19 Temmuz 2024 05:01
Son Güncellenme Tarihi: 19 Temmuz 2024 11:11

Enerjide özelleştirme yangın ve ölüm olarak döndü

Elektrik dağıtımının özelleştirilmesi pek çok katliama neden oluyor. Sadece son bir ayda Diyarbakır ve İzmir'de 17 kişi elektrik nakil hatlarındaki denetimsizlik sonucu yaşamını yitirdi.

Fotoğraf: Kamil Tekmen/AA

Paylaş

Nisa Sude DEMİREL
İstanbul

Elektrik dağıtımının özelleştirilmesi son günlerin en çok tartışılan gündemlerinden biri. Çünkü arka arkaya gerçekleşen elektrik kaynaklı orman yangınları, İzmir’de iki yurttaşın elektrik akımına kapılarak hayatını kaybetmesi; elektrik iletim ve dağıtımı konularında önlem alınmamasını, elektrik dağıtım şirketinin kâr hırsının neden olduğu vahim sonuçları işaret ediyor. Seneler içerisinde özelleştirilen bu kamu hizmeti ne denetleniyor ne de iddia edildiği gibi dağıtım süreçlerinde şeffaflık sağlıyor. Aksine, orman yangınlarından iş cinayetlerine kadar pek çok katliama neden oluyor. 

ÖZELLEŞTİRMELERLE ORMAN YANGINLARI DA ARTIYOR

Orman Genel Müdürlüğünün verilerine göre yangınların yüzde 4’ü elektrik nakil hattı kaynaklı ancak yanan ormanlık alanların yüzde 20’si elektrik nakil hattı kaynaklı. Muğla Orman Bölge Müdürlüğünün 2021 senesine ilişkin raporu, 2021’de Türkiye’yi kasıp kavuran orman yangınlarında enerji nakil hatlarının etkisini gösteriyor. Rapora göre 2021’de yanan 118 bin hektarlık alanın 52 bin hektarı Aydın-Muğla bölgesinde. Bu 52 bin hektarın ise neredeyse dörtte biri, 13 bin hektarlık alan enerji nakil hatları kaynaklı olarak yandı.

2021 orman yangınları raporuna göre ise 2021’de çıkan yangınlardan 124’ü enerji tesisleri kaynaklı. Yanan ormanların yüzde 26.8’i de bu nedenle kül oldu. Ayrıca rapora göre enerji nakil hattı kaynaklı yangın oranı her sene artıyor. 2010’da elektrik kaynaklı yangınlar yüzde 3.5 iken 2021’de yüzde 4.4’e çıkıyor. Elektrik kaynaklı orman yangınları sonucu yıllık saha kayıpları ise 2010’da yüzde 4.9 iken 2021’de yüzde 26.8’e ulaşıyor. OGM’nin 2023 orman yangınları değerlendirme raporuna göre; 2023 yılında enerji nakil hatları ve trafolarının sebep olduğu yangınların oranı yüzde 5 olurken, 2021 yılında enerji nakil hatlarından kaynaklı yangınlarda 37 bin hektarlık alan kül oldu. 2012-2021 yılları arasında çıkan tüm orman yangınları içinde enerji tesis ve işletmeleri kaynaklı yangınların sayısının toplam yangınlara oranı yüzde 3.38. Ancak bu yangınlarda zarar gören orman alanı yüzde 20.44. Yani yanan her 100 hektarlık orman alanının 20 hektarı elektrik kaynaklı yangınlarda küle dönüyor. Enerji tesis ve işletmeleri yanan orman alanı açısından açık ara birinci sırada geliyor. Tüm bu verilere rağmen sadece 2012-2021 yılları arasında, elektrik nakil hatları için 70 bin hektarlık orman alanından izin alındı. 

BÜYÜK YANGINLARIN ÇOĞU ELEKTRİK KAYNAKLI

Bunun son büyük örneği elektrik dağıtımını DEDAŞ’ın yaptığı Diyarbakır-Mardin arasında çıkan ve 15 kişinin ölümüne neden olan yangındı. DEDAŞ’ın ısrarlı yalanlamalarına rağmen savcılığın hazırladığı ön raporda “elektrik kaynaklı yangın” tespitine yer verildi. Bu yangından günler sonra, 27 Haziran’da bir yangın da Ergani ilçesi Adnan Menderes Mahallesi’nde çıktı. Birbirine temas eden elektrik hatlarından çıkan kıvılcımla çıkan yangın bağ ve bahçelerde maddi hasara neden oldu. Aynı bölgede daha önce de elektrik tellerinden kaynaklı yangın çıktığı ve DEDAŞ’ın tazminat ödediği ortaya çıktı. Henüz 3 gün önce, 16 Temmuz’da Kilis’in Polateli ilçesinde iddiaya göre, elektrik hattından çıkan kıvılcımlardan kaynaklı orman yangını çıktı. 50 dönümlük alan hasar gördü. 8 Temmuz’da yine Mersin’in Gülnar ilçesinde, tarımsal alanda elektrik tellerinden kaynaklı yangın çıktı, badem ve ceviz ağaçlarıyla üzüm bağları zarar gördü. 6 Haziran’da Mersinlik-Tatlısu’da çıkan ve on hektarlık alana zarar veren yangının nedeni elektrik tellerinin birbirine sürtmesi sonucu oluşan kıvılcımların kuru otları tutuşturması olarak tespit edildi. 7 Haziran’da Muğla İnbükü Koyu’nda enerji nakil hattından çıkan yangın 2 hektarlık alanın küle dönmesine neden oldu. Kastamonu’da 20 Nisan’da çıkan yangın da enerji nakil hattından sıçrayan kıvılcımlardan kaynaklanıyordu.

24 Ağustos 2023’te Çanakkale’nin Damyeri köyünde başlayan ve 1500 hektarlık alana yayılan yangının nedeni yine elektrik direğindeki kablolardan düşen kıvılcımların otları tutuşturmasıydı.15 Ağustos 2023’te Bolu’nun Göynük ilçesinde çıkan yangın da yine ormanlık alanda elektrik hattı kaynaklıydı. 13 Temmuz 2022’de Muğla Datça’da çıkan yangının nedeni de elektrik trafosuydu. 300 hektarlık orman alanı yanarken ve 400 hektarlık da tarım arazisi zarar görmüştü. 2 Ağustos 2021’de ise Ankara’da Nallıhan Kuş Cenneti’nin yanındaki Akçabayır mevkisindeki sazlık ve söğütlük alanda trafo kaynaklı yangın çıktı. Yangının büyümesi durumunda yüzlerce kuşun ölümüne neden olacak yangında 45 hektarlık alan zarar gördü. Anadolu Orman Araştırmaları Dergisi’nin hazırladığı rapora göre, 23 Temmuz 2011-12 Ağustos 2013 tarihleri arasında Adana ve Mersin bölgesinde çıkan sekiz orman yangını enerji nakil hatları kaynaklı, enerji şirketleri asli kusurlu. 

DENETİMSİZLİK CİNAYETİ GETİRİYOR

Elektrik nakil hatlarındaki, trafolardaki denetimsizlik, elektrik tesislerindeki denetimsizlik sadece ormanlık alanlardaki yangınlara da neden olmuyor. İş cinayetleri, ev kazaları, elektrik kesintileri de sonuçlardan oluyor. Örneğin 2022’de Isparta’da tüm kentte 3 gün boyunca elektrikler kesilmiş, Elektrik Mühendisleri Odası (EMO) kesintinin sebeplerini şeffaf bir şekilde incelemesi ve enerji nakil hatlarının kış şartlarına neden dayanmadığının araştırılması çağrısında bulunmuştu. Kentlerdeki yangınların çok büyük bir kısmı da elektrik kaynaklı. 2022 yılına ait İstanbul itfaiye raporuna göre 2022’nin ilk 6 ayında yaşanan toplam 10 bin 662 yangının yüzde 25’i, yani 2 bin 717 olay elektrik kaynaklı yaşandı. Ayrıca kentte bakımsız ve denetimsiz elektrik dağıtımı İzmir’de yaşandığı gibi can kayıplarına da neden oluyor. Defalarca şikayet edilen bölgede elektrik akımına kapılan iki yurttaşın hayatını kaybetmesinin üzerinden henüz günler geçmişken Ege Postası’nın ihbar hattına gelen bilgiye göre İzmir’de Seferihisar Doğanbey Cumhuriyet Mahallesi’nde Gediz Elektrik tarafından kazılan ve 15 gündür tedbir alınmadan açıkta duran elektrik bağlantıları olduğu görüldü. 

