Gürer: AKP iktidarında Türkiye, iş cinayetlerinde Avrupa birincisi oldu
CHP'li Gürer, Türkiye'de artan iş cinayetlerini ve emek sömürüsünü kınadı. Gürer, siyasi iktidarın bu sorunlara çözüm üretmek yerine gerçekleri çarpıttığını ifade etti.
Unsplash
CHP Niğde Milletvekili Ömer Fethi Gürer, Ankara'da bir stajyer öğrencinin iş kazası sonucu hayatını kaybetmesini eleştirerek, Türkiye'deki iş cinayetlerinin artışını ve emek sömürüsünü kınadı. Gürer, iş kazalarının denetimsizlik ve güvenlik önlemlerinin eksikliğinden kaynaklandığını vurgularken, siyasi iktidarın bu sorunlara çözüm üretmek yerine gerçekleri çarpıttığını ifade etti.
"AŞIRI KAZANÇ HIRSIYLA SİSTEM, EMEK SÖMÜRÜSÜNDE SINIR TANIMIYOR"
Gürer ülkemizde her gün iş kazalarının yaşandığını ve iş cinayetlerinin durmaksızın devam ettiğini belirterek, "Denetimsiz ve gerekli güvenlik önlemleri alınmadan yapılan işlerin bedelini canlar ödüyor" dedi.
Gürer, konuşmasında emek sömürüsüne dikkat çekerek, "Aşırı kazanç hırsıyla gözü kararan zihniyetin yarattığı acımasız sistem, emek sömürüsünde sınır tanımıyor. Daha fazla kazanç ve kâr elde etme hırsıyla insanları ahlaksızca sömürenlerin varlığı, sorunları daha da katlıyor" ifadelerini kullandı. Siyasi iktidarın ise çözüm üretmek yerine yapay gündemlerle günü geçiştirdiğini belirten Gürer, "Gerçekleri çarpıtma ve görünmez kılma çabaları, sorunları çözme amacından uzaklaşıyor" dedi.
"TÜRKİYE İŞ CİNAYETLERİNDE AVRUPA'DA 1."
Ankara'da yaşanan son iş cinayeti olayına dikkat çeken Gürer, "Ankara'da yine acı bir iş cinayeti yaşandı. Bu ne ilk ne de son olacak gibi görünüyor" dedi. Türkiye'nin, AKP iktidarları döneminde iş cinayetleri konusunda Avrupa birincisi, dünya üçüncüsü olduğunu vurgulayan Gürer, "2002 yılında yılda 146 iş cinayeti yaşanırken, 2023 yılında bu sayı 1932'ye yükseldi. 2020 yılında ise 2 bin 427 iş cinayeti ile AKP dönemi en fazla can kaybının yaşandığı dönem oldu. Son 6 yılda toplam 12 bin 908 iş cinayeti ile hayatlar sona erdi" dedi.
Ayrıca, 2013-2024 yılları arasında 704 çocuğun iş cinayetlerine kurban gittiğini belirtti ve "Son 6 yılda 14 yaşından küçük 121 çocuk yaşamını yitirdi. 2024 yılının ilk 6 ayında ise 877 kişi iş cinayetinde hayatını kaybetti. Bu süreçte 33 çocuğun ölümü derin acılar yarattı" diye konuştu.
STAJYERLERİN EMEK SÖMÜRÜSÜ VE GENÇ İŞSİZLİĞİ
Gürer, staj yapan öğrencilerin emek sömürüsüne maruz kaldığını belirterek, "İktidarın genç işsizliğini azaltma numarası olarak staj yapan öğrencileri işçi göstermesi tam bir emek sömürüsüne dönüştü. Son aylarda, staj yapan öğrencilerin omuzlarına yüklenen ağır işlerin artışı dikkat çekici" dedi. Son olarak, Ankara Fatih Sultan Mehmet Meslek ve Teknik Lisesi 2. sınıf öğrencisi A.K.'nin, staj yaptığı inşaatta asansör boşluğuna düşerek hayatını kaybettiğini ifade eden Gürer, "15 yaşındaki bir hayat daha sona erdi. Ailesine ve arkadaşlarına başsağlığı diliyorum" diye konuştu.
ÇOCUK İŞÇİLİĞİ VE EKONOMİK KRİZİN ETKİLERİ
Gürer, çocuk işçiliğinin arttığını ve ekonomik kriz nedeniyle stajyerlerin daha fazla iş yükü altına girdiğini ifade ederek, "Bu cinayetlerin ve iş kazalarının olmasının nedeni, gerekli önlemlerin alınmaması ve ekonomik kriz nedeniyle işçi statüsünde olanların yapması gereken işlerin staj öğrencilerine yaptırılmasıdır. Bu durum, daha fazla kazanç sağlamak isteyenlerin sorumsuzluğudur" dedi.
TÜİK'in çırak ve stajyerleri işçi olarak saydığını, ancak bakanlığın onları öğrenci olarak gösterdiğini söyleyen Gürer, "Bu nedenle de 18 yaşın altında işe başlayanlar sadece kaza sigortası ile sigortalanıyor ve emekliliğe esas sigorta işe başladığı gün başlatılmıyor. Bu büyük bir sömürü" ifadelerini kullandı.
Gürer, staj ve çırak mağdurlarının geriye dönük prim ödeme koşuluyla emekliliğe esas sigortalarının başlaması gerektiğini belirterek, bu konuda bir kanun teklifi verdiklerini söyledi.
ÇALIŞMA YAŞAMINDAKİ SORUNLAR VE ÇÖZÜM ÖNERİLERİ
Gürer, iş yaşamındaki sorunların iş cinayetleriyle sınırlı olmadığını vurgulayarak, "İş cinayetlerinin yanı sıra çırak ve staj mağdurlarının sorunlarının giderilmemesi, emeklilere düşük maaş verilmesi, esnaflara vaat edilen 9 bin prim gününün 7 bin 200'e düşürülmemesi, asgari ücretin artırılmaması, en düşük emekli aylığının asgari ücret seviyesine çıkarılmaması ve emeklilikte adalet arayanların sorunlarının çözülmemesi gibi konular, geçici mevsimlik işçilerle taşeronlara ve belediye şirket işçilerine kadro verilmemesi gibi durumlar, çalışma yaşamını olumsuz etkiliyor" dedi.
Gürer, bu sorunların çözülmediği sürece ucuz emek sömürüsünün devam edeceğini ve iş cinayetlerinin süreceğini söyledi. (İŞÇİ-SENDİKA SERVİSİ)