29 Temmuz 2024 17:50

6 aydır ev hapsinde olan gazeteciler: "Evlerimiz cezaevine dönüştü"

İzmir’de "ev hapsi"nde olan Gazeteciler Melike Aydın, Delal Akyüz ve Tolga Güney evlerinin cezaevine döndüğünü, mesleklerini yerine getiremediklerini ancak gazeteciliğe devam edeceklerini söyledi.

Fotoğraf: Eylem Nazlıer/Evrensel

Reklam

İzmir’de 13 Şubat’ta gözaltına alınıp “ev hapsi”yle serbest bırakılan Gazeteciler Melike Aydın, Delal Akyüz ve Tolga Güney, altı aydır hukuksuz bir şekilde “ev hapsi”nde tutulduklarını, mesleklerini gereği gibi yapamadıklarını belirterek, evlerinin cezaevine dönüştüğünü söyledi. MLSA’dan Aziz Oruç’a konuşan ev hapsindeki gazeteciler; “Her şeye rağmen gazetecilik yapmaya devam ediyoruz, mekanın bir önemi yok” dedi.

"GAZETECİ İÇİN BULUNDUĞU MEKANIN ÖNEMİ YOK"

MA Muhabiri Tolga Güney “Bir gazeteci olarak sokaklarda olmamız, sokağın, insanların yaşadıklarını, düşündüklerini kaleme almamız gerekirken, içinde olduğumuz bu durum bizi sessiz toplumu habersiz bırakmak istemekti. Akbelen’den Cudi’ye kesilen ağaçların, Trabzon’dan Van’a kurutulan derelerin, yok edilen doğanın ve tarihin sesini duyurmamızı istemediler” derken sözlerine şöyle devam etti: “Bir gazeteci için bulunduğu mekanın bir öneminin olmadığını, içinde bulunduğu her halde mesleğini yapmaya devam edeceğini gösterdik. Belki fotoğraf makinamızdan, sokaktan uzak kaldık ama kalemizle karanlığa ışık tutmaya devam ediyoruz.”

Aradan geçen beş buçuk aylık sürece rağmen halen iddianamesinin hazırlanmadığını belirten Güney savcının halen "siberden dosya" beklediğini belirtti ve “Süreci uzatmak, bizi daha fazla evde tutmak için ellerinden geleni yapıyorlar, yapılan bütün itirazlar aynı gerekçelerle reddediliyor. Fakat bir gün tekrar fotoğraf makinemle sokakta, eko-kırım suç mahallerinde ve derdi olan Karadeniz köylünün yanında olacağım umuduyla bu günlerin de geçeceğini biliyorum.”

"ALTI AYDA HÂLÂ MI DELİL TOPLANMADI?"

Yaklaşık 6 aydır evlerinin cezaevlerine dönüştürüldüğünü dile getiren Melike Aydın, “Halkın içinde olmayı gerektiren muhabirlik mesleğini işlevsiz kılma çabalarından biri olarak nitelendirebileceğimiz ‘ev hapsi’ ne kadar uzarsa o kadar meslekten uzaklaştırmış olacağı düşünülüyor. Zaten isnat ettikleri suça dair gösterilen deliller yaptığımız haberler, haberlere dair görüşme kayıtlarımız. Yani delil diyemeyeceğimiz şeyler ama velev ki başka delil var, altı ayda hâlâ mı delil toplanmadı? Bu tutumun mesleklerimizi yerine getirmekten alıkoyma amacıyla oyalama çabası taşındığı düşüncemizi gün geçtikçe daha da güçlendiriyor” dedi.

Aydın, altı aydır kapının önüne dahi çıkamamanın, eline kamera alamamanın can sıkıcı bir durum olduğunu söyleyerek “Ama daha sıkıcı olan şey haber kaynaklarımızla temasımızın sınırlanması. Sahada olmak yüz yüze görüşmek, haber mahallinde olmak birinci elden haberi gözlemlemek hakikate daha yakın olmak demek. Ancak yine de gazeteciliğe, üretmeye devam ediyoruz” ifadelerine yer verdi.

AKYÜZ: EV HAPSİYLE MESLEĞİMİZ ENGELLENİYOR

Ev hapsiyle mesleklerini hakkıyla yapmalarının engellendiğini dile getiren Delal Akyüz ise “Bir gazetecinin yazdığı bir haberden ya da takip ettiği bir açıklama için gözaltına alınması, tutuklanması ya da adli kontrol tedbirleri ile kontrol altına alınma çabası hem ulusal hem de uluslararası hukuka aykırıdır. Sadece mesleki açıdan değil, ev hapsi ile birlikte sağlık hakkına erişim hakkım kısıtlanmış durumda. Toplumdan izole edilerek tecrit edilmek gazetecilik mesleğine aykırıdır diyebilirim” dedi.

Türkiye’de konuşulması gerekenlerin gizlenme çabasının; gazetecilik mesleğinin konuşulmasına neden olduğunu ifade eden Delal Akyüz şu ifadelere yer verdi: “Burada hedef alınan gazetecilerin olması, sorgulanması gereken bir durumdur. Bir gazeteci olarak bugün de yarın da kamuoyunu bilgilendirme sorumluluğunu yerine getirme çabası içerisinde olacağım. Yargılanan gazeteciliktir. Kendi adıma da bu günlerin yerini daha güzel günlere bırakacağına olan inanç ve umudumu koruyarak atlayacağımın bilinci ile yazmaya devam edeceğim.” 

NE OLMUŞTU?

İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı soruşturma kapsamında Gazete Duvar Muhabiri Cihan Başakçıoğlu, Mezopotamya Ajansı (MA) Muhabirleri Semra Turan, Delal Akyüz ve Tolga Güney, JINNEWS Muhabiri Melike Aydın ve DEM Parti Basın Çalışanı Fatma Funda Akbulut, 13 Şubat tarihinde İzmir’de gözaltına alındı.

Üç günlük gözaltının ardından “terör örgütü üyeliği” iddiasıyla ve tutuklama talebiyle 16 Şubat’ta Sulh Ceza Hakimliğine sevk edilen gazetecilerden Semra Turan ve Cihan Başakçıoğlu’na haftada iki gün karakolda imza verme şartı getirilirken Gazeteciler Delal Akyüz, Tolga Güney, Melike Aydın ve Fatma Funda Akbulut ise elektronik kelepçe takılması ve ‘Konutu terk etmeme’ şartıyla serbest bırakıldı. Avukatları tarafından gazetecilerin ev hapsine karşı yapılan itirazlar ise reddedildi. Gazeteciler gözaltıların üzerinden altı ay geçmesine rağmen iddianamenin hazırlanmamasına tepkili. (MEDYA SERVİSİ)

Reklam