Kristal Yağ işçilerinin grevi bir ayı geride bıraktı
Toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde patronun düşük zam teklif etmesine karşı greve çıkan Tekgıda-İş üyesi Kristal Yağ işçileri bir ayı geride bıraktı. Grevdeki işçileri aileleri yalnız bırakmıyor.
Fotoğraf: Evrensel
Nuray Öztürk
İzmir
Tekgıda-İş’in örgütlü olduğu İzmir’deki Kristal Yağ fabrikasındaki toplu iş sözleşmesi görüşmelerinde patronun düşük zam dayatmasına karşı işçilerin başlattığı grev bir ayı geride bıraktı. Geçtiğimiz cuma yapılan görüşmede patron düşük zam dayatmasını sürdürürken işçiler ise kararlılıkla grevlerini sürdürüyor. Dayanışma ziyaretlerinin yanı sıra işçi aileleri de grev alanına geliyor.
Tarih bölümü mezunu Cengiz Özdemir ataması yapılmayınca mecbur fabrikalarda çalışmaya başlamış. 11 yıldır Kristal Yağ fabrikasında rafine bölümünde çalışıyor. Eşi ve çocuklarıyla birlikte grev çadırına gelen Özdemir, “İlk girdiğimde asgari ücretin biraz üzerinde paraya çalışıyordum. Sonra kalifiye eleman olduk, biraz yükseldi. Şu an ise yetiştirdiğim insanlarla aynı parayı alıyorum. Ücretlerimiz çok düşük. Ocak ayından beri asgari ücretin altındayız. Maaşımı almadan vergi kesiliyor, sonra aldığımız her şeyden vergi kesiliyor” diyor.
Taleplerinin insanca yaşamaya yetecek ücretler ve adil bir vergi sistemi olduğunu söyleyen Özdemir şöyle devam ediyor: “Kaynak var ama bize yok. İstihdamı korumak adına teşvik ve vergi indirimi uyguluyor devlet... Çünkü 100 bin kişi işten atılsa ortada vergi alacak kimse kalmayacak, daha çok açık çıkacak...”
“Ne yapılmalı” sorusuna ise “Buna karşı tek başına ya da tek bir fabrikada bir şey yapamayız... Keşke devamı gelse de daha büyüğü olsa... Bir hafta kontak kapansa arka arkaya şu petrol fiyatları düşse başka türlü olacak” diye cevap veriyor. Özdemir, talep ettikleri zammı alana kadar greve devam edeceklerini söylüyor.
"NEYİN KEMERİNİ SIKAYIM?"
Cengiz Özdemir’in eşi Yeşim ile sohbet ediyoruz. İlk defa bir greve tanık olduğunu söylüyor. Rahatsız olduğu için bir süredir çalışamadığını ifade ederek, “Tek maaşla yaşıyoruz. Annelerin desteğiyle, borçla ayakta kalıyoruz. Biri 9 yaşında, biri 7 yaşında iki çocuğumuz var. Benim eşim aynı zamanda üniversite mezunu, tarih öğretmenliği yapması gerekiyor fakat ataması olamadığı için Kristal Yağ fabrikasında çalışıyor. Ben icra takipçisiyim. Şu durumda bir avukatın yanında çalışıp mesleğimi yapsam eşimden daha fazla maaş alacağım ve ben ilkokul mezunuyum. Gerçekten çok ağır çalışıyorlar. Ama çok düşük ücret alıyorlar ve geçinemiyoruz. Emeklerinin karşılığını almaları gerekiyor. Grevlerinin başarıyla sonlanmasını isterim” diyor.
Yeşim Özdemir, hükümetin kemer sıkma politikasına da değinerek, “Kemer sıkın diyorlar, geçinemiyoruz ki kemer sıkalım. Arabamızı tamir ettireceğiz, kelle koltukta biniyoruz ama tamir ettiremiyoruz. Sıkacağımız kadar zaten sıkıyoruz, birçok şeyden vazgeçtik. Ben çocuklarımı hiçbir kursa yazdıramıyorum. Okul masraflarına yetişemiyorum ki kursa yazdırayım, neyin kemerini sıkayım? Her şeyden vergi alıyorlar, yakında aldığımız nefesten de vergi vereceğiz az kaldı ona” diye tepki gösteriyor.