Ölümü şüpheli kadının ailesi: Eşi şiddet uyguluyordu, tutuklanmalı

Diyarbakır'da şüpheli bir şekilde yaşamını yitiren Naciye Oturmak’ın evliliği süresince sistematik şiddet gördüğünü belirten yakınları, karakoldaki ifadesinin ardından serbest bırakılan Hekim Oturmak’ın tutuklanmasını istedi.

Diyarbakır'ın Silvan ilçesine bağlı Girbilok Mahallesi’nde oturan Naciye Oturmak (41), 4 Temmuz’da yaşadığı evde şüpheli şekilde yaşamını yitirdi. Polisler tarafından gözaltına alınan eşi Hekim Oturmak, aynı gün ifadesi alındıktan sonra serbest bırakıldı. 4 çocuğu olan Oturmak’ın evliliği süresince sistematik şiddete maruz kaldığını belirten yakınları ise, fail olarak gözaltına alınan Hekim Oturmak’ın serbest bırakılmasına tepki gösterdi.

"DAHA ÖNCE DE HASTANELİK OLDU"

Naciye Oturmak’ın eşi tarafından defalarca darp edildiğini belirten kuzeni Amine Parlak, “İki yıl önce ahıra koymuştu. Boğazını sıkmış, işkence etmişti. Bir akşam yine saat 23.00 gibi kayınbiraderi bizi arayıp zehirlendiğini söyledi. Hastaneye götürdük, baktık zehirlenmemiş yine eşi dövmüş. Yara almamış yeri kalmamıştı. Gittiğimde eşi hakaretler ederek gitmemi istedi. Diğer gün saat 12.00 gibi askerler geldi, herkes ‘ifade ver’ dedi. Ancak ne ettiysek çocukları için ifade vermeyeceğini söyledi. ‘Bu zulmü niye yapıyor?​’ diye sorduğumda ‘yaptığım peynir biraz ekşi olmuş, ona kızdı’ dedi. O zaman 2-3 gün bizde kaldı sonra ‘çocuklarım ağlıyor’ diyerek geri gitti” diye belirtti.

"İŞKENCE GÖRÜYORDU"

Kuzeninin yaklaşık bir yıl önce yine darp edildiğini belirten Parlak, kendisine “hortumla beni dövdü, balkondan atmak istedi” diyerek maruz kaldığı işkenceyi anlattığını söyledi. Ancak uyarılarına rağmen kuzeninin bir türlü şikayetçi olmadığını vurgulayan Parlak, “İşkence görüyordu ama yine de çocukları için terk etmiyordu. ‘Benim yanımda dur’ diyordum, ‘Dayanamıyorum çocuklarıma üzülüyorum’ diyordu” ifadelerini kullandı.

"VÜCUDU MORLUKLAR İÇİNDEYDİ"

Naciye Oturmak’ı büyüten teyzesi Hediye Parlak da, yeğenini görmek için morga girmek istediğini fakat hakim ve savcının gelmemesinden kaynaklı izin verilmediğini aktardı. Otopsi işlemlerinin ardından yeğenini yıkadıklarını söyleyen Parlak, “Başı, vücudu, kolları, bacakları, her yerinde siyah morluklar vardı, darp almamış yeri yoktu” diyerek, işkence izlerine dikkat çekti. Parlak, yeğenin daha öncede “Teyze eline poşet geçirip, boğazımı sıkıyordu. Sonra benim kendime zarar verdiğimi söylememi istiyor, üzerime atarsan seni öldürürüm” diyerek tehdit edildiğini söylediğini aktardı. 

Yeğninin çocukları için bu evliliğe katlandığının altını çizen Parlak, “Bir gün geldi bir ay kaldı. Eşi geldi ‘vermeyeceğimizi’ söyledik. Çünkü bir gün boğacağını biliyorduk. ‘Bir daha böyle bir şey yapmayacağım’ dedi ve kızı gönderdik. Bu sene yine aynı ayda, aynı şeyi yaptı. O (Hekim Oturmak) boğmuş. Gözümüzle görmedik ama iki kardeşinin de ona yardım edip arabaya koyduklarını, hastaneye götürdüklerini söylüyorlar” diyerek, Hekim Oturmak’ın tutuklanmasını istedi.

"ÇOCUKLARI ŞİDDETİ ANLATMIŞ"

Kardeşi Ayhan Korhan, ablasıyla iki gün önce konuştuğunu dile getirerek, şunları belirtti: “Keyfi yoktu, ‘Yine dövdü mü seni?​’ dedim. Ses çıkarmadı. ‘Bir huzur vermiyor bana. Çocuklarımın hatırı için idare ediyorum’ dedi. Naciye bize bir şey demiyordu ama çok şey yaşıyordu. 7 yaşındaki çocuğu, jandarma ifadesinde ‘Babam tekme, yumrukla dövdü’ demiş. Kızı görmüş, onun yanında dövmüş. Yumruklamış, tekmelemiş. Çocukları da ondan korkuyordu ve yanında konuşamıyorlardı. Davacıyız. Hekim Oturmak’ın serbest gezmesini istemiyoruz. Ablama çektirdiklerini o da çeksin. İki kardeşi ona yardım etmiş. Kardeşlerinin de ceza almasını istiyoruz.”

"OTOPSİ RAPORU BEKLENİYOR"

Ağabeyi İlhan Parlak ise, görüştüğü jandarmanın Hekim Oturmak’ın çelişkili ifade verdiğini söylediğini aktardı. Jandarmanın ayrıca çocukların babaları tarafından tehdit edildiğinden şüphelendiğini belirten Parlak, savcının otopsi raporunun sonucunu beklediğini söyledi. Hekim Oturmak’ın serbest bırakılmasına tepki gösteren Parlak, “Şikâyetçiyiz. Elimizden ne geliyorsa yapacağız” dedi.(MA)

Kadın cinayetleri durmuyor: “Aileyi değil kadını koru”