18 Temmuz 2024 13:07

İkizköylülerden tüm Türkiye’ye çağrı: Kamu biziz deyin, ses çıkarın!..

Toprakları bir kez daha kamulaştırma tehdidi altında bulunan Milas İkizköylülerden tüm Türkiye’ye çağrı: “Kamu biziz deyin, ses çıkarın!..

Fotoğraf: Özer Akdemir/Evrensel 

Reklam

Özer AKDEMİR
Muğla

Maden ve Petrol Arama İşleri Genel Müdürlüğü (MAPEG)’in ülke genelinde çok sayıda maden ve taş ocağı ruhsatları ile ilgili aldığı kararlar bir kez daha İkizköylülerin uykularını kaçırdı. Yerel seçim öncesi Yeniköy-Kemerköy termik santrali çevresindeki 190 parsel arazinin kamulaştırma kararı ile sarsılan köylüler, Cumhurbaşkanının seçim yatarımı olarak yorumlanan kararıyla bu kamulaştırmaları kaldırması ile bir nebze olsun rahatlamışlardı.

Aradan bir buçuk yıla yakın bir süre geçtikten sonra MAPEG’in YK Enerji şirketinin taleplerini kabul etmesi ile topraklarının yeniden kamulaştırılacağı endişesine düşen İkizköylüler buna karşı direnmeye devam edeceklerini dile getirdi.

Son yerel seçimlerde İkizköy muhtarı seçilen Akbelen ormanının korunması mücadelesinin öncü kadınlarından Nejla Işık ülkede yaşayan herkese seslenerek; “Kamulaştırma adı altında topraklarımızı termikçi şirkete peşkeş çekilmesine karşı, ses çıkarın! ‘Kamu biziz, bizim adımıza köylülerin yaşam alanlarını ellerinden alarak ürettiğiniz elektriği istemiyoruz deyin” çağrısı yaptı. Köylülerin avukatı Arif Ali Cangı da İkizköylülerin direnişine karşı devlet kurumlarının işi restleşmeye döktüklerini dile getirdi.

SEÇİM ÖNCESİ KAMULAŞTIRMA KARARLARI GERİ ALINMIŞTI

Yeniköy-Kemerköy Termik Santrali'nin sahasını genişletmek için İkizköy'deki Akbelen Ormanları'nın çevresinde yer alan 190 parsellik arazi linyit maden sahası olarak kullanılmak üzere AKP’li Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın imzasıyla acele kamulaştırılma yöntemiyle kamulaştırılmıştı. Bu karar gelen yoğun tepkilerin ardından, yerel seçimlere bir ay kala yine Erdoğan’ın imzası ile kaldırılmıştı.

“GEÇEN SENEDEN BU YANA KAMULAŞTIRMA ENDİŞESİ İLE YAŞIYORDUK”

MAPEG’in geçtiğimiz günlerde YK Enerjinin talebini kabul etmesi sonrası yeniden toprakları kamulaştırma tehdidi altına giren İkizköylüler’den köy muhtarı Nejla Işık ve köylülerin avukatı Arif Ali Cangı’ya bu son gelişmeyi sorduk.

Geçen yılki geri çekilen kamulaştırma kararı sonrası MAPEG’in bu kararının bir gün yeniden geleceği endişesi ile yaşadıklarını söyleyen İkizköy muhtarı Nejla Işık, “Beş sene önce nasıl ki biz bu topraklardan vazgeçmiyoruz, köyümüzü terk etmeyeceğiz, madene vermeyeceğiz diyerek bu yola çıkmışsak ve bir an olsun bundan vazgeçmediysek yine vazgeçmeyeceğiz. Bu kadar baskıya, bu kadar yıldırmaya, şirketin bu kadar alaverelerine rağmen inatla burada yaşam alanımızı savunmaya bugün de devam edeceğiz” dedi.

“DANIŞTAY’DA DAVA AÇMAYA HAZIRLANIYORUZ”

Geçen sene seçim öncesi kamulaştırma kararı çıktığında köylüler olarak avukatlarıyla bir toplantı yaptıklarını belirten Işık, toplantıda Danıştay’a dava açma kararı çıktığını aktardı. MAPEG’in bu kararının ardından yeniden kamulaştırma çıkmasının büyük olasılık olduğunu belirten Işık, dava açabilmek için köylülerden vekalet toplanmaya başlandığı bilgisini verdi.

Kamulaştırma kararlarının “kamu yararı” kılıf altında alındığını vurgulayan Işık, “Tüm Türkiye'nin ‘kamu biziz ve biz bizim üzerimizden kamu yararı denilerek bu insanların topraklarının, geçim kaynaklarının enerji adı altında, kamu yararı adı altında talan edilmesini istemiyoruz’ diye ses çıkarsın. Burada kamu yararı toprağın, üretimin devamıdır. Gıdanın, akan nehirlerin, suyun devamıdır. Enerjiyi başka şekillerde de üretebilirler ama çok uzak değil, önümüzdeki yıllarda gıda krizi, su krizi çıktığında toprağın, suyun, ormanın değerini anlayacağız” diye konuştu.

“BİR AVUÇ TOPRAĞIMIZI TERK ETMEYECEĞİZ”

Akbelen ormanı katliamının üzerinden bir yıl geçtikten sonra verilen bu kararın bu bölgede yaşayan insanların cezalandırılmasına devam edildiğini gösterdiğini ifade eden Işık şunları söyledi; “Şu an gerçekten içim kan ağlıyor, anlatırken bile kötü oluyorum ama bir kez daha diyorum ki; son bir ağaç kalıncaya kadar, bir avuç toprağımızı terk etmeyeceğiz. Bu evin çatısı altında can versek de bize ne işkence yaparlarsa yapsınlar, gözaltına da alsalar, hapse de tıksalar hiç umurumuzda değil! Gidecek başka yerimiz olmadığından değil, ama biz doğduğumuz, kendimizi bildik bileli yaşadığımız, karnımızı doyurduğumuz, atalarımızdan miras kalan emeğimiz, hayallerimiz, geçmişimiz, anılarımız, mezarlarımızın yok edilmesini istemiyoruz. Buradan herkese seslenmek istiyorum; Kamu biziz deyin, ses çıkarın!..”

DEVLET KURUMLARI İKİZKÖYLÜLERLE RESTLEŞİYOR

İkizköylülerin avukatı Arif Ali Cangı da geçtiğimiz yıl mart ayında alınan acele kamulaştırma kararı işleminin geri alındığını hatırlatarak, “Geri alınmasına rağmen bu işlemin kamu yararı kararını biz ısrarla talep ettik. Şimdiye kadar bu konuda bilgi gelmedi. Bilgi Edinme Değerlendirme Kuruluna başvuru yapmak zorunda kaldık. Şimdi minareyi çalan kılıfını hazırlar misali kılıf hazırlamaya çalışmışlar. Kısa sürede bir acele kamulaştırma ile karşılaşacağımızı gösteriyor” dedi.

İkizköydeki durumun devlet kurumları tarafından bir restleşmeye dönüştürüldüğünü belirten Cangı, “Bu ayın 20’sinde İkizköyde buluşma var. 20'sinden önce öyle bir kararın yayınlanması ‘siz ne yaparsanız yapın, yasa, Anayasa, hukuk falan tanımıyoruz. Biz ne pahasına olursa olsun YK enerjiye o bölgenin yaşam alanlarını peşkeş çekeceğiz’ anlamına geliyor” diye ekledi.

Köylülerin direnmeye devam ettiğine vurgu yapan Cangı şöyle konuştu; “Diğer yandan da tabii ki hukuk yollarını kullanmaktan imtina etmeyeceğiz. Bir yanda 40 dereceleri aşan sıcaklıklar ve iklim krizi varken, yutak alanı olan ormanları yok eden, madencilik ve termik santrallerinde bu şekilde kamu yararı diye kollanması gülünç oluyor.”

Reklam