Sugözü Mahallesi halkı sit alanında madencilik istemiyor

Elâzığ’ın Sugözü Mahallesi sakinleri, Yedigöze mevkiinde dinamitle patlatma yapılan ve sit alanı olan doğal kaynak sularını etkileyen kalker ocağı çalışmalarının durdurulmasını istiyor.

17 Temmuz 2024 04:21
Paylaş

Özkan ZÜLFİKAR
Serpil BERK
Elâzığ

Elâzığ’ın Sugözü Mahallesi Yedigöze mevkiinde Harput Mozaik Kireç Madencilik İthalat İhracat Ticaret Sanayi Anonim Şirketine ait maden firmasının kalker ocağı faaliyetleri doğayı ve mahalle sakinlerini olumsuz etkiliyor. Kalker ocağına yakın olan beş yerleşim yerinin daha fazla etkilendiği alan, yedi gözeden çıkan suyun ismini alarak Yedigöze bölgesi olarak biliniyor. Yedigöze’de Güneyçayırı sınırları içerisinde yer alıyor. Güneyçayırı doğal güzellikleriyle adını bölgeye duyurmuş ve sit alanı olarak tescillenmiştir. Bu alan yine başka bir sit alanı olan Harput’un yanı başında yer alıyor. Sugözü, Yedigöze, Göllübağ mahalleleri ve Pekinik, Güneyçayırı köyleri en çok etkilenen alanlar. Sugözü Mahalle Muhtarı Seda Gündoğan, üç mahalle muhtarı ve mahalle sakinleriyle birlikte Elâzığ 1. İdare Mahkemesine dava açtıklarını söyleyerek, ocak faaliyetlerinin bir an önce durdurulması gerektiğini söyledi. Açılan dava ile birlikte bilirkişi heyeti oluşturularak alanda inceleme yapıldığını da kaydeden Gündoğan, “Dinamitler patlatılıyor. Su kaynakları tahrip ediliyor. Bir iki su gözesi kaynağı kapandı. Bunun nedeni patlatılan dinamitler” diyerek can güvenliklerinin olmadığını da sözlerine ekledi.

KAYNAK SULARIYLA BİRLİKTE SAĞLIK TEHLİKEDE

Doğal güzelliğinin yanı sıra yöre halkı tarafından tarım faaliyetlerinde sulama amaçlı kullanılan Yedigöze sularının kimyasının bozulduğunu ifade eden Gündoğan, “Buranın tamamı geçimini tarım ve hayvancılıkla sağlıyor. Ama artık sebze-meyve üretmek mümkün değil. Çünkü su sağlıklı değil. Patlatmalardan dolayı oluşan tozlar çok etkili. Aynı yolları kullanıyoruz kamyonlarla. Ne yazık ki branda ya da çadır da çekilmiyor kamyonlara. Trafik ekiplerine haber veriyoruz. Her şey düzeliyor. Ekipler gidince eski tarza geri dönülüyor. Can güvenliğimiz de yok” dedi.

Dinamit patlatılırken yaşanılan korkunun ve paniğin yanı sıra evlere zararlarına da değinen Gündoğan, “Elâzığ ve Maraş depremlerini gördük. Evlerimizde hasar bile oluşmamıştı. Ama bu dinamitler sonrasında evlerimiz hasar gördü. Jandarmalarda tutanakları mevcut. Biz bu duruma alışmak istemiyoruz. Yetkililerden buraya el atmasını istiyoruz. Buradaki halkın sesini duyun. Madencilik faaliyeti yapan bu işletme hukuka aykırı bir işletmedir. Bu yüzden faaliyetlerinin durdurulmasını talep ediyoruz. Anlattıklarımıza inanmıyorlarsa gelip görsünler. Yaşadığımız sıkıntılara baksınlar. Belki o zaman bizleri daha iyi anlarlar” diye vurguladı.

"TOPRAĞIMIZA, SUYUMUZA SAHİP ÇIKACAĞIZ"

Açtıkları davaya da değinen Seda Gündoğan, “Bu ocak yaklaşık 40 yıldır burada. Bize şunu söyleyenler de oluyor: ‘35-40 senedir neredeydiniz?’ Evet buradaydık ama bu halk belki sindirilmişti. Son beş yıldır yaşayamaz hale geldiğimizi gördük. Bundan sonrası için mücadele edeceğiz. Her anlamda zarar görüyoruz. Mahkeme sürecimiz devam ediyor. Geçen haftalarda keşif incelemesi yapıldı. Umarım doğru keşif yapılmıştır” ifadelerini kullandı.

Gündoğan, “Sonucu ne olursa olsun bu davadan vazgeçmeyeceğiz. Yalnız değiliz. Mahalle muhtarlarımız ve halkımızla birlikte davanın takipçisi olacağız. Toprağımıza, suyumuza sahip çıkacağız” diyerek Elâzığ halkının tamamının bu konuya duyarlı olması gerektiğini vurguladı.

"DİNAMİTLE PATLATMA YAŞAMI TEHDİT EDİYOR"

Sugözü Mahallesi’nin Harput yerleşkesi içerisinde olmasından dolayı dünya kültürü geçici miras listesine alınan bir yer olduğuna dikkat çeken Av. Barış Yıldırım, “2863 sayılı Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kanunu’na göre yanı başımızda sit alanı olarak ayrılmış yerler var, bunların korunması gerekiyor. İçme ve kullanma suyu havzalarının korunması yönetmeliği hükümlerine göre su kaynağı bulunuyor. Bu yönetmelik kanunlarına göre bu su kaynaklarının korunması gerektiği halde su kaynaklarına çok yakın bir noktada yıllardır madencilik projesi yürütülüyor ve su kaynakları kirleniyor. Dinamitle patlatma metodu kullanılıyor. Dinamitle patlatma metodu tüm canlılar için yaşam tehdididir. Yürütmenin durdurulması için dava açtık, bilirkişi gelip inceleme yaptı, sonucu bekliyoruz. Dünyanın hiçbir yerinde bir şehrin yakınında bu denli bir madencilik faaliyeti yürütülmüyordur. Derhal madencilik faaliyetlerinin durdurulmasını talep ediyoruz” dedi.

Yeni yılda Evrensel aboneliği hediye edin
ÖNCEKİ HABER

Erdoğan'dan Esad mesajı: İhtilafların müzakere masasında çözülmesini temenni ediyoruz

SONRAKİ HABER

Gazetecilere saldırılar örgütlü ve organizeydi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa