13 Temmuz 2024 01:20

Yurttaşların yüzde 73’ü korku ya da umutsuzluktan hakkını aramıyor

Adana Barosu, “Dezavantajlı Grupların Adalete Erişiminin Güçlendirilmesi” başlığıyla yapılan çalışmaya dair açıklamada yaptı.

Fotoğraf: Evrensel

Paylaş

Adana Barosu Hukukçular Lokali’inde Eşit Haklar için İzleme Derneği, öncülüğünde “Dezavantajlı Grupların Adalete Erişiminin Güçlendirilmesi” başlığıyla 2021-2024 yılları arasında yapılan çalışmaya dair bilgiler paylaşıldı. Adana Baro Başkanı Avukat Semih Gökayaz, AYHED adına Avukat İlhan Öngör, KÖVED adına Kübra Özbiçer, ÇHD adına Av. Baran Taygun Metin, İHD adına Avukat Yakup Ataş'ın da konuya dair deneyimlerini paylaştığı etkinlikte ortak metni Kübra Özbiçer okudu.

Özbiçer, 3 yıl boyunca yürütülen proje sürecinde 5 ilde dezavantajlı gruplarla çalışan yerel örgütler, barolar ve avukatlarla yapılan bir dizi çalışmanın sonuçlarına göre yargıya güvensizlik, yargısal yolların etkililiğine yönelik kolektif inançsızlık ve ikincil mağduriyete uğrama kaygısının hak arama özgürlüğünün kullanılması bakımından insanlarda caydırıcı etkiler yarattığını aktardı.

Eşit Haklar İçin İzleme Derneği tarafından iki yılda bir tekrarlanan ve Bulgu Araştırma tarafından gerçekleştirilen Türkiye’de Ayrımcılık Algısı araştırmalara dair Özbiçer’in paylaştığı sonuçlara göre Türkiye’de yurttaşların yüzde 73’ü haksızlığa maruz kaldığında hakkını savunmak için herhangi bir girişimde bulunmaktan çekiniyor. “Ayrımcılığa uğradığınızı yetkili makamlara neden bildirmediniz?​” sorusuna da katılımcıların yüzde 39,8’i olumsuz başvurusu nedeni ile olumsuz sonuçlarla (misilleme) ile karşılaşacağından korktuğu, yüzde 28,1’i ise bu tür durumları bildirmenin hiçbir şeyi değiştirmeyeceği cevabını veriyor.  

Bu araştırmalara göre hak ihlali ve ayrımcılığa uğradığını beyan edenler arasında idari veya adli yollara başvuranların oranı genel nüfusa göre çok düşük düzeyde kalıyor. Uğradıkları ihlalleri adli veya diğer ulusal mekanizmalara taşıyanların oranı 2018 araştırmasında yüzde 7, 2020 araştırmasında yüzde 7,9, 2022 araştırmasında ise yüzde 6,2 oldu.

MİSİLLEMEYE BAZI ÖRNEKLER

Özbiçer, yargı bağımsızlığı, misilleme korkusu ve hak mekanizmalarının erişilebilirliğinin yurttaşların hak arama tutumunda belirleyici rol oynadığını ifade etti. Misilleme ile karşılaşan hak arayıcılarına dikkat çeken Özbiçer, "Giresun’da kızı Rabia Naz’ın ölümünü araştıran baba Şaban Vatan, Şanlıurfa’da eşini ve çocuklarını öldüren faillerin yargılanmasını isteyen Emine Şenyaşar ve Çorlu Tren Kazası’nda oğlunu kaybeden Mısra Öz hakkında çok sayıda soruşturma ve dava açıldı. Mısra Öz’ün ısrarlı mücadelesi, 20. duruşmada kazada sorumluluğu olanların cezalandırılmasını sağladı" dedi.

