12 Temmuz 2024 04:45

Hasçelik Kablo’daki sömürünün tablosu: Bir işçinin ücreti 10 metrelik kablonun fiyatı

Türkiye’nin en büyük 500 sanayi şirketi listesinde 116. sırada bulanan Hasçelik Kablo'da işçiler yoksulluk sınırının yarısı kadar ücret alıyor. Bir işçi, "10 metrelik kablo maaşımız ediyor" diyor.

Ekran görüntüsü Hasçelik tanıtım filminden alınmıştır.

Paylaş

Ahmet AKARSU
Kayseri

Kayseri’nin en büyük işletmelerinden olan Demiryaka Holding şirketleri arasında bulunan Hasçelik Kablo, İstanbul Sanayi Odası tarafından açıklanan Türkiye’nin en büyük 500 sanayi şirketi (İSO 500) listesinde 11 milyarlık satışla 116. sırada bulunuyor. 65 ülkeye ihracat yapan fabrikanın patronu ‘vergi rekortmeni’ olarak biliniyor. Türkiye’nin en büyük işletmelerinden Hasçelik Kablo’da çalışan işçiler ise yoksulluk sınırının yarısı kadar ücret alıyor. 10 yılı aşkın süredir Demiryaka Holding bünyesinde çalışan bir işçi, “10 metrelik kablo bizim maaşımız ediyor. Bir makara ise bütün işçilerin maaşını çıkarıyor” diyor.

Demiryaka Holding bünyesinde çalışan Adem, özü sözü bir, doğru bildiği yoldan şaşmayacak cinsten bir işçi. “Karakterimde yalan söylemek, baş eğmek olmaz benim. Ne gördüysem o, doğru birdir” diyor.

"DİSK GELMESİN DİYE TÜRK METAL’İ GETİRDİLER"

İş hayatına mobilya işçiliği yaparak başladığını anlatıyor: “Kayseri mobilya kenti. Küçük bir mobilya fabrikasında işe başladım. Bir süre çalıştım. Çalıştığımız iş yerine sipariş gelirdi. Şu kadar üretim olacak denirdi. Başlardık mobilya üretmeye. Gel zaman git zaman, metal iş yerinde daha fazla ücret var derlerdi. Gittim girdim Demiryaka Holdinge. Büyük bir iş yeriydi, siparişler bitmiyordu. Boyuna üretim yapılıyor. Ay sonu geldi, maaşa bir baktım mobilyadan daha az. Sonra anladım Türk Metal holding bünyesinin hepsinde yetkili değil. O zaman DİSK’e giden arkadaşlar olmuştu. DİSK’in adını duyan patron, hemen Türk Metal’i yetkili sendika yaptı. Maaşlar yan haklarla biraz artmıştı...”

İSRAİL’E ÜRETİM YAPANLARIN BAŞINDA

Demiryaka Holding bünyesindeki bütün iş yerlerinin İsrail’e üretim yaptığından söz ediyor Adem. “İş yerini sürekli bakanlar, vekiller ziyaret ediyor. Şöyle kâr etti. Şöyle vergi rekortmeni oldu diye. Filistin’e gözyaşı dökmeyi biliyorlar ama üretimden de ödün vermiyorlar” diyor.

Hasçelik Kablo’da üretilen bir makaranın bütün işçi aylıklarını karşıladığını söylüyor Adem: “Biz üç metre kablo parçasının karşılığını ücret diye alıyoruz. Tonlarca ağırlıkta, metrelerce uzunlukta kablo üretiliyor ama işçinin ederi üç metre oluyor. Toplam işçilerin ederi ise bir makara kadar.”

Hasçelik Kablo’nun ürettiği ürünler elektrik şirketlerine satılıyor. Hasçelik Kablo’nun bu ürünleri elektrik şirketlerine ne kadara sattığına ulaşılamasa da elektrik şirketleri Hasçelik Kablo ürünlerini türüne ve uzunluğuna göre (1x16 mm ila 5x400 mm arası) 30 lira ila 3 bin lira arasında satıyor. Örneğin solar cinsi bir kablonun 1x120 milimetrelik satış fiyatı 3 bin lira. Bu türün 10 metrelik fiyatı ise yaklaşık 30 bin lira ediyor.

"ESAS VERGİ REKORTMENİ BİZİZ"

Ücretlere temmuz ayında zam talebinin olduğunu dile getiren Adem, “Banka promosyonu ile işçiyi bekletmek isteyecekler ama zam da olsun, promosyonu da işçi alsın, bu bizim hakkımız. İş yerinde ter döken her işçi aldığı ücretin helal olduğunu bilir” diyor.

“Vergi rekortmenliği” açıklamalarını soruyoruz işçi Adem’e. “Patronlar yıl sonu vergiyi az ödemek için elinden geleni yapıyor. En ufak bir şeyi gider gösterip vergiden düşüyorlar. Vergi rekortmeni diye boy boy haber yapıyorlar ama en çok vergiyi işçi veriyor. Esas rekortmen biziz” diyor: “11 milyarı patron kendi mi kazanmış ki? İşçi olmazsa patronlar bir hiç. 11 milyarın yarısını vergi versin de görelim.”

"SENDİKACILARI SAHADA GÖRELİM"

Sendikaları soruyoruz Adem’e, şunları anlatıyor: “Türk Metal Kayseri eski şube başkanı sözleşmede ek zam istendiğinde işçileri ciddiye almıyor diye tartaklandı. İstifasının ardından genç bir sendikacı başımıza getirdiler. O da eski bir sendikacının akrabasıymış. Şimdilerde işçilerden yana gibi gözüküyor. Yeni geldi. Yarın bir gün göreceğiz ne kadar işçiyle beraber olduğunu. İş yeri temsilcilerinden, şube başkanına, genel başkana kadar işçiyi unuttular...”

Türk-İş, Hak-İş ve DİSK’in ortak açıklamasını nasıl değerlendirdiğini sorduğumuzda, “Masada herkes konuşur. Mühim olan sahada konuşmak. Fabrika içlerinde ses çıkarmak. Binlerce işçinin tepkisi karşısında kimse duramaz” cevabını veriyor.

Not: İşçinin talebi doğrultusunda gerçek ismi kullanılmamıştır.

ÖNCEKİ HABER

Madımak ve Başbağlar katliamlarının araştırılması AKP ve MHP oylarıyla reddedildi

SONRAKİ HABER

Erdoğan, Ukrayna Devlet Başkanı Zelenski ile görüştü

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa
Evrensel Ege Sayfaları
EVRENSEL EGE

Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...