Keleşoğlu Erdoğan'ın NATO temaslarını değerlendirdi: Ülkenin değil, rejimin bekası için
Erdoğan'ın NATO temaslarını değerlendiren Keleşoğlu: “ABD'nin etkisinin azaldığı uluslararası sistemde, Türkiye gibi orta büyüklükte diyebileceğimiz ülkelerin özerk davranabilmesinin önü açılıyor."
Erhan Keleşoğlu | Fotoğraf: Özgür Gültekin/Evrensel
Birkan BULUT
Ankara
Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Astana'da Rusya, Washington'da NATO ile temaslarını gazetemize değerlendiren Siyaset Bilimci Erhan Keleşoğlu, Erdoğan'ın ABD ve Rusya, NATO ve Şanghay beşlisinin karşıt çıkarlarından faydalanmaya çalıştığını anlattı. Keleşoğlu, bu denge siyasetinin rejimin bekası için izlendiğini vurguladı.
Erdoğan'ın özellikle 15 Temmuz darbe girişiminden sonra ABD ve Rusya arasında bir denge siyaseti izlediğini anlatan Keleşoğlu, "Bu siyasetin, Türkiye'nin genel ulusal çıkarlarının ötesinde saray rejiminin bekası için izlendiğini söylememiz gerekiyor. Bugün Şanghay Beşlisine dahil olma isteği de bu siyasetin gereği. Erdoğan yönetiminin 2014'ten beri ABD ile ilişkileri kötüye gitti. ABD'nin Suriye politikasının değişmesi, darbe girişiminin arkasında olmakla suçlanması, Fethullah Gülen'in iade edilmemesi, Türkiye'nin F-35 programından çıkarılması da bu süreci pekiştirdi. Son dönemde ABD ile ilişkiler yeniden tamir edilmek isteniyor. F-16'larla ilgili sözleşmenin imzalanması buna işaretti" dedi.
Ancak Erdoğan'ın Ukrayna savaşı sırasında Rusya'yı karşısına almayan bir politika izlemesinin NATO'daki kaşların kalkmasına neden olduğunu ifade eden Keleşoğlu, "Fakat Erdoğan, Macaristan lideri Orban gibi özerk hareket etmeyi başarabildi. Ukrayna ve Rusya arasında tahıl anlaşmasına arabuluculuk etmesi, Ukrayna'ya silah satışlarını sürdürmesi ama Rusya'ya yönelik yaptırımlara katılmaması... Ancak ABD ile silah anlaşmalarında gelinen nokta, Esad'a yönelik yoğun çağrılara baktığımızda köklü bir dönüşümden geçildiğini görüyoruz. ABD'nin hegemonik etkisinin azaldığı mevcut uluslararası sistemde, Türkiye gibi orta büyüklükte diyebileceğimiz ülkelerin özerk davranabilmesinin önü açılıyor" diye konuştu.
"SURİYE'DE ABD SONRASINA HAZIRLIK"
Erdoğan hemen her gün Suriye Devlet Başkanı Beşar Esad'la ilişkileri yeniden başlatma ısrarını sürdürüyor. Esad'tan ise hala bir yanıt gelmedi. Erdoğan'ın neden bu kadar ısrarcı olduğunu sorduğumuzda Keleşoğlu, ABD'nin Suriye'den olası bir çekilmesinin gündemde olduğuna dikkat çekti. Bu nedenle Erdoğan'ın Suriye'deki varlığını sürdürme konusunda ön almaya çalıştığını vurguladı.
UKRAYNA'DA ZORLANACAK
Peki iktidar Ukrayna savaşındaki pozisyonunu koruyabilecek mi? Keleşoğlu'na göre "Zorlanacak. NATO'nun Ukrayna'ya 40 milyar dolar desteğinin yaklaşın 1 milyarını Türkiye karşılayacak. Bunu ayni yöntemlerle yapmayı da deneyebilir. Yani top mermisi, obüs mermisi veya SİHA tedariği şeklinde bir yardımı olabilir. Fakat bu yardımdan kaçınması zor. NATO zirvesinde Ukrayna'nın toprak bütünlüğünü savunuyor ama öte yandan Gülen'in iade edilmemesini gündeme getiriyor, ABD'nin Suriye'deki politikasında müttefiklerinin üzerine düşeni yapmadığına işaret ediyor. Uluslararası sistemde ciddi bir dönüşümden bahsediyoruz. Türkiye'ye baktığımızda stratejik açıdan NATO üyesi ama ABD ile anlaşmazlıkları olan bir ülke. Öte yandan Rusya ile belli konularda ortaklığı olsa da bazı konularda ciddi çıkar farklılıkları olan bir ülke. Rusya da NATO üyesi bir ülkeyi mümkün olduğunda kendine çekme hamlelerini sürdürüyor."
EVRENSEL EGE
Ege'den daha fazla haber, röportaj, mektup, analiz ve köşe yazısı...