İş cinayetleri ise işin bir başka boyutu. Henüz 24 Mayıs’ta Urfa Viranşehir’de kopan elektrik telini onarmak için direğe çıkan elektrikçi Yusuf Turan, akıma kapılarak düştü, müdahalelere rağmen kurtarılamadı. 31 Mayıs’ta ise Şanlıurfa’daki bir fabrikada elektrik panosunda meydana gelen arızayı gidermeye çalışan boya ustası Hasan Ay, elektrik akımına kapılarak yaşamını yitirdi. 10 Temmuz’da Çebitaş Demir Çelik Endüstrisi AŞ’de çalışan Elektrik Teknisyeni Tamer Baymış bakım işlemi esnasında yüksek gerilime kapılarak hayatını kaybetti. Enerji iş kolundaki son 10 yılda 400’ün üzerinde işçi hayatını kaybetti. İlk sırada gelen sebepler elektrik çarpması, yüksekten düşme, patlamalar ve yanma. İş cinayetlerinde ölen işçilerin çalıştıkları şirketlerin başında ise özelleştirilen dağıtım şirketleri ve enerji santralleri geliyor. 

ELEKTRİK DAĞITIMI NASIL ÖZELLEŞTİ?

Türkiye'de elektrik dağıtımının özelleştirilmesinin ilk adımları 1989’da atılmaya başlandı. Bu dönemde 1984’te çıkarılan 3096 sayılı “Türkiye Elektrik Kurumu Dışındaki Kuruluşların Elektrik Üretimi, İletimi, Dağıtımı ve Ticareti İle Görevlendirilmesi Hakkında Kanun” ile bağlı olarak; öncelikle Kayseri ve Civarı Elk. AŞ, Çukurova Elk. AŞ, Kepez AŞ ve Aktaş Elk. AŞ elektrik üretimi, dağıtımı gibi konularda kamu dışına çıkarak, özel şirket olarak çalışmaya başladı. Daha sonrasında yap-işlet-devret ve yap-işlet modellerinin yasalaşmasıyla 2001’de 4628 sayılı Elektrik Piyasası Yasası yürürlüğe kondu. Özelleştirme İdaresi Başkanlığı (ÖİB), elektrik üretiminin ve dağıtımının özelleştirilmesinin nedenlerini şöyle açıklıyor: “Varlıklar verimli biçimde işletilerek maliyetlerin düşürülmesi, elektrik enerjisi arz kalitesinin artırılması, kayıp-kaçak oranlarının azaltılması, özel sektörün yenileme ve genişleme yatırımları yapması, rekabet sonucu sağlanan faydanın tüketicilere sunulması.” 4628 sayılı Yasa’yla elektrik dağıtım faaliyetleri özelleştirilerek ‘bölgesel tekellere’ bağlandı. 2013 yılı itibarıyla 21 bölgenin 21’inde de elektrik dağıtımının özel şirketlere devir işlemleri tamamlandı.

ŞİRKETLERE MİLYARLARCA LİRA KÂR

Devlet eliyle 21 farklı bölgede tekel haline getirilmiş elektrik dağıtım şirketleri Türkiye’deki elektrik dağıtım işini yapıyor. Her bölgede bir elektrik dağıtım tekelinin olduğu bu iş yangınlardan iş cinayetlerine kadar pek çok sonuç doğururken, holdinglere milyarlarca lira kâr sağlıyor. Örneğin 2022’de sadece dört dağıtım şirketinin kârı 16 milyar 444 milyon 208 bin TL’yi buldu. SEDAŞ 1 milyar 962 milyon 66 bin TL, AYEDAŞ 2 milyar 528 milyon 278 bin TL, Toroslar EDAŞ 6 milyar 33 milyon 915 bin TL, Başkent EDAŞ 5 milyar 919 milyon TL kâr elde etti. Bu esnada EPDK, elektrik tedarik şirketlerinin 2021-2025 yılları arasında uygulanacak net kâr marj oranını yüzde 2,38 olarak onaylamıştı. 21 dağıtım şirketinden 3’ünün sahibi olan ve 10,6 milyon tüketiciye ulaşan EnerjiSA’nın 2023’ün son döneminde net kârı 4 milyar 517 milyon 326 bin TL’ydi. 2020’de 1 milyar 87 milyonu olan net kârını, 2021’de 2 milyar 282 milyon liraya çıkarmıştı.

MAYISTAN İTİBAREN NAKİL HATLARINA 17 "KAMULAŞTIRMA"

Resmi Gazete’de 2024’ün mayısından itibaren enerji iletim hatları projeleri kapsamında, Türkiye Elektrik İletim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü tarafından istenen 17 proje Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından onaylanmıştı ve “Acele kamulaştırma” adı altında şirketlere peşkeş çekilmiş durumda. 
Son karar ise 17 Temmuz Çarşamba günü Resmi Gazete’de yayımlanan projeler oldu. KOSKİ GES TM tarafından Alibeyhöyüğü ve Alakova arasındaki bölgede acele kamulaştırma kararı alındı. Bununla beraber “Karacadağ OSB-Diyarbakır-4 enerji iletim hattı projesi”, “Şule RES TM-Şarkikaraağaç TM enerji iletim hattı projesi” ve “Diyarbakır 4-Diyarbakır 1 enerji iletim hattı projesi” kapsamında da aynı gün acele kamulaştırma kararları verildi. 
28 Haziran’da Bozüyük-Kartal RES, Bilecik 6 RES enerji iletim hattı projesi ve 6 Haziran’da da Alibeyhöyüğü-Alakova enerji iletim hattı projesi nedeniyle kamulaştırmalar gerçekleştirildi. 
31 Mayıs’ta “Trabzon-1 RES, Bayburt-5 RES enerji iletim hattı projesi”, “Karaman-1 RES, Kepezkaya Havza TM enerji iletim hattı projesi” ve “Bursa batı irtibatları enerji iletim hattı projesi” kapsamında Elektrik İletim Anonim Şirketi Genel Müdürlüğü kamulaştırma istedi. 
25 Mayıs’ta ise Gölpazarı-Göynük enerji iletim hattı projesi kapsamında bazı taşınmazlar hakkında acele kamulaştırılma kararı verildi.

ORMAN YANGINLARI SÜRÜYOR

Manisa'nın Turgutlu ilçesinde otlukta çıkan yangın ormanlık alana sıçradı. Dün saat 11.30 sularında çıkan yangına havadan ve karadan müdahale edildi. Çevredekilerin ihbarıyla olay yerine ekipler yönlendirilirken yangının çıkış nedeni henüz belirlenemedi.
Çarşamba günü İzmir’in Bergama ilçesinde çıkan orman yangını ise 2’nci gününde kontrol altına alınamayarak devam etti. Orman yangını için müdahaleye giden Bergama Orman İşletme Müdürlüğü ulaştırma personeli Özgür Dilsiz yönetimindeki kamyonet devrildi. Otomobildeki Bergama Orman İşletme Müdürü Şahin Dönertaş yaşamını yitirdi. Bergama’daki yangın devam ederken İzmir Buca’da orman yangını başladı. Dün öğle saatlerinde Bursa’nın Orhaneli ilçesinde de orman yangını çıktı. Öğle saatlerinde ise Balıkesir’in Altıeylül ilçesinde orman yangını çıktı.

ÖNCEKİ HABER

DEM Parti Suruç Katliamı için Meclis araştırması istedi

SONRAKİ HABER

İzBB Başkanı Tugay meclisten yetki aldı, TİS krizi hâlâ çözülmedi

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa