Maraş’ta 44 kişinin öldüğü Saitbey Sitesi davasında ailelerden çağrı: "Kamu görevlilerine soruşturma izni çıksın"

Maraş’ta 6 Şubat depremlerinde yıkılan ve 44 kişinin yaşamını yitirdiği Saitbey Sitesi’yle ilgili davanın dördüncü duruşması yarın görülecek. Saitbey Sitesi’nde ailesini kaybeden Tuba Erdemoğlu, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'ya, "17 ay geçmesine rağmen kaçak yapıya göz yuman Dulkadiroğlu Belediyesi’ndeki kamu görevlileri hâlâ soruşturmalara dahil edilmedi. Kamu görevlileriyle ilgili izinler hala çıkmadı. 17 aydır neden çıkmadı? İçişleri Bakanlığı izinlerin çıkması için ne bekliyor" diye sordu. Eşini, 4 evladını ve kolunu kaybeden Tuba Demirtaş ise “Sağlam diye aldığımız bina bizim saniyeler içinde mezarımız oldu. Adalet yerini bulsun istiyoruz” dedi.

Maraş merkezli 6 Şubat depremlerinde Maraş’ın Dulkadiroğlu ilçesinde yıkılan Saitbey Sitesi’nde 44 kişi yaşamını yitirmişti. Davanın dördüncü duruşması yarın Kahramanmaraş 4. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülecek. Kahramanmaraş Cumhuriyet Başsavcılığı, iddianamede tutuklu sanıklar Hasan Ç., Yavuz K., Halil Y., tutuksuz sanıklar Melike Y., Halil İbrahim U., Murat K.'nin “bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne neden olma” suçundan 2 yıl 8'er aydan 22 yıl 6'şar aya kadar hapis cezası talep etti.

Duruşma öncesi; Saitbey Sitesi’nde babası Hasan, annesi Hatice, kardeşi Sudenaz ve dedesi Ökkeş Çayırcı’yı kaybeden Tuba Erdemoğlu ile eşi Mete, kızları; Zeynep, Erva, Ayşe, Buğlem’i kaybeden Tuba Demirtaş, ANKA Haber Ajansı’na konuştu. Saitbey Sitesi’nin kentsel dönüşümle yapıldığını ve 5 yıllık bir bina olduğunu belirten Tuba Erdemoğlu, "Ne yazık ki 6 Şubat sabahı 8 saniyede yerle bir oldu ve 44 canımıza mezar oldu. Ailem dahil 44 kişi yaşamını yitirdi ve hâlâ bir çocuğumuz kayıp” diye konuştu.

"44 KİŞİ GÖZ GÖRE GÖRE KATLEDİLMİŞ"

Erdemoğlu, “İnşaat Mühendisleri Odası (İMO) Ankara Şubesi'nden aldığımız raporla; zemin etüt raporunun onaylamadan kazı çalışmasının yapıldığı, statik proje olmadan katlar çıkıldığı, 3,5 katının kaçak yapıldığı ve hiçbir şekilde denetime tabi tutulmadığını öğrenmiş bulunmaktayız. Saitbey Sitesi, Dulkadiroğlu Belediyesi’ne sadece 400 metre mesafede idi. 3,5 katı kaçak yapılan bu yapı aylarca gözardı edilmiş, hiçbir şekilde denetime tabi tutulmamış, inşaat durdurulmamış, ceza kesilmemiş, yaptırıp uygulanmamış. 44 kişi göz göre göre katledilmiş” dedi.

İÇİŞLERİ BAKANLIĞI'NA SESLENDİ

Erdemoğlu, İçişleri Bakanı Ali Yerlikaya'ya, "17 ay geçmesine rağmen kaçak yapıya göz yuman Dulkadiroğlu Belediyesi’ndeki kamu görevlileri hâlâ soruşturmalara dahil edilmedi. Kamu görevlileriyle ilgili izinler hala çıkmadı. 17 aydır neden çıkmadı? İçişleri Bakanlığı izinlerin çıkması için ne bekliyor" diye sordu.

Erdemoğlu, şunları söyledi: "Saitbey Sitesi davası sadece biz sevdiklerini kaybeden ailelerin davası değil. Tüm Türkiye’nin davası olmalı. 9 Temmuz’da görülecek davamıza tüm Türkiye'nin sahip çıkmasını istiyorum, yanımızda olu, destek olun. Davamız davanızda davamıza sahip çıkın. Bizler adalet istiyoruz. Saitbey Sitesi davası 'taksirle' görülecek bir dava değil. Cezaların caydırıcı olması için ve davamızın emsal olması için 'olası kastla' görülmesini talep ediyoruz."

"ADALET YERİNİ BULSUN İSTİYORUZ"

Depremde, eşini, 4 çocuğunu ve kolunu kaybeden, ve iki gün sonra enkazdan çıkarılan Tuba Demirtaş ise şöyle konuştu: "Sağlam diye aldığımız bina bizim saniyeler içinde mezarımız oldu. 5 tanesi benim canım 44 can vefat etti. Bir tane kayıp hâlâ bulunamayan bir evladımız var. Acımızı bile yaşayamadan biz hukuk mücadelesine başladık. Evimiz kentsel dönüşümden yapılmıştı. Kolonlarında köpükler çıktı. Perde beton eksik bırakılmıştı. Alttaki market asma kat çıkmak için binanın taşıyıcı sistemlerine çelik profiller vidalamıştı. Kentsel dönüşümden çıkmış bina sağlam olması gerekirken, daha çok özen gösterilmesi gereken bir bina olması gerekirken malzemeden çalınarak ve birçok usulsüzlükler yapılarak yapılmıştı. Biz bunları sonradan öğrendik. Çünkü biz deprem yönetmeliğinden sonra yapılan bir binanın bu kadar kötü olacağını düşünemedik. Etrafımızdaki binalar yıkılmazken bizim binamız yıkıldı ve otoparktan araçlarımız sağlam çıktı. Marketten yukarısı yıkıldı. Biz bunların hesabının sorulmasını istiyoruz. Usulsüzlüklerin, kimlerin eli varsa, kimler yaptıysa giden canlarımızı geri getirmeyecek ama onların da cezasız kalmasını hiçbir zaman istemiyoruz. Adalet yerini bulsun istiyoruz." (ANKA)