19 Temmuz 2024 04:56

Zam talepleri ‘bekleyin’ diye karşılanan tersane işçileri: Acıkınca midemiz bizi beklemiyor

İSO 500 listesinde tersane patronları da var, ilk 500'e giremeyen patronlar da kârlarına kâr katmaya devam ediyor. Tersane işçileri cephesinde değişen yok: Artan yoksulluk ve patronların oyalaması...

Fotoğraf: Tersane işçileri

Paylaş

Eren YÜCEBOY
İstanbul

İstanbul Ticaret Odasının hazırladığı Türkiye’nin en büyük 500 sanayi kuruluşu-2023 (İSO 500) listesine göre 500 büyük şirketin 490’ı kârlarını artırdı. Listede birçok sektörden şirketin yanı sıra, gemi inşa/bakım onarım sektöründe faaliyet sürdüren iki şirket de yer aldı.

Bu şirketlerden birincisi; 18’inci sırada yer alan İçdaş Çelik Enerji ve Tersane Ulaşım Sanayii AŞ. Gemi inşa faaliyetine Çanakkale’de kurulu tesisinde devam eden İçdaş’ın 2023’teki net kârı, 1 milyar 614 milyon 47 bin 046 lira.

İSO 500 listesinde yer alan ikinci şirket ise Tersan. Bir önceki yıla nazaran 133 basamak birden atlayarak listede 111. sırada yer alan Tersan’ın bünyesinde 5 bin civarında işçi çalışıyor. 1996 yılında ticaret gemilerine danışmanlık yapmak üzere bir acente olarak kurulan şirket, AKP iktidarı ile birlikte büyüyüp palazlandı. Gemi inşa projelerine Yalova’daki tesisinde, gemi tamir onarım işlerine ise Tuzla’da bulunan tesisinde devam eden Tersan’ın dönemlik net kârı, 937 milyon 72 bin 108 lira.

İlk 500’de kendisine yer bulamasa da ikinci 500 büyük şirket arasına giren aynı sektörden iki şirket daha var: Yalova’da faaliyete devam eden Hat-San ve Kocaeli’de faaliyetine devam eden Uzmar.

PATRONLARIN HALİ VAKTİ YERİNDE

Listede yer almasalar da Tuzla tersaneler bölgesinin demirbaşları olan başkaca şirketlerin de ‘halleri yerinde’. Sedef Tersanesinin, İspanyol gemi yapım şirketi Navantia ile olan ticari ilişkisi 2009 yılından beri devam ederken, söz konusu iş birliğinin uzun yıllar devam edebileceği geçtiğimiz günlerde Sedef Tersanesi yetkilileri tarafından müjdelendi! Geçtiğimiz yıl Nijerya ordusuna iki karakol gemisi teslim eden Dearsan Tersanesinin ise Kazakistan’da tersane kurmak ve savaş gemisi üretmek için Kazak yetkililerle anlaştığı ve bu yılın ilk aylarında üretime başlayacağı duyurulmuştu.

Bunlar karşı kıyıda, tersane patronları tarafında yaşanan gelişmeler...

"BEKLİYORUZ AMA NEREYE KADAR?"

Kıyının bu tarafında, tersane işçileri cephesinde ise değişen bir şey yok: Artan yoksulluk ve hemen her zam döneminde olduğu gibi patronlar tarafından oyalanma hali.

Beş yıldır Sedef Tersanesinde çalışan 32 yaşındaki Ümit yevmiye zamları konusundaki belirsizlikten şikayetçi: “Zam yapacağız diyorlar, bekleyin diyorlar. Ama bekle bekle ne zamana kadar? Yüzde 20 zam yapılacağı söylendi. Bekliyoruz, hâlâ yapacaklar... Bize bekleyin diyorlar ama ev sahibi kirayı bekletmiyor, acıkınca miden seni beklemiyor, ihtiyaçların hiçbiri beklemiyor.”

Yüzde 20’lik zam yapılacak olsa bile bunun geçimini karşılamaya yetmeyeceğini belirtiyor Ümit: “Yapacakları da alt tarafı yüzde 20. Aslında çok az. Yetmez bir şeye. Ama hiç yoktan iyidir, bugünkü halimizden daha iyi yaşarız diye o bile lazım bize. El mahkum, adamlar ne kadar bekleyin derlerse bekliyoruz şimdilik ama nereye kadar?​”

"SÜREKLİ OYALIYORLAR"

Dearsan Tersanesinde çalışan Hakkı da benzeri bir konudan şikayetçi. Tersane patronlarının işçileri oyaladığını düşünüyor Hakkı: “Bundan yirmi gün önce dediler ki ‘On gün bekleyin.’ On günün üstünden on gün geçti. Bugün yine gelip diyorlar ki ‘On gün bekleyin.’ Çocuk oyuncağı mı bu? İnsanların harcamaları var, borçları var. İnsan taksitle bir ihtiyacını karşılayacaksa bile senin sözüne güveniyor. On gün sonra yevmiyesinin zamlanacağına güvenip ona göre harcama yapıyor. Sen nasıl oyalıyorsun bunca insanı?​”

Bu oyalama halinin sadece Dearsan’da değil, birçok yerde olduğundan bahsediyor Hakkı: “Önceden bir tersane az mı verdi? Oradan çıkar oraya girerdik. Neresi 100 lira fazlasını veriyorsa oraya giderdik. Şimdi durumlar sıkıntı. Bunu yapamıyoruz. Her yerde durum aynı. Hiçbir yerde açıklanmıyor zamlar.”

Artık tersane işçilerinin çalıştıkları yeri değiştirme konusunda esas belirleyici olanın fazla mesailer olduğunu belirtiyor: “Nerenin mesaisi çoksa oraya geçiyor artık işçiler. Kimisi akşam 8’e kadar mesai diyor. O 3 saatlik mesaiyi de yarımdan sayıyor. Kimisi de akşam 9’a kadar mesai yaptırıyor. Hem de saatini yarımdan değil, tamdan hesaplıyor. İşçiler de mesaisi bol olanı tercih ediyor haliyle. Herkes ay sonunda kazanacağı fazladan 500 liranın bile hesabını yapmak zorunda kalıyor artık.”

ÖNCEKİ HABER

Gölyayla devletten bir türlü "elektrik alamıyor"

SONRAKİ HABER

DEM Parti Suruç Katliamı için Meclis araştırması istedi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa