28 Temmuz 2024 18:20

Yurttaşlar teklife karşı sokakta: Yasayı çek, hayvanları yaşat

Sokak köpeklerinin öldürülmesinin önünü açan kanun teklifine karşı yüzlerce yurttaş Ankara'da bir araya geldi.

Fotoğraf: Kübra Kırımlı/Evrensel

Paylaş

Kübra KIRIMLI
Ankara

Tarım, Orman ve Köyişleri Komisyonundan geçen 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nda Değişiklik Yapılmasına Dair Kanun Teklifi Meclis Genel Kurulunda görüşülmeye başlandı. Teklifin Genel Kurul’a gelmesiyle yurttaşlar Ankara’da Anıtpark’ta yasa teklifini protesto etmek için toplandı. Farklı illerden Anıtpark’a gelen yüzlerce yurttaş sık sık “Yasayı geri çek” sloganları attı.

"BU YASA ‘UYUTMA’ DEĞİL CİNAYETTİR"

Yapılan açıklamada yasanın bir cinayet, bir katliam olduğu vurgulanarak katliamın adının ‘uyutma’ şeklinde yumuşatıldığı ifade edildi. Yurttaşların yaşatan yasa istediği ifade edilerek “Yıllardır görevini yapmayan kurumların hatasını masum canlar ödeyemez. Yıllarca itilip kakılan, tecavüz edilen, canice katledilen bu canların insanlığa bir borcu yoktur ama insanlığın bu canlara çok borcu vardır” dendi. Öldürmenin bilimsel olarak çözüm olmadığı, tek çözümün kısırlaştırma olduğu ifade edilerek örnek alınan Avrupa ülkelerinin çoğunda kısırlaştırmayla popülasyonun kontrol altına alındığı vurgulandı.

Her canlının yaşam hakkı olduğuna dikkat çekilerek şu ifadeler kullanıldı: “Yaşasın yaşatan yasa! Bizler canların refahı sağlanana kadar meydanlarda olacağız. Ölüm değil yaşam haktır. Hiçbir yasa, kanun, din, inanç ölümü ve katliamı meşru kılamaz. Sokakları değil kirli vicdanlarınızı temizleyin.”

"BU YASAYI KABUL ETMİYORUZ"

Birçok farklı ilden yasa teklifini protesto etmek için Anıtpark’a gelen yurttaşlar Evrensel’e konuştu. Eyleme katılan bir hayvan hakları savunucusu yurttaş, “Barınakları geziyoruz, barınaklarda çok az hayvan var. Koşulları çok kötü. Bu mesele böyle ele alınamaz. Bu yanlış bir karar, yanlıştan acilen dönmek gerekiyor. Genci, yaşlısı burada. Bu tepkiyi görmeleri gerekiyor. Hiçbir canlının canını almak insana verilmiş bir hak değil” dedi.

Anıtpark’taki eyleme katılmak için Eskişehir’den Ankara’ya gelen bir yurttaş ise, “Ben bir hayvansever olarak bu yasayı okudum. Türkiye’deki barınakların koşulları bu yasayı uygulamaya uygun değil. Mevcut yasa bu durumu katliama götürür. 2024 yılında bu işin katliama varmasına göz yumamayız. Bu durumun toplumsal bir travmaya neden olacağını düşünüyorum. Günlerdir uyku uyuyamıyoruz. Sadece kısırlaştırma ve barınak koşullarının iyileştirilmesiyle bir çözüm bulunabilecekken böylesi bir yolun izlenmesini ve toplumsal bir travmaya neden olmasını kabul etmiyoruz” diye konuştu. Böylesi bir yasa teklifine anlam veremediğini vurgulayan, eyleme İzmir’den gelmiş bir yurttaş, “Popülasyona oldukça zarar verecek bir yasayı konuşuyoruz. Tüm canlıların yaşam hakkı var, bu yasayı kabul etmemiz mümkün değil. Bize yaşatan yasa lazım, bu yasayı geri çekmelerini bekliyoruz” ifadelerini kullandı.

Eylemlere destek vermek için Antalya’dan gelen bir yurttaş ise, “Her gün kadın cinayetleri yaşanıyor. Kimin umurunda? Ancak birkaç tekil örneği önümüze atıp ‘Bir türün yok edilmesine razı olun’ diyorlar, biz bu yasa teklifine razı olmuyoruz. Katliam yasasını kabul etmemiz mümkün değil, bu yasayı geri çekmelerini istiyoruz. Hiçbir canlı kimsesiz değil, hayvanlar sahipsiz değil” dedi.

"ÇÖZÜME MESLEK ÖRGÜTLERİ DAHİL EDİLSİN"

Türk Veteriner Hekimleri Birliği, Türkiye Barolar Birliği, Türk Tabipleri Birliği, Türk Diş Hekimleri Birliği de 5199 Sayılı Hayvanları Koruma Kanunu’nda değişiklik yapılmasına dair kanun teklifi hakkında ortak basın açıklaması yayımladı. Teklifin dayandırıldığı gerekçelerin eksik ve hatalı olduğunun ve kanıt olarak sunulan bilimsel verilerin güncel olmadığının vurgulandığı açıklamada kanun teklifinin bu haliyle Meclisten geçtiği durumda gerçekleşecek durumlar şöyle açıklandı: "Ötanaziye karar verme yetkisi veteriner hekimin iradesi dışına çıkarılacak, bakımevi olmayan belediye yöneticileri 'öldürmek veya hapis cezası' arasında tercih yapmak zorunda kalacak, genellikle aşılı ve toplumla uyumlu hayvanlar toplanacak, boşalan sokaklara yakalanması daha zor, güçlü, üreme kapasitesi yüksek ve aşısız hayvanlar gelecektir, köpekler toplatıldığı durumda kuduz hastalığına sahip hayvanların önündeki bariyer kalkacak ve insanlara bulaşması kolaylaşacak, kemirgen ve yılan gibi hayvanlar ile bunların getireceği hastalık riski artacak, belediyelerde çalışan veteriner hekimler ettikleri yeminle idarecilerin baskısı arasında kalacak."

Açıklamada çözüme ilişkin şu öneriler de yer aldı:

  • Büyükşehir Belediyelerinde Veteriner Halk Sağlığı Daire Başkanlığı ve diğer belediyelerde Veteriner İşleri Müdürlüğü kurulmasının zorunlu tutulması,
  • Nitelikli ve yeterli sayıda personel istihdamı sağlanması,
  • Belediyelerin en kısa sürede yeterli kapasitede bakımevi kurması,
  • Denetimsiz ticari satışların yasaklanması,
  • Sokaktan sahiplenmenin özendirilmesi, yaşlı vb. sokak hayvanlarının hayatları boyunca bakımevlerinde kalması,
  • Sokağa terkedilen hayvanlara ilişkin hayvan sahiplerine ciddi yaptırımlar uygulanması,
  • Şirketin ve kamu kurumlarının hayvanları sahiplenmesinin sağlanması,
  • Hayvan refahı fonunun oluşturulması,
  • Çözüm için meslek örgütleri ve kitle örgütlerinden destek alınması,
  • Veteriner hekimlerin çalışma koşullarının ve iş güvencesinin sağlanması.

ULUSLARARASI HAYVAN HAKLARI KURUMLARINDAN ÇAĞRI

Uluslararası hayvan hakları kuruluşları Hayvan Koruma Kurumu FOUR PAWS ve Hayvan Hakları Vakfı (TIR) TBMM’ye yasa teklifinin hayvan haklarını koruyan ve insan onuruna yakışan biçimde çözümlenmesi konusunda ortak çağrıda bulundu. Çağrıda, hayvanları katletmenin kalıcı bir çözüm olmadığı, bunun yerine farklı ülkelerde de tescilli ve kapsamlı olmak üzere deneyimlenmiş sistemlerin var olduğu hatırlatıldı. Her iki kurum da etkili ve kalıcı çözüm yollarının “yakala, kısırlaştır, aşıla ve bırak (CNVR)” yönteminden geçtiğini ve asıl bu uygulamanın, hayvan popülasyonlarını uzun vadeli ve insancıl şekilde kontrol ettiğini belirtti. Kurumlar açıklamalarında hayvanları barınaklara tıkmanın hayvanları olduğu kadar insanları da çeşitli sebeplerden olumsuz etkilediğini ifade ederek, özellikle ‘sorumlu evcil hayvan sahipliği’ ve ‘sahipsiz hayvanlarla güvenli etkileşim’ konusunda farkındalığın önemine işaret edildi. Köpeklerin kimliklendirilmesi, kayıt altına alınması ve yetiştiricilere lisans zorunluluğu getirilmesi öneminin de altını çizen FOUR PAWS ve TIR, hayvan ithalatı ve ticaretinin de düzenlenmesinin, ihlallerin ise tutarlı şekilde kovuşturulmasının mutlak gerekliliğini ifade etti.

ÖNCEKİ HABER

Meslek odalarından Meclis’e ortak çağrı: Kanun teklifini kabul etmeyin, çözüm zor değil

SONRAKİ HABER

Polonez direnişi: Güneş kavursa da yüreği asıl yakan haksızlık!

Sefer Selvi Karikatürleri
Evrensel Gazetesi Birinci Sayfa