK-SEN üyesi olan herhangi bir işçiye işe iade teklifini gönüllü olarak reddetmeleri halinde, bunun yerine Türk hukukunun "sendikal tazminat" gerekliliklerine uygun olarak 12 aylık ücretlerinin ödenmesi.
- SENDİKA SEÇME VE SENDİKAL FAALİYET YÜRÜTME ÖZGÜRLÜĞÜNE SAYGI: Fabrika çalışanlarına iletilen ve uygulamada sürdürülen, işçilerin hangi sendikaya üye olmak (veya ayrılmak) istediklerini özgürce seçme hakkına saygı gösterme ve bu temelde işçilere karşı her türlü misilleme veya ayrımcılıktan kaçınma taahhüdü.
- BİRTEK-SEN’İN TANINMASI: Özak/Kübrateks tarafından hukuksuz bir şekilde toplu işten çıkarmalardan önce fabrikadaki işçilerin çoğunluğunun BİRTEK-SEN'e katılma tercihini yansıtacak şekilde Özak/Kübrateks fabrika yönetimi ile BİRTEK-SEN bağımsız sendikası arasında işyeri sorunlarını görüşmek üzere düzenli toplantılar yapılması.
BAKANLIK BİRTEK-SEN’E 1.5 MİLYON TL CEZA KESMİŞTİ
Mart ayında Özak Tekstil’de incelemelerde bulunan Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı Adana Rehberlik ve Teftiş Grup Başkanlığı, Özak Tekstil patronunun sendika seçme konusunda baskı yapmadığını, iş yerinde Öz İplik-İş’in yetkili sendika olduğunu BİRTEK-SEN’in Öz İplik-İş üyesi işçileri, çeşitli siyasi gruplar ve eyleme katılan işçilerin baskısıyla BİRTEK-SEN’e üye yapmaya ve eyleme katılmaya zorladığı iddia edilmişti. Bakanlık teftiş raporları neticesinde BİRTEK-SEN’i işçi başına 5 bin 421 lira olmak üzere toplamda 1 milyon 441 bin 986 liralık idari para cezasına çarptırmıştı.
WORKER RİGHTS CONSORTİUM
İşçi Hakları Konsorsiyumu (WRC), Amerika Birleşik Devletlerinde özellikle tekstil, dokuma ve hazır giyim işçilerinin haklarını korumaya odaklanan bağımsız bir işçi hakları izleme kuruluşu. WRC, 2000 yılında öğrenciler tarafından kuruldu.