22 Mart 2013 13:38
Burak Yılmaz

Bekçi Murtaza, Diplomalı Hıyarcı, Namussuz Namuslu ve diğerleri… Çok bilinen ve birçoğumuz tarafından çokça da sevilen Yeşilçam karakterleri. Ortak karakter özellikleri ve izleyenlerdeki duygusal yansımalarından dolayı dikkat çekici. Farklı senaryo ve kurgularda görsek de onları hepsi memur, hepsi görev ehli. Adam kayırma, rüşvet, yolsuzluk düşmanı; sevdiğimiz büyüklerimiz hepsi. Biraz yalnız, biraz çaresiz, her şeye rağmen ‘perensip’ sahibi.

Bu saygıdeğer Yeşilçam figürlerinden bahsedip hafızalarımızdaki yerlerini güçlendirmenin yanında eserlerin çıkış noktalarından da bahsetmek istiyorum. En önemlisi, bu eserlerle ve figürlerle alakalı naçizane görüşlerimi paylaşmak niyetim. Bunu da Orhan Kemal’in ‘Bekçi’ romanı ve Oktay Arayıcı’nın ‘Seferi Ramazan Bey’in Nafile Dünyası’ oyunu aracılığıyla yapmaya çalışacağım.

BEKÇİ MURTAZA

Müjdat Gezen’in ‘Bekçi Murtaza’ karakterini canlandırdığı ‘Bekçi’ filmi; 1986 yapımı ve Orhan Kemal’in aynı adlı romanından uyarlama. Roman, önceleri oyun metnine dönüştürülmüş ve birçok yerde de bu haliyle oynanmış. Nihayetinde kendine Yeşilçam’da yer bulmuş. Her ne kadar Orhan Kemal, romanının tiyatroya uyarlanmış hallerini pek beğenmese de ben bu durumun konunun aktarılmasında sıkıntı yaratacağını zannetmiyorum.

Bekçi Murtaza ‘kahraman’ bir dedenin torunudur ve ecdadına layık olması gerektiği için olacak; işine bağlı ve otoriterdir. Çalıştığı fabrikanın işçilerine soracak olursanız; acımasız, despot, deli bir adam. Ailesinin Murtaza hakkındaki düşünceleri de hasta ve çekilmez bir adam olduğu yönünde maalesef. Yani, vazife tutkusu uğruna gittikçe yalnızlaşan bir Murtaza portresi. Murtaza, parçası olduğu düzen içerisinde dürüst olmaya çalışırken kendisinden ve çevresinden ödün vermiş, en büyük hasarı da yine kendine en yakın insanlara; ailesine ve fabrikadaki işçilere vermiştir.

Oktay Arayıcı’nın ‘Seferi Ramazan Bey’ in Nafile Dünyası’ oyununu ve ‘Komiser Ramazan’ karakterini  ise Yeşilçam’a ilham verdiğini düşündüğüm ve bu vesileyle biraz da Oktay Arayıcı’dan bahsetmek istediğim için anlatacağım. Oktay Arayıcı; 12 Eylül öncesinde, sonrasında sahnelenmesi yasaklanan pek çok oyunun toplumcu-gerçekçi yazarı. İzmit’te GoodYear lastik fabrikasındaki grevi konu alan ‘Kondulu Hayriye’ oyunu da yasaklanmış zamanında. Oyunları epik tarzda, yani karakterler seyirciyle diyalog halinde ve dekorlar genellikle basit.

KOMİSER RAMAZAN

Komiser Ramazan da Murtaza gibi otoriter ve nizam delisi, vazife tutkusuyla yanar-tutuşur bir adamdır. Her gittiği yerde hesapları karıştırdığı, anlaşmaları bozduğu için birtakım bahanelerle oradan oraya sürülür. ‘Seferi Ramazan’ demiş zaten Oktay Arayıcı. Seferi olmasının yanında bekardır da Ramazan. Vazife tutkusunun yalnızlaştırdığı bir karakter daha. Onun iyi insan anlayışı budur ve böyle davranırsa her şeyin onun adına daha güzel olacağına inanır. Bana göre, çabasının; toplumsal tepkisini fatura tahsil eden memura, hastanedeki hemşireye, fotokopi merkezindeki çalışana gösteren vatandaştan hiçbir farkı yoktur. İşsizlik, yoksulluk, güvencesizlik gibi dertleri olan vatandaşın farkında olmadan bütün öfkesini buralarda kusmasından bahsediyorum. Çünkü tepkiyi anlamlandıracak, yanlışları doğrultacak davranışlar  bunlar değildir. Ramazan’ın da doğrultma çabası nafile çabadır bu gibi sebeplerden. Nafile bir dünyadır onunkisi, seferi ve nafile.

Namussuz  Namuslu, Diplomalı Hıyarcı Ali ve birçokları da Murtaza ve Ramazan gibi eğrilikler dünyasında tek başına doğru olma çabası yüzünden; üzülen, yalnızlaşan bazen de maalesef eğrileşen insanlardır. Ben de onları her izlediğimde, her düşündüğümde; şu çabanı, isteğini, daha güzel dünya hayallerini diğerleriyle birleştirip isyanını büyütsene derim. Murtaza, Ramazan, Ali! Bakın sizlere sesleniyorum. Hepiniz kamu emekçisisiniz. Gelin birleşin.

Aliler, Ramazanlar, Murtazalar; birleşin!..

EVRENSEL'İNMANŞETİ

Yüksek voltajlı teşvik

Yüksek voltajlı teşvik

Erdoğan-Şimşek programıyla emekçilerin bir ayı daha gıdaya gelen yüksek zamlar ve eriyen ücretlerle geçti. Özelleştirmelerle ihya edilen sermaye gruplarına ise sadece bir ayda ‘üretmedikleri elektrik’ için 1 milyar lira teşvik verildi. Sanayi patronları da çalıştırdıkları her kadın işçi için devletten artık daha fazla teşvik alacak.

BİRİNCİSAYFA
SEFERSELVİ
2 Mart 2025 - Sefer Selvi

Evrensel'i Takip Et