29 işçinin can verdiği yangının iddianamesi eksik, mafya tanıklara iş veriyor
Masquerade adlı gece kulübü tadilatında 29 işçinin hayatını kaybettiği yangınla ilgili davaya yarın başlanacak. Av. Olcay Korkmaz, davanın peşine düşülmezse üstünün örtüleceğini söyledi.
Fotoğraf: Murat Uysal/Evrensel
Murat UYSAL
Nisa Sude DEMİREL
İstanbul
İstanbul Beşiktaş’ta bulunan Masquerade adlı gece kulübünde 2 Nisan’da tadilat sırasında çıkan ve 29 işçinin hayatını kaybetmesiyle sonuçlanan yangına ilişkin 9 sanığın yargılandığı davada ilk duruşma yarın görülecek. Avukat Olcay Korkmaz, bu davanın peşine düşülmezse cinayetin üstünün örtüleceğine işaret etti.
Yangının çıktığı, Gayrettepe Yıldız Posta Caddesi Gönenoğlu Sokağı’ndaki 16 katlı binanın eksi 1. ve eksi 2. katlarında faaliyet gösteren gece kulübü Masquerade, 1987’den beri farklı isimlerle eğlence mekanı olarak işletilen oldukça popüler bir yerdi. Patronların, sanatçıların, ünlü futbolcuların uğrak mekanı Masquerade, geceleri önünde oluşan 200 metreyi aşan kuyruklar, silahlı çatışmalar ve hesaplaşmalarla da biliniyor.
Sinema, tiyatro salonu olarak planlanan açılışına dönemin Cumhurbaşkanı Turgut Özal’ın dahi katıldığı mekan ilk kez “diskotek” olarak 1987 yılında Beşiktaş Belediyesince “Yangın bakımından tetkik edilen iş yerlerine ait muayene raporu”na dayanılarak ruhsatlandırıldı. 1987’den sonra mekan çokça kez el değiştirdi ancak itfaiye muayenesi gerek görülmedi. 1987’den sonra mekan için sadece 2006’da yılında itfaiye raporu alındı fakat İstanbul Valiliğinin yazdığı rapora göre o rapor da mevzuata aykırı bir şekilde hazırlandı. Mevzuata aykırı bir şekilde hazırlanan bu rapor yıllarca esas rapor olarak kabul edildi ve yenisine gerek duyulmadı.
2006 yılında Savio Turizm adlı işletme itfaiye raporunun başvurusunu 2 katlı 1500 metrekare alan için yaptı ancak rapor tek kata 750 metrekarelik alan için alındı. Rapordaki aykırılık bununla da kalmadı. Mevzuata göre mekan 1500 metrekare değil, 750 metrekare bile olsa en az 3 adet çıkış kapısı olması gerekiyor. Ancak söz konusu mekanda 3 kapı yok.
29 İŞÇİ ÖLÜNCE AKILLARINA GELDİ
29 işçinin yanarak can vermesi üzerine ayyuka çıkan geçmiş üzerine İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı dönemin belediye yetkililerinin de olduğu 13 kamu görevlisi hakkında soruşturma izni verdi. Oysa çok daha öncesinde bu mekanın olası bir yangında faciaya yol açabileceği bir yurttaş tarafında fark edilmişti. 2013 yılında bir yurttaş Beşiktaş Belediyesine dilekçe verdi ve mekanın bir kısmının bulunduğu Sinan Apartmanı’nın yangın çıkışının binanın projesine uygun olmadığına dair şikayette bulundu. Beşiktaş Belediye Başkanlığı Zabıta Müdürlüğü ekipleri Masquerade adlı iş yerine gidip denetim yaptı, belediyenin Ruhsat ve Denetim Müdürlüğüne “Bir kez de müdürlüğünüz görevlilerince tetkik edilmesi ve sonucun İBB’ye iletilmesi”ni talep eden bir yazı gönderdi. Ancak Valiliğin raporuna göre Ruhsat ve Denetim Müdürlüğü konuyu incelenmek üzere İBB İtfaiye Daire Başkanlığına ulaştırmadı.
2 NİSAN’A ALINMAYAN ÖNLEMLERLE GELİNDİ
Masquerade adlı gece kulübünün mevcut sahibi Three Brothers Turizm Organizasyon Menajerlik adlı şirket olarak görünüyor. Şehzade Şazi Şekergümüş, Fatma Dörtgül ve Mehmet Memduh Ceylan ortaklığından oluşan şirket 2018 yılında gece kulübünü devraldı. Kovid-19 pandemisi gece kulüplerini vurunca yasakları delmek isteyen şirket, 2020 yılında yeniden bir ruhsat başvurusunda bulundu ve açıldığı günden bu yana ‘gece kulübü’ olarak faaliyet gösteren Masquerade için ‘içkili lokanta’ ruhsatı almak istedi. Beşiktaş Belediyesi tarafından bu ruhsat da “500 metrekarelik alan” için verildi. Bu ruhsat da verilirken itfaiye raporu sorgulanmadı, 2006’daki mevzuata aykırı rapor yeterli görüldü.
Onlarca aykırılık ve kuralsızlıkla gelinen 2 Nisan gününde Masquerade’de aslında öngörülen bir cinayet işlendi. Her ramazan ayında olduğu gibi bu yıl da tadilata girişen Masquerade yönetimi tadilatı ramazan sona ermeden bitirmek istedi. Bu yüzden garson, komi, aşçı ve DJ dahil kulüp çalışanları da tadilat esnasında mekanda çalıştı.
"TADİLATTA GARSON, KOMİ ÇALIŞTIRDILAR"
“Olay yerinde bulunan ve yıllardır birlikte çalıştığım için aramızda çok samimi bağ oluşan insanlar, tadilat dolayısıyla ayak altında dolaşıp işe engel olduklarından her zaman kendilerini gönderdim fakat kendileri merak ettikleri için inisiyatif kullanarak gelmiş olabilirler. Zaten ramazan ayı olması dolayısıyla kendilerine ücret vererek izne ayırdım. Gelmek zorunda değillerdi. Fakat iş yerine karşı sorumluluk hissettikleri ve görmek için gelmişler.”
Sorgusunda yukardaki ifadeyi veren Patron Şehzade Şekergümüş, ölen işçileri suçlasa da yangının ertesi günü Evrensel’e konuşan bir işçi şunları anlatmıştı: “Bu sene biraz daha büyük bir tadilat yapılıyordu. Bu yüzden daha fazla işçi çalışıyordu. İşletmenin kendi personeline de tadilat boyunca izin yapmak yerine ‘Çalışmak isteyen gelsin çalışsın’ denildi. Hem iş daha hızlı biter hem işçiler parasız kalmaz. İçeride 13-14 tane Masquerade personeli vardı, hemen hemen tadilat için dışarıdan gelenlerle yarı yarıya çalışıyorlardı. Tadilat esnasında getir götür işlerine bakıyorlar, ustalara yardımcı oluyorlardı.”
9 KİŞİ SANIK SIFATIYLA YARGILANIYOR
İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığınca hazırlanan iddianamede, 29 kişi ‘maktul’, 27 kişi ‘müşteki’, 9 kişi ise ‘sanık’ sıfatıyla yer alıyor. İddianamede, savcılık ve bilirkişi heyetinin olay yerinde yaptığı çalışma neticesinde gece kulübü işletmesinin sahiplerinin Şahzade Şekergümüş, Fatma Dörtgül ile Mehmet Menduh Ceylan, mesul müdürünün ise İsmet Şen olduğunun belirlendiği aktarılıyor.
İddianamede, iş yerinde acil durum aydınlatmaları ile yönlendirme levhaları olmadığına, mevcut sprinkler söndürme sistemi ve yangın dolaplarının çalışmadığının tespit edildiğine vurgu yapılarak, itfaiye ekiplerince yangının söndürülmesi sonrasında gece kulübünün çeşitli noktalarında hareketsiz yatan kişilerin bulunduğu belirtiliyor.
BİLİNÇLİ TAKSİRDEN CEZA İSTEMİ
İddianamede, gece kulübünde yangının öngörülebilir olduğu ifade edilerek, “Ancak şüpheliler tarafından özen yükümlülüğüne aykırı davranılmak suretiyle öngörülebilecek ancak istenmeyen neticenin gerçekleşmesine iradi hareketle sebebiyet verildiği ve bu haliyle şüphelilere isnat edilen eylemin bilinçli taksir boyutunda manevi unsur içerdiği yönünde tarafımızda kanaat hasıl olmuştur” deniliyor.
Sanıklar Kahraman Erdem, Çağatay Altunel, Şahzade Şekergümüş, Fatma Dörtgül, Mehmet Memduh Ceylan, İsmet Şen, Dursun Çelik, Sibel Çelik ve İbrahim Bildirici’nin ‘Bilinçli taksirle birden fazla kişinin ölümüne ve yaralanmasına neden olmak’ suçundan 2 yıl 8’er aydan 22 yıl 6’şar aya kadar hapisle cezalandırılmaları talep ediliyor.
ŞEKERGÜMÜŞ’ÜN AVUKATI KİM?
Şehzade Şekergümüş’ün Avukatı Engin Çelebi, yakın zamanda görülen Sinan Ateş davasında, Ateş’i vuran Doğukan Çep’e kaldığı oteli ayarladığı iddia edilen Alper Atay’ın avukatlığını yapılıyor. Ayrıca Engin Çelebi’nin Alaattin Çakıcı’nın da avukatlığını yapan Şafak Mahmutyazıcıoğlu’nu öldüren Sanık Serkan Dakman’ın avukatlığını yaptığı da biliniyor.
17 YAŞINDAKİ EFE DEMİR DE ÖLDÜ
- Gece kulübünde çıkan yangında hayatını kaybeden 29 kişinin içinde 17 yaşındaki çocuk İşçi Efe Demir de vardı.
- Yine hayatını kaybeden işçiler arasında, Afganistanlı iki İşçi Ahmed Medhuş ve Shır Agha Bigzade de vardı. 28 yaşındaki Ahmed Medhuş’un vatandaşlık kaydı olsa da 29 yaşındaki Shır Agha Bigzade kaçak olarak çalıştırılıyordu.
- Yangından sağ kurtulan işçilerden Ercan Erkan, Usamettin Yıldırım şikayetçi olmadı. Müştekilerin ailelerinin ve avukatlarının verdiği bilgiye göre Patron Şehzade Şekergümüş’ün kardeşi Necati Şekergümüş, Ercan Erkan’ı ve Usamettin Yıldırım’ı Zincirlikuyu Mezarlığının arkasında bulunan Bedroom adlı gece kulübünde işe aldı.
- İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Beşiktaş Belediyesine yönelik kamu görevlilerine ilişkin soruşturma sürüyor.
"BİLİNÇLİ TAKSİR PATRONLAR İÇİN ÖDÜL NİTELİĞİNDE"
GECE kulübünde çalışan ve yangında hayatını kaybeden iki yurttaşın ailesinin avukatlığını yapan Avukat Olcay Korkmaz, dosyayı Evrensel’e değerlendirdi. İddianamede yalnızca bilirkişi raporuna dayanıldığını, tanık ifadelerinin, sanıkların ifadelerindeki çelişkilerin değerlendirilmesinin ayrıntılı şekilde yapılmadığını vurgulayan Korkmaz, “En önemlisi bilinçli taksirden hareket edilmiş. Teorik olarak bilinçli taksirden hareket edilecek olsa bile bu iş kazaları cezasızlık haliyle bizim ülkemizde cinayet haline geldi. Dolayısıyla diğer büyük iş kazalarında da bilinçli taksirle karşılaştığımızdan bu işverenler açısından artık ödül niteliğinde. Bilinçli taksir, neticeyi öngörmeye rağmen olmayacağını umut etmek şeklinde tanımlanıyor. Ama burada bilinçli taksir söz konusu değil. Çünkü alınmayan tedbirler hatta alınan tedbirlerin bile ortadan kaldırılması neticenin olmamasını ümit etmekten ziyade neticenin olmasının göze alındığını ortaya koyuyor. Eğer neticenin olmasını göze alıyorsanız bu artık olası kastla değerlendirilmeli” diyor.
"GÜVENLİK ÖNLEMLERİ İPTAL EDİLMİŞ"
Korkmaz sadece bilirkişi raporuna bakıldığında bile sanıkların kusurunun görüldüğünü söyledi. Bir oksijen tüpü hariç yangın söndürme tüplerinin çalışmadığını hatırlatan Korkmaz, ihmalleri şöyle anlatıyor: “Bu gece kulübünde kurulu bulunan sprinkler sistemi, yani yangına yukarıdan müdahale edecek sistemin kapatıldığı tespit edilmiş. Bu sanıklar hiçbir tadilat sırasında önlem almadıkları gibi alınan önlemleri de ortadan kaldırmışlar. Acil durumlarda özellikle bu kadar tadilatın yapıldığı bir noktada, acil durumlarda çıkışları gösteren levhaların hiçbirisinin olmadığı, çıkışların çeşitli malzemelerle kapatıldığı, engellendiği tespit edilmiş. Sanıkların kusurlu hareketlerinin yanı sıra burada ölen işçiler arasında sigortasız çalıştırılan, kaçak çalıştırılan, bırakın iş sağlığı güvenliği tedbirlerinin verilmesi sigortasız kaçak çalıştırılan işçi arkadaşların olduğu da görülüyor. Bazı tadilatı yapan firmalara bakıldığında bunların adreslerinin bile boş adresleri olduğu, tespit edilemediği görülüyor.”
SAĞ KURTULANLARA İŞ VERMİŞLER
Ailelerin yangından sağ kurtulan çalışanların birçoğunun Şekergümüş’ün kardeşinin gece kulübünde çalışmaya başladığını duyduğunu aktaran Korkmaz, “Orada ifade verecek tanıkların tanıklıklarına da artık güven duymamamız, gerçeğin ortaya çıkarılamayacağını çok net ortaya koyuyor. Tanık ifadelerinin bizim açımızdan çok ciddi önemi var. Çünkü işçi sağlığı güvenliği tedbirlerinin alınıp alınmadığı tanık ifadeleriyle de ortaya çıkacak. Tanık ifadelerinin işverenler tarafından, sanıklar tarafından etkilendiği dosyada açık. Bu da gerçeğin üstünün örtülmesine neden olacak” ifadelerini kullanıyor.
"DURUŞMANIN SİLİVRİ’DE GÖRÜLMESİ KAMUOYUNUN TAKİBİNİ AZALTIR"
Mahkemenin, duruşmanın Silivri’de görülmesi kararının kamuoyu takibinin azaltılması anlamına geldiğini vurgulayan Korkmaz, durumu şöyle anlatıyor: “Daha önce Soma, Ermenek gibi dosyalarda da görüldüğü üzere mümkün olduğu kadar kamuoyunun ilgisinden kaçırıp öyle sonuca gidilmeye çalışılıyor. Hatta işverenleri ödüllendirecek noktada cezaların verildiğini görüyorduk. Burada da böyle bir sonucun çıkmaması için uğraşıyoruz. Ama iddianamenin yetersizliği, tanık ifadelerine yönelik duyduğumuz şüpheler, duruşmanın Silivri’ye alınmış olması endişelerimizi doğruluyor.”
Korkmaz ayrıca dosyanın İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve Beşiktaş Belediyesine yönelik kamu görevlilerine ilişkin soruşturmanın halen sürdüğünü aktardı.