Muğla talan ediliyor: Dört tarafı maden ve enerji tesisi

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı; Muğla'nın Milas, Menteşe ve Yatağan ilçelerinde ormanlık alanlarda maden açılması için Çevresel Etki Değerlendirmesi (ÇED) süreci başlattı. TEMA raporları ve MAPEG verilerine göre Muğla’nın yüzde 59’u madenlere ruhsatlı hale getirildi. Muğla’nın yüzde 29’u ihale, yüzde 18’i işletme, yüzde 12’si ise arama ruhsat safhasındaki madenlere ruhsatlandı. Raporlara göre Kavalıkdere’nin yüzde 90’ı, Köyceğiz’in yüzde 87’si, Beyağaç’ın yüzde 83’ü, Dalaman’ın yüzde 83’ü, Muğla-Merkez’in yüzde 81’i, Kale’nin yüzde 78’i, Milas’ın yüzde 75’i ve Karpuzlu’nun yüzde 74’ü ruhsatlılık oranıyla öne çıktı. Bu ilçelerde ruhsatlılık oranı yüzde 70’in üzerine çıktı. Muğla’da tarım alanlarının yüzde 48’i madenlere açılırken, meralarda ruhsatlılık oranı yüzde 35’e yükseldi. Muğla Büyükşehir Belediyesinin önceki dönem başkanı Dr. Osman Gürün ise yaptığı açıklamada Muğla’nın yüzde 68’inin ormanlardan oluştuğunu, bu orman arazilerinin yaklaşık yüzde 65’ine maden arama ruhsatı verildiğini aktarmıştı.

Menteşe ilçesindeki Bayır Mahallesi’nde Bereket Enerji’ye ait Yatağan Termik Santrali’nde ham madde olarak kullanılmak üzere yapılması planlanan kömür ocağı projesi için ÇED süreci başlatıldı. Damlıca mevkisinde Kömür İşletmeleri Anonim Şirketi tarafından maden (kömür) ocağı projesi yapılması planlanıyor. Projenin gerçekleştirileceği konum, orman alanı ve tarım arazisi kapsamında. Proje alanına en yakın yerleşim yeri ise 1.7 kilometre mesafede. Projenin yapılacağı alanın 1.55 kilometre uzağında ise Bayır Barajı var. Ortalama 2073 kcal/kilogram alt ısıl değere sahip olan kömür, Yatağan Termik Santrali’nde ham madde olarak kullanılacak. Maden ocağından yıllık yaklaşık 550 bin ton kömür elde edilmesi düşünülüyor. Dosyaya göre proje bedeli 99 milyon 328 bin TL.

Muğla’da 2024 senesinin ilk birkaç senesinde 6 mermer ocağı projesi için ÇED süreci başlatılmışı, bu projelerin ikisi Yatağan ilçesindeydi. Bu defa ise Aysan Mermer şirketinin açacağı mermer ocağı için ÇED süreci başlatıldı. Şirket mermer ocağı kurmak için 96.10 hektarlık alanda maden işletme ruhsatı aldı. Maden ise 6.26 hektarlık bir alanı kapsayacak. Senede 70 bin metreküp büyüklüğünde arazi kazısı yapılacak olan alanda, yıllık 7 bin metreküp blok mermer çıkarılması planlanıyor. Projenin yapılacağı öngörülen maden sahası, ormanlık alan sınırları içerisinde yer alıyor. Sahanın çevresinde ise pek çok tarım arazisi var.

Milas ilçesinde ise Wonder Stone Madencilik şirketinin açacağı mermer ocağı için ÇED süreci başladı. Şirketin bölgede 99,78 hektarlık maden işletme ruhsatı bulunurken, maden ilk etapta 17,85 hektarlık alanda açılacak. Senelik 15 bin metreküp blok mermer üretme kapasiteli mermer ocağının alanı da ormanlık alan sınırlarında.

Akbelen’de İkizköy Çevre Komitesi Başkanlığı yapan ve son seçimlerde İkizköy’e muhtar seçilen Nejla Işık, Evrensel’e Muğla’da başlayan ÇED süreçlerini şöyle değerlendirdi: “Su kaynaklarımız yok oluyor, derelerimiz yok oluyor. İklim krizine daha da yaklaşıyoruz. Toprağımız, tarlamız, geçim kaynaklarımız yok oluyor. Bir yere gitsek gözlerimiz dağlara dikiyoruz. Her yer maden ruhsatı, her yer baskı altında. Birleşip toprağımızı korumaktan başka bir şansımız yok.”

TARIM VE MERA ALANINA GES YAPILACAK

Muğla Su İnisiyatifi, tarım ve mera alanlarında yapılmak istenen GES'e karşı basın açıklaması yaptı. Muğla'nın Bodrum ilçesine bağlı Dereköy Mahallesi Kavakderesi mevkiinde yapılması planlanan 20 bin panellik Güneş Enerjisi Santrali (GES) projesine karşı gerçekleştirilen basın açıklamasını Muğla Su İnisiyatifi Eş sözcüsü Göğüs Hastalıkları Uzmanı Profesör Doktor Sebahat Genç okudu.

Bölgede Bodrum'un özgür akan tek deresinin bulunduğunu belirten Genç, "Biyoçeşitliliği zengin olan bu vadilerde 3 bin yıldan beri doğa ile uyumlu bir yaşam sürdürülüyor. Tarım yapılıyor, narenciye, zeytin, üretiliyor. Hayvanlar dağlarda, meralarda dolaşıyor." dedi. Genç, Karya döneminden bu yana tarımsal faaliyetlerin yapıldığı Dereköy'ün Bodrum Yarımadası'nın ekosistemi ve tarihi ile özel korunması gereken özgün bir beldesi olduğunu dile getirdi.

“HAVZA ŞİRKETLERE TESLİM EDİLİYOR” 

Bu özel vadide bulunan mera alanına 20 bin panellik büyük bir GES yapılmasının planlandığına dikkat çeken Genç şunları söyledi; "Havzanın önemli kısımları şirketlere teslim edilmekte. Yeşil enerji, sürdürülebilir enerji maskesi ardına gizlenerek ortak yaşam alanlarına el koyan sermaye birikimin girişimi olan Rüzgar Enerji Santralleri (RES), Hidroelektrik Santralleri (HES), Nükleer Enerji Santralleri (NES) ve Jeotermal Enerji Santralleri'nin (JES) karşısındayız." 

“ENERJİ KAMU TARAFINDAN KÂR AMACI GÜDÜLMEDEN ÜRETİLMELİ”

Genç, enerji üretiminin halkın ihtiyacı için ve toplum yararına çalışacak olan kamu kurumları tarafından kâr amacı güdülmeden yapılması gerektiğinin altını çizerek "Şirket tarafından tarım alanlarına el konularak GES yapılması, hem bölgede yaşayanlar için, hem de Dereköy'ün doğal yapısı, merası ve zeytinlikleri için yıkım olacaktır" diye konuştu. (Muğla/EVRENSEL)