01 Temmuz 2024 07:51
Son Güncellenme Tarihi: 01 Temmuz 2024 08:00

Evrensel'in manşeti | Yük işçide söz patronda

2024'te patronlardan alınmayacak vergi ve teşvikler 1,6 trilyon liraya ulaştı. Gelir vergisinde dilim sınırlarıysa enflasyonun altında artırıldı, işçiler yüksek vergi dilimlerine daha erken girdi.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Maliye Bakanı Şimşek, vergi paketi için bugün TÜSİAD ve MÜSİAD’ın da yer aldığı patron örgütleriyle bir araya gelecek. Verginin asıl yükünü çeken işçi ve emekçilerin taleplerine ise kulaklar tıkalı. İşçileri bastırma görevini yerine getiren sendikal bürokrasi, artık kemer değil boğaz sıkan bu rahatlığın dayanağı.

Hazine ve Maliye Bakanlığı verilerine göre devlet, 2023 yılında bütçenin yüzde 88.3’ü kadar vergi topladı. 4.5 trilyon liralık vergi gelirinin 2.5 trilyonu halktan toplanan dolaylı vergilerle gerçekleşti, payı yüzde 65’in üzerine çıktı. Doğrudan vergilerin toplam vergi gelirleri içindeki payı ise yüzde 34.54 oldu.

Ücret ve maaşlıdan alınan vergi kümülatif olarak bir yılda yüzde 125.9 arttı. Şirketlerin vergi artışı yüzde 61’de kaldı. Şirketlerin ödediği vergi 1 trilyon 275 milyar lira, ücretlilerin ödediği 2 trilyon 464 milyar lira oldu. 2023’te bir önceki yıla göre 3.4 kat daha fazla kâr elde eden şirketler, işçilerin yarısından az vergi ödedi.

2024 yılında patronlardan alınmayacak vergi ve teşviklerin miktarı 1.6 trilyon liraya ulaştı. Gelir vergisinde dilim sınırları ise enflasyonun altında artırıldı, böylece işçiler yüksek vergi dilimlerine daha erken girdi, ücretinden daha çok kesinti yapıldı. Gelir kaybını engellemek için fazla mesaiye ve ek işe bağımlı hale geldi.

İŞÇİLERİN TALEPLERİ

  • Patronlara teşvike son verilsin.
  • Servet vergisi getirilsin.
  • Yoksulluk sınırı altındaki ücretler vergi dışı bırakılsın.
  • Tüm dolaylı vergiler kaldırılsın.

SENDİKAL BÜROKRASİNİN TEMMUZ KORKUSU

Türk-İş ve Hak-İş bürokrasisi, Şimşek’in uygulayıcısı olduğu sermaye programının baş dayanağı oldu: İşçilerin temmuzda zam ve vergi yükünün azaltılması talepleriyle ilgili hükümetten rica etmek dışında tek bir adım atılmadı. Enflasyonla mücadele adı altında Şimşek programına tam destek verildi.

“Asgari ücrete zam yapılırsa sözleşme yaptığımız yerler artış ister” korkusunu yaşayan sendika bürokratları, eylemleri bastırmak için her yola başvurdu. İstanbul’da “temmuzda zam” talepli eyleme katılımı azaltmak için şubeler baskı altına alındı, eylem yapılan iş yerlerinde patronla iş birliği içinde işçi atıldı.

Nefes alamaz hale gelen işçiler, kendilerinden sabır isteyen sendikacıların maaşlarını, sendikalardan aldıkları tüm harcırah, tazminat ve ikramiyeleri açıklamasını istiyor. Mücadele halindeki işçiler de “Sendikaları, sermayenin işçileri denetlediği kurumlar haline getiren anlayışı defetmeliyiz” çağrısı yapıyor.

ÖNCEKİ HABER

Neden "Rezonans Kanunu" kitabını okumamalısınız?

SONRAKİ HABER

Fransa'da aşırı sağ karşıtı eylem düzenlendi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa