10 Temmuz 2024 13:26

Kamuda tasarrufta gelinen nokta: Öğrenciye eğitim yok

Yaz okulunda ders açılmamasında bile Erdoğan-Şimşek programının hayatımızla bağlantısını net bir şekilde görebiliyoruz.

Kamuda tasarrufta gelinen nokta: Öğrenciye eğitim yok

Fotoğraflar: AA | Kolaj: Evrensel

Kamuda tasarruf paketinin yürürlüğe girmesiyle beraber üniversite öğrencileri de kamuda kemer sıkma politikasından nasibini aldı. Ortadoğu Teknik Üniversitesinde bu yaz Matematik Departmanı, akademisyenlerin payına düşen ödeneğin düşük olması sebebiyle havuz derslerini açmadı. 6 haftalık yaz okulu süresinde ders açan hocalara rektörlük tarafından 15 bin lira gibi bir rakam verilmesi teklif edilmiş. Birçok hoca da emeğinin karşılığını alamadığını görünce ders açmamaya karar veriyor. Bunun karşısında rektörlük ise hocalara verilen ödeneği arttırmıyor. Böylece hem hocalar hem de öğrenciler mağdur edilmiş oluyor.

KAMUDA TASARRUF PAKETİ OKULUN UZAMASINA DAHİ SEBEP OLUYOR

Bir arkadaşımız “Benim bölümümdeki 6. dönemim bitmesine rağmen sistemde hala 2. sınıf olarak gözüküyorum çünkü 1. sınıf dersi olan Math118 (Calculus II) dersini hala veremedim. Geçilmesi zor ve her dönem açılmayan bir ders. Ayrıca bölümümdeki 3 dersi bağlıyor. Yani bu dersi veremediğim sürece diğer derslerimi alamıyorum. Şartlı serbestlik durumunda olduğum için sadece önceden aldığım ve veremediğim ya da düşük verdiğim dersleri tekrar alabiliyorum. Yazın bu dersi verdiğim taktirde şartlı serbestlikten çıkıp yeni dönemde yeni dersler alıp bölümüme devam edebilecektim. Zaten bir sene uzayan bölümüm yazın tek bu ders açılmamasıyla bir sene daha uzamış oluyor. Uluslararası bir işte part-time online olarak çalışıyorum. Mezun olunca tam zamanlı çalışmaya devam etmemi istediklerini söylemişlerdi. Ne yazık ki bölümüm uzadığı için işten çıkarılma riskiyle karşı karşıyayım. Bu kadar stresle baş etmek kolay değil maalesef. ODTÜ’yü kazanmamıza rağmen gelecek kaygısı yaşamak da bizleri zorlayan bir durum.”

Biyoloji 1. sınıf bir arkadaşımız “Açıkçası benim için çok önemli bir etkisi yok. Çünkü burs almıyorum. Ancak bazı arkadaşlarımızın düşük ortalamaları yüzünden bursları gidebiliyor ve dersin açılmaması bu ihtimali artırıyor. Daha kötüsü bazıları içinse bu dersi alamamak okullarının uzamasına ya da sınıf tekrarı yapmalarına sebebiyet verebiliyor.” diyerek öğrencilerin yaşadığı mağduriyeti anlatıyor. YÖK'ün kararına göre üniversitelerin ya bütünleme ya da yaz okulu açma zorunluluğu var. Ancak mevcut durumda bu karara pratikte uyulmadığı görünüyor.

Math118 dersinin açılmama kararından sonra dersi almak isteyen öğrenciler hocalarla görüşmeler gerçekleştirdi. Matematik departmanındaki hocalarımız da aslında dersi açmak istediklerini ancak verilen maaşın emeklerinin karşılığı olmadığını söyledi. Görüşmelere giden bir arkadaşımız hocaların yaşadığı durumu şöyle anlatıyor: “Maalesef hocalara döner sermayeden verilen ücret yerlerde sürünüyor.  3 sene öncesine kadar yaz okulu için 1 tam maaş kadar ek ödeme verilirken şu an 1/5 maaşa kadar düşmüş durumda ve bu ücret asgari ücret civarına denk geliyor. Bu durumda da haklı olarak hocalar alacakları 3 kuruş “sadaka” için yazın sıcağında ter dökmek, tatillerinden feragat etmek istemiyorlar.”

Peki rektörlük neden hocalara yeteri kadar para vermiyor? Rektörlüğün parası olmadığı için mi? Daha önceleri de Genç Hayat aracılığıyla ODTÜ’deki bütçe sorununa değinen yazılara yer vermiştik. Biz cevabı biliyoruz: Bütçe gayet de var, sadece eğitimimize harcamaya yok. ODTÜ senelerdir gerek devlet hazinesinden aldığı ödeneklerle gerekse içindeki özel işletmelerden yurtlara kadar birçok gelir kalemleriyle milyarlarca liralık gelirler elde ediyor. Ancak bu paralar nerelere gidiyor? Gerek döner sermayeden rektörlüğe aktarılan paralar gerekse teknokente akan paraların sonucunu eğitimimize yansımalarımızdan görüyoruz.

ŞİMŞEK PROGRAMI ÖĞRENCİLERİ DE DERİNDEN ETKİLİYOR

Yukarıda bahsettiğimiz rektörlüğün bu politikası ders alamamamızın bir nedeniyken bu politikaların asıl sebebi bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan ve Ekonomi ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in uygulamakta oldukları ekonomi politikaları. Örneğin yıllardır kamudan, eğitimden kısan hükümet şimdi de kamuda tasarruf paketiyle eğitimden daha da fazla kısmayı gerekçelendirmiş oluyor. Bu kararların bize dönütüyse yazın personele ücret, öğrenciye ders vermemek oluyor.

Yıllar önce başlamış kamudan kısma çabaları şimdi kamudan tasarruf paketiyle gerekçelendiriliyor. “Tasarrufun” derecesi arttırılırken personel ücretleri azaltılamayacağı için personel kontenjanları azaltılıyor, okuldan ayrılan ya da emekli olan hocaların yerine kimse gelmiyor, laboratuvarlarda asistan kalmıyor. Diğer bir yandan bu politikalar sebebiyle kampüslerimizde yaşamak, eğitim görmek her geçen gün zorlaşıyorken, bir dersi bile alamamak birçoğumuzun okulunun uzamasına, masraflarımızın artmasına sebep oluyor. Birçok öğrencinin aileleri çocuklarını okutmak için kendi boğazlarından kesmek zorunda kalıyor. Ya da öğrenciler olarak bir yandan okurken bir yandan çalışmak durumunda kalıyoruz. Bu koşullarda bugün birçok işçi ve emekçinin talebi olan temmuz zammı aslında bizleri de yakından ilgilendiriyor.

Artan ekonomik kriz ile birlikte hayatlarımız gittikçe zam yağmurunda daha fazla boğulmaya devam ederken ne burslarımız ne ailelerimiz ne okulumuzdaki işçiler ne de akademisyenlerimizin maaşları zam alıyor, sürekli olarak enflasyon karşısında günden güne eriyor. Bu durum, burslarını geri almak ve dönem tekrarı yapmamak için ortalamamızı yükseltmek isteyen bizlere yaz okulunda ders açılmaması ile bir kez daha karşımıza çıkıyor. Aslında güncel olarak yaz okulunda ders açılmamasında bile “Tasarruf paketi, OVP, Temmuz zammı talebi neden benim hayatımı etkilesin ki” tartışmalarında bu bağlantıyı net bir şekilde görebiliyoruz. Biz ODTÜ'den bir kez daha seslenmek istiyoruz. Ekonomik krizin faturası bize değil sermayedarlara kesilsin. Gençlik özgürce bilim yapabilsin.

Evrensel'i Takip Et