24 Haziran 2024 17:59
/
Güncelleme: 25 Haziran 2024 12:18

Eğitim Nöbeti birinci ayında: Burası eğitime dair derdi olan tüm dostların nöbet alanı

Eğitim Nöbeti 1’inci ayında. Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Genel Sekreteri Hüseyin Aksoy, “Burası eğitime dair derdi olan tüm dostların nöbet alanıdır” diyerek nöbeti sahiplenmeye çağırdı.

Damla KIRMIZITAŞ
Ankara

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikasının, başta taban maaş talebi olmak üzere özlük hakları için başlattıkları Eğitim Nöbeti 1’inci ayında. Eğitimin geleceği, öğretmenlerin itibarı için nöbet tuttuklarını belirten Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Genel Sekreteri Hüseyin Aksoy, talepler için izlemek yerine harekete geçmek gerektiğini vurgulayarak, “Burası sadece Öğretmen Sendikasının nöbet alanı değil, eğitime dair derdi olan tüm dostların nöbet alanıdır. Hem müfredat, hem ÖMK hem de özlük haklarımız için eğitimin bütün bileşenlerini, bütün toplumu bu nöbeti sahiplenmeye çağırıyoruz” dedi.

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Genel Sekreteri Hüseyin Aksoy, nöbetin 1.ayında da mücadeleyi sürdürdüklerini belirterek, “Öğretmen Sendikası eğitim nöbetinin manasını kavramış durumda. Tüm illerden arkadaşlarımız dönüşümlü olarak buraya gelecekler. İllerde mücadelemiz devam ediyor. Mersin’de 4 aydır maaşlarını alamayan arkadaşlarımız için sendikamız bir mücadele başlattı. 1 haftadır bununla mücadele ediyoruz ve bugün kazanımla sonuçladı. Buradaki mücadelenin adını Eğitim Nöbeti koyarken aslında şu çağrıyı yapmıştık: Bu nöbet öğretmenlerin onuru için, Öğretmenlik Meslek Kanunu (ÖMK), müfredat için de tutuyoruz. Öğretmenliğin itibarı, eğitimin geleceği için biz buradayız. Taban maaş bizim başlıca talebimiz. Ondan asla vazgeçmiyoruz. Ama Öğretmen Sendikası başka bir sorumluluğu daha üstlenmiş durumda. Bugün eğitim bu durumdayken, eğitim üzerine bu tartışmalar yapılıyorken biz bu alanın daha da sahiplenileceğinin farkındayız. Bu alanı sahiplenmek isteyen dostlarımıza açıkça çağrımızdır. Burası sadece Öğretmen Sendikasının nöbet alanı değil, burası eğitime dair derdi olan tüm dostların nöbet alanıdır. Destek ziyaretleri bizi çok mutlu ediyor, bizi çok güçlendiriyor. Ama nöbeti büyütme çağrısı yapıyoruz” diye konuştu.

“ASGARİ ÜCRET İÇİN DE TUTULAN BİR NÖBET”

Asgari ücretin ortalama ücret haline geldiğini belirten Aksoy, “Öğretmen Sendikasının verdiği mücadele aslında buna karşı da buna karşı bir mücadele. Emekçiler, işçiler, öğrenciler asgari ücrete çalıştırılmamalı. Bunun önüne izleyerek geçmemiz mümkün değil. Hareket etmemiz lazım. Yanlışın yanlış olduğunu söylemek yeterli değil, karşısında olamamız lazım. Direnme halinden artık alan, talep eden, isteyen, atağa geçen bir hale geçmemiz lazım. Başka türlü buradan kazanımla çıkmamızın mümkün olduğunu düşünmüyoruz. Hem müfredat, hem ÖMK hem de özlük haklarımız için eğitimin bütün bileşenlerini, bütün toplumu bu nöbeti sahiplenmeye çağırıyoruz” dedi.

"HAKKIMIZI ALANA KADAR DEVAM EDECEĞİZ"

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Şanlıurfa İl Temsilcisi Fatih Yurten, nöbette bulunan öğretmenlerin yalnızca Ankara’dan değil Türkiye’nin dört bir yerinden geldiğini belirtti. Taban maaş hakkı için nöbet tuttuklarını hatırlatan Yurten, “Taban maaş hakkımızı almadan buradan gitmeyeceğiz. Biz  MEB’de çalışan kadrolu öğretmenlerin 3 katı kadar çalışıyoruz fakat 3’te biri kadar maaş alıyoruz. Yaz tatilinde hiçbir öğretmenimiz maaşını alamıyor. Ekonomik zorluklar çekiyoruz. Eğitim öğretim dışında saçma sapan işlerle de uğraşıyoruz.  Bu da ciddi anlamda zora sokuyor. Çalışma süreleri en fazla 1 yıl oluyor. Fakat 1 yıl da sürmüyor. Her şubat ayı geldiğinde sözleşmemiz yenilenecek mi yenilenmeyecek mi diye sıkıntılara düşüyoruz. Anlaşma dönemlerinde arkadaşlarımıza sadece asgari ücret teklif ediliyoruz. Devlet de MEB’de bu sorunlardan haberdar. Fakat Yusuf Tekin kendi açıklamasında bile bizi öğretmen olarak kabul etmediğini söyledi ama öğretmen her zaman öğretmendir, kamu ya da özel denemez” dedi.

Nöbet boyunca yaşadıklarını anlatan Yurten şöyle devam etti: “Kimimizin kalacak yeri yok. Burada arkadaşlarımızda kalıyoruz. Çayımızı, suyumuzu, yemeğimizi zorluklarla getiriyoruz buraya.  Bu bizi yıldırmıyor, aslında daha fazla güçleniyoruz.  Gitgide de sayımız artıyor. Birlik ve beraberlik içerisinde hakkımızı alana kadar devam edeceğiz.”

“GEREKİRSE 300 GÜN DAHA BURADAYIZ”

Özel Sektör Öğretmenleri Sendikası Balıkesir İl Temsilcisi Kemal Çete, “3 yılda, sendikamız çok hızlı bir ivmeyle büyüyor. Çünkü insani yaşam koşullarının altında çalışıyoruz. Atanmayanlar olarak patronların kucağına atılmış durumdayız. Taban maaş hakkımız 2014 yılında alındı.  Şartlar iyice kötüleşti. Ortalama maaşlar asgari ücretleri düzeyinde. Asgari ücretin altına da çalıştırıyorlar. Asgari ücreti yatırıp elden geri istiyorlar. ‘Bu şartla çalışacaksanız çalışın’ diyorlar. Bu insani değil. Bakanlık bizi korumalı diyoruz. Bakan bize söz verdi. Sonra ‘ben böyle bir şey demedim. Patronların da kendilerine göre masrafları var. Ticari bakalım bu işe’ dedi. Sanki Ticaret Bakanı kendisi. Önce patronları değil öğretmenleri düşünmeniz gerekiyor. Taban maaşımızın iadesini istiyoruz. Eğitim nöbetindeyiz. 30 gün oldu. Gerekirse 30 gün, 300 gün daha buradayız. Almadan gitmeyeceğimize göre siz bunu vereceksiniz. O yüzden daha fazla uzamasın. Bu işi çözelim diyoruz” dedi.

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Kamu işçisi hedefte

Kamu işçisi hedefte

Ücretleri baskılayan Erdoğan-Şimşek programının yeni hedefi toplu sözleşme sürecine giren 600 bin kamu işçisi. Sendikal bürokrasi eliyle işçiden kaçırılan sözleşme taslağı, iktidar medyasına sızdırıldı. “Taleplerimizi karşılamıyor” diyen işçiler öfkeli. Ekonomide, iç ve dış politikada sıkışan Saray iktidarı, toplumu yönetebilmek için yasaklara, gözaltılara ve tutuklamalarla sarılıyor.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
'Heybeden’ her gün yeni bir soruşturma çıkıyor. Yargı sopasıyla topluma gözdağı verilmek isteniyor.

Evrensel'i Takip Et