CEZAEVLERİNDE DURUM AĞIR

İHD Adana Şube Başkanı Av. Yakup Ataş, adil yargılama hakkının Anayasa ve uluslararası sözleşmelerde tanımlı olmasının yeterli olmadığını, bu hakların etkili bir şekilde kullanılabilmesi için yargının tarafsız ve bağımsız olması gerektiğini vurguladı. Ataş, sıkça karşılaştıkları hapishanede işkence vakalarında, işkence görenlerin misilleme korkusu ve devam eden davalarında ağır cezalar alma endişesiyle şikayetçi olmadıklarını belirtti. Bu durumun cezasızlık politikasının bir yansıması olduğunu ve toplumda caydırıcılığın, misillemenin etkisiyle böyle bir algı oluştuğunu ifade etti. Ataş, Kobane ve Gezi davalarında mahkemelerin tarafsız olmadığını ve siyasi saiklerle karar verildiğini söyledi.

KAYSERİ’DE SURİYELİLER GERİ GÖNDERİLMEKLE TEHİDT EDİLDİĞİ İÇİN ŞİKAYETÇİ OLAMADI

ÇHD Adana Şube Başkanı Av. Baran Taygun Metin, adalete erişimde yoksulluğun büyük bir engel olduğunu belirtti. Metin, adli yardım ve CMK sistemlerinin uygulanması gerektiğini, ancak devletin bu ödenekleri kestiğini dile getirdi. Vatandaşların adalete erişim için maddi sıkıntılarla karşılaştığını ve bu yüzden davalarını açamadığını veya devam ettiremediğini belirtti. Metin, Kayseri’de mültecilere yönelik saldırılar sonrası, mültecilerin misilleme korkusuyla haklarını arayamadıklarını ve Suriyelilerin adliyeye başvurduklarında sınır dışı edilme tehdidiyle karşılaştıklarını ifade etti. Depremde yıkılan binalarla ilgili yargılama süreçlerinin uzamasının da adalete erişim konusunda mağduriyet yarattığını belirtti.

TOPLUMUN MEFAATİNE UYGUN ANAYASA YAPILMALI

Adana Baro Başkanı Semih Gökayaz, mevcut Anayasa'ya uymayan iktidarın yeni Anayasa tartışmalarına değinerek, yargı bağımsızlığı ve basın özgürlüğü gibi temel haklara uyulmadığını belirtti. 2017'de yapılan Anayasa değişikliğiyle Türkiye'nin tek adam rejimine dönüştüğünü, bu rejimde kime istenirse ona adalet çıkarıldığını söyledi. Gökayaz, Avukat Can Atalay'ın dezavantajlı insanlara hukuk desteği verdiği için cezaevinde olduğunu vurguladı ve Atalay'ın devletin yönetimindeki kişiler için tehlikeli bir avukat olarak görüldüğünü ifade etti. Gökayaz, toplumun menfaatine uygun, demokrasi ve insan haklarına dayalı yeni bir Anayasa yapılması gerektiğini belirtti ve baro olarak bu talebi dile getirdiklerini söyledi.

Ayrımsız herkes için adalete erişimde eşitliğin sağlanması için alınması gereken önlemleri şöyle sıralandı,

  • Yasalardaki mevcut koruma güvencelerinin dezavantajlı gruplar bakımından gözden geçirilerek sorun alanlarında gerekli hukuki ve politika değişiklerinin yapılması
  • Dezavantajlı gruplar içinde hak farkındalığını artırmaya ve hak arama mekanizmalarına başvuru yapma konularına odaklı özel programlar uygulanması,
  • Hukuki ilişkilerde kültürel ve dil bariyerlerinin ortadan kaldırılmasına yönelik değişiklerin yapılması ve alternatif başvuru mekanizmaları oluşturulması,
  • Adli yollara başvuru yapmak isteyen ancak mali durumum uygun olmayan kişilerin masraflar için ekonomik destek programları oluşturulması,
  • Adli yardım siteminin dezavantajlı grupların ihtiyaçları odağında güçlendirilmesi ve mahkemeler ya da diğer mekanizmalara başvurular için avukata erişim desteği sağlanması,
  • Misilleme tehdidine karşı yasal güvencelerin artırılması, misillemeleri kamu görevlileri tarafından yapılması halinde cezai müeyyidelerin ağırlaştırılması.

(Adana/EVRENSEL)

ÖNCEKİ HABER

Evvel Temmuz Kültür Sanat Festivali başladı: Tabanda birlik olmalıyız

SONRAKİ HABER

Gazeteci Sadık Topaloğlu’nun gözaltı süresi ikinci kez uzatıldı

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa