29 Haziran 2024 15:03

"Şiddetsiz, güvenli, güvenceli hekimlik için TTB bizim"

TTB Kongresinde açıklama yapan TTB üyeleri, iktidarın tehditle, kayyım atamalarıyla  susturamadığını belirterek; “Şiddetsiz, güvenli, güvenceli hekimlik için mücadelemiz devam edecektir” dedi.

Fotoğraf: Kübra Kırımlı/Evrensel

Paylaş

Türk Tabipleri Birliği (TTB)'nin 76. Seçimli Büyük Kongresi ikinci gününde devam ediyor. Kongre arasında açıklama yapan TTB, sağlık sisteminin çökme noktasında olduğunu ifade ederek, "Aylar sonraya verilen muayene, tetkik ve ameliyat günleri, pahalılıktan veya bulunamadığı için alınamayan ilaçlar sorunu sürüyor" dedi.

Ankara Üniversitesi Tıp Fakültesi Morfoloji Binası önünde yapılan açıklamayı Dr. Şebnem Korur Fincancı okudu. TTB'nin hekimlerin örgütlü sesi olduğunu ifade eden Fincancı, "TTB bir meslek örgütü olarak, üye olsun veya olmasın ülkemizdeki tüm hekimlerin başta ekonomik ve özlük olmak üzere tüm haklarını korumak için yıllardır mücadele etmektedir. TTB bir hekim örgütü olduğu kadar, aynı zamanda insanın, canlının ve yaşamın sorunu olan her alanda söz söyleyen bir demokratik kitle örgütüdür" dedi.Hekimlik mesleğinin ve uygulama alanındaki evrensel değerlerin işlevselliğinin Türkiye'de sağlanabilmesinin temel güvencesi olduğunu söyleyen Fincancı, "TTB'nin, tabip odalarımızın ve hekimlerimizin tüm bu özverili çalışmalarına rağmen 2002 yılında Sağlıkta Dönüşüm Projesi ile birlikte sadece hekimler/sağlık emekçileri değil; hasta olsun veya olmasın tüm vatandaşlarımız da bu sistemin sağlıksız ortamında kendi payına düşeni almıştır.Hekimler açısından baktığımızda; bu süreçte hepimizi derinden üzen şiddet olayları sonucunda meslektaşlarımız öldürülmüş, yaralanmış, fiziksel, sözel ve psikolojik şiddete uğramışlardır. 2023 yılının aralık ayında yayımladığımız anket çalışmasında 10 hekimden 9'u, daha önceden hasta veya yakını tarafından fiziksel veya sözel şiddet gördüğünü belirtmiştir. Başka bir anket çalışmamızda ise hekimlerin %90'ından fazlası tükenmişlik sendromu içerisindedir. Bunun yanında her geçen gün çalışma koşullarımız zorlaşmakta, sorunlarımız artmakta; buna karşın iktidar ve Sağlık Bakanlığı herhangi bir çözüm üretmemektedir" diye ifade etti.

"SAĞLIKTA SORUNUN SİSTEM OLDUĞUNDAN BAHSETMİYORLAR"

Geçen yıl 850 milyon randevulu ve randevusuz poliklinik muayenesi, 150 milyon acil başvuru muayenesi olduğunu anlatan Fincancı, "Poliklinik oranlarında Avrupa, acil oranlarında dünyada ilk sıralardayız. Bu şekilde aylar sonraya verilen poliklinik, tetkik ve ameliyat günleri yakında yıllara yayılmaya başlayacaktır. Bu rakamlar bile zaten nasıl kötü koşullarda çalıştığımızın göstergesidir. Bunlara ayrıca tüm bu yoğunluğun getirdiği şikayet, şiddet, tükenmişlik, mesleğimize yabancılaşma gibi sorunlarımızı eklediğimizde sistemin sağlık çalışanları ve vatandaşlar açısından aslında sağlıksız bir sistem olduğu açıktır. Sorun sadece hekimlerin/sağlık emekçilerinin çalışma koşullarının olumsuz sorunları değildir. Vatandaşın sağlık hakkı açısından da çok ciddi sorunlar vardır. Koruyucu sağlık hizmetlerinin uygulanmakta zorlandığı, yeterli bütçenin planlanmadığı birinci basamakla birlikte çözüm için insanların ikinci ve üçüncü basamağa yığıldığı bir ortamdayız. Bu ortamla sağlıklı bir toplum ve gelecek yaratılamayacağı ortadadır. Burada sorun; yeni mezun hekim ve uzman sayısını iki kat artırarak sorunlar çözülmeye çalışılmakta, randevuya gelmeyen hastalar sorunun kaynağı olarak gösterilmekte fakat sorunun uygulanmakta olan sistem olduğundan hiç bahsedilmemektedir" diye konuştu.

"ÇÖZÜM; SDP'DEN VAZGEÇMEK VE BİRİNCİ BASAMAĞI GÜÇLENDİRMEKTİR"

Konuşmasında sağlık sisteminin çökme noktasında olduğunu söyleyen Fincancı, "Aylar sonraya verilen muayene, tetkik ve ameliyat günleri, pahalılıktan veya bulunamadığı için alınamayan ilaçlar, tıbbi ve medikal firmaların vermediği malzemeler nedeniyle yaşanan sıkıntılar, malpraktis davaları, acillerde günlerce yoğun bakım bekleyen hastalar, yer yokluğundan iyileşmeden taburcu edilmek zorunda kalınan hastalar, kamuda açılan kadroların en fazla yarısına başvurulması, TUS'ta açılan kadrolara bazı bölümlerde %60'ın üzerinde başvuru olmaması, yan dallarda kadroların  yüzde 80'lere kadar boş kalması gibi birçok sorun her geçen gün artarak devam etmektedir.Bunlara daha birçok sorun ekleyebiliriz. Tüm bu sorunların temelinde ise güvensiz, güvencesiz ve şiddetli bir ortamda çalışılmak zorunda bırakılmamız yatmaktadır. TTB olarak hekimler adına yaşadığımız tüm sorunlardan, uygulanmakta olan bu sağlık sisteminin öncelikli sorumlu olduğunu yeniden ifade ediyoruz. Çözüm basittir: 2002 yılından itibaren uygulamaya konulan Sağlıkta Dönüşüm Projesi'nden vazgeçmek, basamak sistemine geçmek, koruyucu sağlık hizmetlerini ve birinci basamağı güçlendirmek, yeni ve etkili bir şiddet yasası ve malpraktis yasası çıkarmak, hekimlerin ekonomik ve özlük haklarını iyileştirmek, çalışma koşullarımızı düzeltmek ve ülkemizin içinde bulunduğu ekonomik ve siyasal kriz halinden bir an önce çıkmak için demokrasi, hak, hukuk ve adaleti geri tesis edip beyin göçünü engelleyerek tersine beyin göçü yaratmaktır" dedi.

"BAKANLIK GEÇİCİDİR, HEKİMLİK VE TTB KALICIDIR"

"Emek Bizim Söz Bizim" eylemi ile başlattıkları mücadele hattını yeniden kurmaları gerektiğini ifade eden Fincancı, "Sağlık Bakanlığı tarafından güvenli, güvenceli ve şiddetsiz bir ortamda çalışma koşullarımızın sağlaması için zorlamamız gerekmektedir.İktidar, yukarıda bahsettiğimiz tabloyu her dönemde olduğu gibi bu dönemde de gerçekleri ifade eden TTB'ye saldırmayı, onu tehdit etmeyi ve kapatmayı, görevden alma ve kayyım atamalarını başaramamıştır. Bundan sonra da başaramayacaktır. Şiddetsiz, güvenli, güvenceli hekimlik için mücadelemiz devam edecektir. TTB tüm hekimler için bir okul ve güvencedir. İstifa ettiği iddia edilen Sağlık Bakanı Sayın Fahrettin Koca da bir haksızlığa uğramışsa, mağduriyet yaşayan her hekimin yanında olduğumuz gibi, TTB olarak onun da yanında olacağız. Bakanlık geçicidir, hekimlik ve TTB kalıcıdır. Yeni dönemde görev alacak Merkez Konseyi üyelerimize şimdiden başarılar diler, her zaman olduğu gibi yine onların yanında, onlarla birlikte omuz omuza mücadele edeceğimizi bildiririz" diye konuştu. (Ankara/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Avcılar'da otomobil yayaların arasına daldı: 5 kişi yaralandı

SONRAKİ HABER

Artvin Yusufeli’de tünelde çökme

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa