03 Temmuz 2024 16:18
Son Güncellenme Tarihi: 03 Temmuz 2024 16:56

Erdoğan Kazakistan'da Putin ile görüştü

Şanghay İşbirliği Örgütü'nün zirvesine katılmak için Kazakistan'a giden Erdoğan Putin ile görüştü.

Fotoğraf: DHA

Paylaş

Cumhurbaşkanı Erdoğan, Astana’da yapılan Şangay İşbirliği Örgütü zirvesinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ile görüştü.

Görüşme öncesinde yaptığı açıklamada Putin ile uzun süredir görüşemediklerini ama Hazine, Enerji ve Dışişleri Bakanlıklarının görüşmelerini sürdürdüğünü kaydeden Erdoğan, Akkuyu ve Sinop Nükleer Santralleri, Botaş ve Gazprom arasındaki ortaklığında yeni işletmeler kurulması ve Rus turistlerin Türkiye’ye gelmesi konularını görüşeceklerini ifade etti.

Erdoğan görüşme öncesi değinmese de Kremlin Sözcüsü Dmitriy Peskov, Putin ile Erdoğan’ın buluşmasında Suriye ve Ukrayna konusunun ele alınacağını ifade etti. Peskov, “Suriye’de barışın tesis edilmesi sürecini memnuniyetle karşılıyoruz. Rusya bu konuda büyük çaba harcıyor” dedi.

TÜRKİYE'YE DAVET ETTİ

Görüşmenin basına açık kısmında konuşan Putin, Erdoğan'la sürekli irtibat halinde olduklarını ve dünyadaki durumla ilgili görüş alışverişi yaptıklarını belirtti. "Dünyadaki tüm zorluluklara rağmen Rusya ile Türkiye arasındaki ilişkiler adım adım ilerliyor. Türkiye ile stratejik projelerimizi planlı şekilde hayata geçiriyoruz. Geçen yıl 6,7 milyon Rus turist Türkiye’yi ziyaret etti, turizmde rekor kırdık" dedi. Putin Erdoğan'ın daveti üzerine "Çok teşekkür ediyorum muhakkak gelirim Türkiye'ye" diye yanıt verdi.

İLETİŞİM BAŞKANLIĞINDAN AÇIKLAMA

Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanlığından görüşmeye açıklama yapıldı. Açıklama şöyle oldu: "Türkiye ile Rusya ikili ilişkilerinin yanı sıra Ukrayna-Rusya savaşındaki son durum, İsrail’in Filistin topraklarındaki saldırıları, Suriye’deki gerilimde çözüm arayışları ve terörle mücadele konuları ele alındı. Görüşmede Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin bölgesinde ve dünyada barışın tesisi için çaba göstermeye devam edeceğini, Türkiye’nin Rusya ile Ukrayna arasında devam eden savaşın önce ateşkes, ardından barışla sona erdirilmesi için uzlaşı zeminini oluşturabileceğini, iki tarafı da memnun edebilecek adil bir barışın mümkün olduğunu ifade etti. Cumhurbaşkanı Erdoğan görüşmede, İsrail’in Filistin topraklarındaki saldırıları ve Lübnan’a yönelik tehditlerinin bölgesel ve küresel barışı ve huzuru hedef aldığını, çatışmaların yayılmasının en büyük zararı bölge ülkelerine vereceğini, uluslararası toplumun artık İsrail’in durdurulmasına odaklanması gerektiğini belirtti. Cumhurbaşkanı Erdoğan, Türkiye’nin sınırlarının hemen ötesinde bir teröristan kurdurmamakta kararlı olduğunu, başta Suriye iç savaşı olmak üzere terör örgütleri için elverişli alan oluşturan istikrarsızlıkların sonlandırılması için somut adımlar atılmasının önemini ortaya koyarken Türkiye’nin çözüm için iş birliğine hazır olduğunu söyledi."

ŞUŞA’DA GÜNDEM BATI’YA HAZAR GAZI

Rusya'nın, Esad ve Erdoğan yönetimlerinin arasındaki ilişkileri düzenleyerek bir yanda güney cephesinde elini rahatlamayı diğer yanda da NATO içerisinde Türkiye’yi kendisine yakın tutmayı hedeflediği günlerdir tartışılıyor.

Erdoğan, Astana’nın ardından Azerbaycan Şuşa’da 5-6 Temmuz’da düzenlenecek Türk devletleri teşkilatı devlet başkanları gayriresmi zirvesine katılacak. Zirvede önemli konulardan biri Hazar gazının Türkiye üzerinden Batı’ya taşınması. Türk devletleri arasındaki ticari faaliyetlerin artırılması ve ikinci Karabağ operasyonu ardından bölgedeki normalleşme adımları gibi konular da masada olacak.

ABD YAPTIRIM, ERDOĞAN SURİYE’DE KALMAK İSTİYOR

Erdoğan’ın son durağı 9-11 Temmuz’da ABD’nin başkenti Washington’da düzenlenecek NATO liderler zirvesi olacak. Başta ABD Başkanı Joe Biden olmak üzere Erdoğan’ın müttefikleriyle ikili görüşmeler gerçekleştirmesi planlanıyor. NATO’nun tehdit olarak ilan ettiği Rusya ve rakip olarak kaydettiği Çin karşısında yeni kararlar alması bekleniyor. Rusya’ya yönelik yaptırımlara katılmasa da Erdoğan yönetiminin uluslararası finans kuruluşlarında aradığı krediler ve Irak-Suriye sahasındaki almak istediği pozisyon nedeniyle NATO’nun önüne koyacağı görevlerden kaçması mümkün görünmüyor. Öte yandan uzun süredir daha sıkı sarıldığı ABD-NATO çizgisine bağlılığını çeşitli pazarlıklar yapsa da Finlandiya ve İsveç’in üyeliğine onay, gayrisafi milli hasılanın en az yüzde 2’sini savunma harcamalarına ayırma, Ukrayna’ya silah sanayi desteği gibi birçok konuda kanıtladı. Yine Ukrayna savaşında tarafların yarışa girdiği top mermisi üretiminde üstlendiği taşeronluğa ciddi yatırımlar yapıldı, SİHA’lardan sonra bu alanda da savaş pazarına ciddi anlamda giriliyor.

YUKARIDA UKRAYNA, AŞAĞIDA SURİYE...

Gelinen noktada Erdoğan yönetimi yıllardır ABD ve Rusya’nın çıkarları konusunda izlediği sarkaç siyasetinin zorluklarıyla bir kez daha karşı karşıya. Bir yandan Rusya yaptırımlarına katılmasa da NATO ile birlikte Ukrayna’ya yönelik çeşitli yatırım ve desteklerini sürdüren Erdoğan yönetimi, Suriye’de ise yıllarca yıkılması için uğraştığı Esad rejimiyle masaya oturmak zorunda kaldığını görerek bölgede varlığını sürdürmenin yeni yollarını arıyor. Putin’in “ekonomik yaptırım” tehditlerinin ardından gittiği Astana’da, Putin Suriye açmazıyla Erdoğan’ı Washington’a göndermeyi hedefliyor. (POLİTİKA SERVİSİ)

ÖNCEKİ HABER

Antalya Serik'te 15 yaşındaki Suriyeli çocuk öldürüldü

SONRAKİ HABER

Pendik'te Safiye Bıçak, boşanma aşamasında olduğu erkek tarafından öldürüldü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa