25 Haziran 2024 16:19

İHD: Sığınmacılara temel insan hakları çerçevesinde bir yaşam sağlansın

Hakı örgütlerinin Dünya Mülteciler Haftası açıklamasında Geri Gönderme Merkezleri’ndeki hak ihlallerine dikkat çekilerek; “Sığınmacıların haklarını ihlal eden keyfi uygulamalara son verilsin" denildi.

Fotoğraf: Andaç Aydın Arıduru/Evrensel

Paylaş

İnsan hakları örgütlerinin Dünya Mülteciler Haftası kapsamında İHD İstanbul Şubesi binasında gerçekleştirdiği basın açıklamasıyla yaşanan sorunlara uluslararası duruma ve devlet politikalaryıla yaşanan mağduriyetlere dikkat çekildi. Yapılan açıklamanın önce İstanbul Göç İdaresi önünde yapılmasının planlandığını ancak Fatih Kaymakamlığının güvenlik sebebiyle yasaklamasını protesto eden İHD Eş Genel Başkanı Eren Keskin, “Anayasal bir hak olan toplanma ve gösteri hakkımız yanında ifade özgürlüğümüz hukuka aykırı olarak engellenmiştir. İmzacı kurumlar olarak bu yasağı protesto ediyor, açıklama metnimizi paylaşıyoruz” ifadelerini kullandı.

Açıklama, İnsan Hakları Derneği İstanbul Şubesi, Uluslararası Mülteci Araştırmaları Merkezi, BARQ Araştırma Merkezi, Birlikte Yaşamak İstiyoruz İnisiyatifi, Enternasyonal Dayanışma, Göçmen Araştırma Merkezi ,Göç İzleme Derneği, Irkçılığa Karşı Dayanışma Platformu, JİNEPS gazetesi, Özgürlük İçin Hukukçular, Derneği İstanbul Şubesi, Sınırsız Dayanışma, Sosyal Hizmet Uzmanları, Derneği İstanbul Şubesi, İstanbul Geri Dönüşüme Katkı Derneği Genel Merkez, DİSK DEV Yapı İş Sendikası, Yeşil Sol Parti Mültecilerle Dayanışma Çalışma Grubu, DEM Parti Mülteci Hakları Komisyonu imzası ile Türkçe Kürtçe İngilizce ve Arapça dillerinde yapıldı.

Dernek adına açıklamayı okuyan İHD İstanbul Şube Başkanı Gülseren Yoleri, BM Mülteciler Yüksek Komiserliği’nin 2018 yılında Türkiye’deki faaliyetini durdurması ve uluslararası koruma sağlama alanındaki görev ve yetkilerini Göç İdaresi’ne devretmesinin, mültecilerin uluslararası koruma mekanizmalarına erişimini neredeyse imkansız hale getirdiğini, milyonlarca sığınmacıyı da sığınma hakkından mahrum bıraktığını anlatarak, “Sığınmacıları tehdit eden en önemli konulardan biri de; hiç kimsenin zulüm göreceği, can güvenliğinin olmadığı bir ülkeye geri gönderilemeyeceği anlamına gelen “geri göndermeme” ilkesinin ihlali olarak karşımıza çıkmaktadır” ifadelerini kullandı.

“TÜRKİYE İMZACISI OLDUĞU ANTLAŞMALARA UYMUYOR”

“Geri Göndermeme İlkesi”nin Türkiye’nin de imzacısı olduğu 1951 Cenevre Sözleşmesi 33.maddesi, Yabancılar ve Uluslararası Koruma Kanunu 4. Maddesi,  1984 tarihli İşkenceye ve Diğer Zalimane, İnsanlık Dışı veya Onur Kırıcı Muamele veya Cezaya Karşı Sözleşme 3. Maddesi,  1966 tarihli Kişisel ve Siyasal Haklar Uluslararası Sözleşmesi  13. Maddesinde ve iptal edilen İstanbul Sözleşmesi olarak anılan 11.05.2011 tarihli “Kadına Yönelik Şiddet ve Aile İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi” 60 ve 61.maddesinde açıkça korunduğunu söyleyen Yoleri, devletin Geri Gönderme Merkezlerinde(GGM) bu ilkeyi defalarca ihlal ettiğini aktardı.

21 bin kapasiteli 30 geri gönderme merkezinde halihazırda 40 bin sığınmacı tutulduğunu söyleyen Yoleri, “800 kişilik GGM’lerde 2000 kişinin tutulması, 6 kişilik odada 20 kişinin tutulması, fiziksel imkanların yetersiz kalması, ayrıca merkezlerin denetime kapalı olması hususları birleştiğinde ciddi insan hakları ihlalleri söz konusu” şeklinde konuştu. Yoleri, GGM’lerde mültecilere zorla gönüllü geri dönüş formlarının imzalatılmaya çalışıldığını, STK’lara kapalı bu merkezlerde hastalıklar, intihar vakaları, işkence, kötü muamele ve ölümlerin giderek arttığı duyumları aldıklarını, ancak hiçbir denetim raporunun ve resmi açıklamanın kamuoyu ile paylaşılmadığını anlattı.

“GERİ GÖNDERME MERKEZLERİNDEKİ UYGULAMALARA SON VERİLSİN”

İHD’nin acil çözüm önerilerini okuyan Yıldız Önen, sığınmacılara, uluslararası hukuktan ve 6458 sayılı yasadan doğan asgari hakların sağlanması gerektiğini kaydetti. “Sığınmacıların haklarını ihlal eden keyfi uygulamalara son verilmeli, bütün süreçler insan hakları ilkelerine ve hukuka uygun olarak yürütülmelidir” diyen Önen, “Esas olarak GGM sistemine son verilmesi gerekmekle birlikte, kısa vadede  GGM’lerdeki kötü muamele iddiaları titizlikle soruşturulmalı, varsa suç işleyen görevliler hakkında soruşturmalar yapılmalıdır” şeklinde konuştu. GGM’lere en fazla alınma sebeplerinden biri olan il, ilçe kısıtlamaları ve iller arası seyahat izin zorunluluğu gibi uygulamalarda değişikliğe gidilmesi gerektiğini söyleyen Önen “Uzun süredir bir yerleşim yerinde bulunan, çalışan, çocukları okullara giden sığınmacılar gerekli destekler sağlanmadan başka yerlere gitmeye zorlanmamalıdır” ifadelerini kullandı. (İstanbul/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

DBB itfaiyesi: Elektrik direğinden çıkan kıvılcımlar ekinlere düştü

SONRAKİ HABER

‘DEDAŞ ihmal ve sorumluluğunu örtmeye mi çalışıyor?’

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa